Ahmet Yılmaz Boyunağa’nın yazdığı Nehirdeki Sandık, Hz. Musa’nın hayatını konu alıyor. Yazar, Hz. Musa’nın hayatını ana hatlarıyla çocukların kolayca okuyabileceği şekilde anlatıyor. İlk Genç-Timaş Yayınları tarafından yayımlanan kitap, yayınevinin İnci Öyküler Dizisinde yer alıyor. Kapak resmini Derya Işık Özbay’ın çizdiği kitap, 10 yaş ve üzeri okurlara hitap ediyor. 80 sayfalık kitap, kısa kısa 21 bölüme ayrılıyor. Kitaptaki bölüm başlıkları şu şekilde:
● Firavunlar Ülkesi
● Firavun’un Rüyası
● Bebeği Nil Nehrine Bırak!..
● Üzücü Bir Kaza
● Hz. Musa Mısır’dan Kaçıyor
● Medyen Şehrinde
● Hz. Şuayb, Hz. Musa’yı Evine Davet Ediyor
● Hz. Musa’nın Asası
● Hz. Musa Peygamberlikle Şerefleniyor
● Hz. Musa, Mısır’da Hz. Harun’la Buluşuyor
● Hz. Musa ve Hz. Harun Firavun’un Karşısında
● Hz. Musa, Halkın Huzurunda Sihirbazlarla Karşılaşıyor
● Firavun, Hz. Musa’ya İnanan Sihirbazları Öldürtüyor
● Hz. Asiye’nin Firavun Tarafından Şehit Edilmesi
● Firavun İsrailoğullarının Mısır’dan Çıkmasına İzin Veriyor
● Kızıldeniz’in Yarılması ve Firavun’un Boğulması
● Mucizeye Şahit Oldukları Hâlde İsrailoğullarının Hz. Musa’ya İtirazları
● İsrailoğulları Çöllerde Dolaşıyor ve Yine Hz. Musa’ya Karşı Çıkıyorlar
● Bazı Yahudiler, Madenden Yapılan Buzağıya Tapıyorlar
● İsrailoğulları’nın Hz. Musa’yı Üzmeleri
● Hz. Musa’nın Bu Dünyadan Göçü
Nehirdeki Sandık-Hz. Musa Özeti
Kitap, Firavunlar ülkesi Mısır’da yaşayan 8-10 yaşlarındaki bir çocuğun dedesinin gördüğü kötü muamele üzerine ninesiyle konuşmasıyla başlıyor. Çocuğun Mısırlıların kendilerine neden bu kadar kötü davrandıklarını sorması üzerine ninesi Mısırlı olmadıkları için kötü muamele gördüklerini söylüyor. Çocuk bu sözler üzerine ninesine neden hâlâ Mısır’da kaldıklarını soruyor ve Firavun’un kendilerini köle gibi kullandığı için gitmelerine izin vermediğini öğreniyor.
Firavun’a karşı büyük bir öfke duyan çocuk onu öldürmek istediğini dile getirince ninesi Firavun’un bir gün mutlaka cezasını bulacağını söyleyerek onu sakinleştirmeye çalışıyor. Firavun’un rüyasında İsrailoğullarından bir erkek çocuğun büyüyüp kendi saltanatını yıktığını gördüğünü ve bu yüzden yıllarca İsrailoğullarının erkek çocuklarını öldürttüğünü ancak Hz. Musa doğup Firavun’un sarayına girince bu uygulamanın sona erdiğini anlatıyor.
Çocuk, Hz. Musa’nın kim olduğunu merak ediyor ve onun bebekken Firavun’un askerleri tarafından öldürülmemesi için Nil nehrine bırakıldığını ve daha sonra nehirde bulunup saraya alındığını öğreniyor. Hz. Musa’nın bir peygamber olan Hz. Yusuf’un soyundan geldiğini de öğrenen çocuk onu daha önce gördüğünü fark ediyor ve onun çok iyi bir olduğunu söylüyor.
O sıralarda 20’li yaşlarında olan Hz. Musa bir akşam Mısır sokaklarında dolaşırken yanlışlıkla Mısırlı bir adamın ölmesine sebep oluyor. Bu olay duyulunca Mısırlılar Hz. Musa’yı öldürmeye karar veriyorlar. Ancak Hz. Musa’yı tanıyıp seven bir adam gelip Hz. Musa’ya bu durumu haber veriyor ve Mısır’dan kaçmasını söylüyor. Bunun üzerine Hz. Musa Mısır’dan çıkıp Medyen’e gidiyor.
Medyen’e varınca bir kuyunun başında hayvanlarına su veren çobanları ve kenarda hayvanlarına su vermek için bekleyen iki kızı görüyor. Kızlara neden hayvanlarına su vermediklerini sorunca çobanların gitmesini beklediklerini öğreniyor. Böylece çobanların arasına girip kızların yerine hayvanlara su veriyor. Bu sayede kızlar erkenden evlerine dönüyorlar. Kızların babası olan Hz. Şuayb adlı peygamber bu olayı öğrenince kızlarına yardım eden yabancıyı evine davet ediyor. Hz. Musa ile tanışınca da onun seçilmiş kullardan olduğunu anlayıp ona kızlarından biriyle evlenmesini ve 8 ya da 10 yıl boyunca yanında kalmasını teklif ediyor. Hz. Musa bu teklifi kabul edip Hz. Şuayb’ın kızlarından biriyle evleniyor ve anlaştıkları süre dolana kadar onun yanında kalıyor. Bu sırada Hz. Musa ile eşinin çocukları oluyor ve süre dolunca Hz. Musa ailesini de alarak Mısır’a doğru yola çıkıyor.
Yolda peygamberlikle şereflenen Hz. Musa, Allah’tan abisi Hz. Harun’u da peygamber olarak görevlendirmesini istiyor. Böylece Hz. Musa bir peygamber olarak Mısır’a gidiyor ve kendisi de peygamber olarak görevlendirilen abisiyle buluşup Firavun’un karşısına çıkıyor. Hz. Musa ve Hz. Harun, kendisini tanrı olarak gören Firavun’a Allah’a iman etmesini söylüyorlar. Ancak Firavun, Hz. Musa’nın Allah’ın izniyle gösterdiği iki mucizeye rağmen iman etmiyor. Ayrıca mucizelerin birer sihir olduğunu söyleyip Hz. Musa’yı sihirbazlarıyla yarışmaya davet ediyor.
Beklenen gün gelince Hz. Musa, Mısır’ın en marifetli sihirbazlarıyla karşılaşıyor. Öncelikle sihirbazlar türlü numaralarla sihirlerini ortaya koyuyorlar. Sıra Hz. Musa’ya gelince sihirbazlar onun sihir yapmadığını, gördükleri şeyin apaçık Allah’ın mucizesi olduğunu anlıyorlar. Böylece Allah'a iman ediyorlar ve bu yüzden Firavun tarafından şehit ediliyorlar. Firavun'un eşi olan ve yıllarca Hz. Musa'ya annelik yapan Hz. Asiye de Allah'a iman ettiği için şehit oluyor.
Nihayet Hz. Musa İsrailoğullarıyla birlikte Mısır’dan çıkıyor. Firavun ve askerleri de onları takip ediyor. Kızıldeniz’in kıyısına geldikleri zaman deniz yarılıyor, Hz. Musa ve beraberindekiler sağ salim karşı tarafa ulaşıyorlar. Firavun ve askerleri ise denizin yeniden eski hâline dönmesi sonucunda boğularak ölüyorlar.
İsrailoğulları böyle büyük bir mucize yaşamalarına rağmen Hz. Musa’ya pek çok kez karşı geliyorlar. Hz. Musa da onlarca yıl boyunca onların yalnızca Allah’a iman etmeleri için çabalıyor. Peygamberlik vazifesi sona erdiğinde ise tüm peygamberler gibi Hz. Musa da vefat ediyor. Hz. Musa'nın vefatıyla kitap sona eriyor.