Sergüzeşt

Sergüzeşt
Kitabın Yazarı:Samipaşazade Sezai Kitap Türü:Yerli Romanlar Yayınevi:Kapı Yayınları Yayınlandığı Yıl:1888 Sayfa Sayısı:112 ISBN:9786054683796 Kitap Puanı:7.7 / 10 | Yorum: 31

Fiyat Listesi / Satın Al

YazarOkur:bedava al D&R:44,85 TL e-kitap,pdf,epub: *

7.7
Berbat Sıkıcı Ehh işte Güzel Harika
Güzel
Giriş Yap Üye Ol

Sergüzeşt - Samipaşazade Sezai

Kitap Türü:Yerli Romanlar, Tarihi

Puan Tablosu

Arka Kapak Bilgisi

Sergüzeşt Özet

Tanzimat dönemi yazarlarından Samipaşazade Sezai’nin yazdığı tek roman olan Sergüzeşt, realizme geçişi simgelemesinin yanında aynı zamanda kölelik vurgu nedeni ile de bir başkaldırı simgesi olarak görünmektedir.

1888 yılında yayınlanan ve yayınlandığı dönemde büyük ses getiren roman yüzünden Samipaşazade Sezai fazlaca eleştiri almış fakat Türk edebiyatında gerçekçilik kavramının ve kısa romanların da başlamasını sağlamıştır.

Sergüzeşt, Türkçe macera anlamına gelmektedir ve Dilber adında genç yaşta halayık olarak çalışmak zorunda olan bir kızın acı hayatını anlatmaktadır.

Dilber, esir düştüğünde daha sekiz dokuz yaşlarında üzerinde Çerkez paltosu ile korku içinde küçük bir çocuktur. Hayatta sahip oldukları Çerkez paltosu ve başındaki eski bir kalpaktır. İstanbul’a getirildiğinde daha ne olduğuna anlam veremiyor, zayıf bedeni yüzünden de pek hayatta kalabilecek gibi de görünmüyordu. İlk sahibine sadece 40 liraya satılmıştı ve belki de esir olarak kalmak yeni ev sahibi ile kalmaktan daha iyiydi.

Evin hanımı ve cariye Taravet gerçekten kötü insanlardı ve Dilber’e hala çocuk olmasına rağmen çok kötü davranırlardı. Ev işlerinden başka bir şey yaptığında sürekli dayak yiyen Dilber için hayattaki tek güzel şey okula gittiğinde tanıştığı Lütfiye idi. Lütfiye diğerlerinden farklıydı ve ona oyuncaklar ile oynamasına izin verirdi. Lütfiye’nin verdiği oyuncağı çok sevmiş ve kimseler ondan almasın diye de odadaki dolabın içine saklamıştır. Lütfiye’nin Dilber’e şeker verdiği gören evin küçük kızı Dilber’i evin hanımına şikayet edince Dilber güzel bir dayak yiyip şekerleri ondan alınınca bir dolaba kitlendi ve aç susuz tüm gün dolapta kilitli bırakılır. Dilber adeta donmuş bir vaziyette dolabın içinde kapalı kalır ve gece olup dolaptan çıkartıldığında yatağının içine girerek ağlamaya başlar. Bu acılara daha fazla dayanamaz ve kaçmaya karar verir. Herkes uyuduğunda dolabından Çerkez paltosunu ve kalpağını alır ve gecenin karanlığında kaybolur. Gece içinde kaybolan ve korkusu ile bayılan kızı yaşlı bir kadın bulur ve evine alır. Bu yaşlı kadın Lütfiye’nin büyükannesidir. Lütfiye’yi görünce Dilber çok sevinir ve ona yaşadıklarını anlatır. Onlar ile kalmak için yalvarır ve bunun üzerine yaşlı kadın Dilber’i satın almak ister fakat ev sahibi bunu kabul etmez. Bunun üzerine Dilber eve geri dönmek zorunda kalır ve kaderini kabullenir.

Geceleri olduğunda yatağında anneciğim diye ağlayan Dilber’in imdadına ev sahibinin işlerinin kötü gitmesi yetişir. Bunun üzerine Dilber 65 liraya esirciye satılır ve Dilber yeni sahibesinin iyi biri olması için dua etmeye başlar. Esircinin evinde geçen ilk gece Dilber için çok zor olur. Yalnız yatmak zorunda olduğu için ve dışardan gelen sesler nedeni ile çok korkar ve sabaha kadar uyuyamaz. Bir sonraki gün esirci ile yollara düşer ve yeni sahibinin evine gelir. Esirci Dilber’i 150 liraya yeni sahibine satar ve Dilber için yeni bir hayat başlar.

Dilber, ilk sahibinden gördüğü aşağılama ve şiddeti yeni evde görmez. Dahası eğitim alır ve büyümeye başlar. Evin sahibi asil bir ailedir ve oğulları Celal Bey ressamdır. Büyüdükçe güzelleşen Dilber Celal Beyi etkiler ve onu resimlerinde kullanmaya başlar. Bir keresinde Dilber’e yırtık bir dilenci kıyafetini zorla giydirir ve vücudunun her yanını gösteren elbiseyi giyince Dilber ağlamaya başlar. Celal Bey yaptığı hatayı anlar ve Dilber’den özür diler. Dilber’in saflığı ve güzelliği onu etkilemiştir ve içindeki hisleri daha fazla tutamaz ve Dilber’e açılır. Dilber de ona karşı bir şeyler hissetmektedir ve ilk hayatında kendini Celal Beyin yanında iken mutlu hissetmektedir. Fakat bu birliktelik ev sahibinin kulağına gider.
Celal Bey misafirliğe gönderildiğinde Dilber’in hemen toparlanması istedir. Kendisi yıllardır yaşadığı evden ansızın kovulmuş ve esirciye satılmıştır. Dilber’in rüya gibi olan mutluluğu kısa sürmüştür ve yine köle olarak yeni sahibine doğru yollara düşmüştür.

Celal Bey Dilber’in satıldığını öğrenmesi ile büyük şok geçirir ve hastalanır. Aile büyükleri yaptıkları hatanın farkına varır fakat her şey için çok geçtir. Celal Bey her yerde Dilber’i arar fakat bulamaz. Bu acı ile de aklını yitirmeye başlar ve her ses duyduğu evde Dilber’in olduğunu sanır ve kapısı çalar. Ailesi birçok doktor getirir ve Celal’in hastalandığını öğrenirler. Celal Bey kaybolan aşkı yüzünden günden güde eriyip yok olmaktadır.

Dilber’in yolu İstanbul’dan çok uzaklara, Mısır’a düşer. Güzelliği ile etkileyen bu genç kadın Nil nehrinin kıyısında esir olarak hayatına devam eder. Güzelliği ile bu kez Cevher Ağa’nın kalbinde bir yara bırakır. Cevher Ağa, Dilber’in kalbindekileri öğrendikten sonra bir şekilde onu esirlikten kurtarmak ve İstanbul’a göndermek ister fakat Dilber’in kaçmasına yardımcı olurken ölür. Ellerinde kendisi için birinin ölmesi Dilber’i daha da yaralar. Gecenin bir vakti Nil Nehrinin kıyısında ne yapacağını bilmeden hayatını düşünür. Bu sırada Nil nehrinin şiddetle akan suları Dilber’e yıllardır hayal ettiğini verir.

Hürriyetini...

Sergüzeşt Kitap Özeti

Rus kumpanyasının Batum’dan gelen vapurundan inen Çerkes esir satıcısını ve ikisi 16-17 yaşlarında, biri 9 yaşında üç Çerkes esiri Tophane’nin önünde esir satıcısı Hacı Ömer karşılar ve kızları evine götürür. Karısı, oraya gelene kadar yaşadıklarından dolayı zebil görünen en küçük esirin hastalıktan öleceğini düşünse de Hacı Ömer kızı, işlediği suçlardan dolayı görevinden alınmış Harput Eski Mal Müdürü Mustafa Efendi’nin hanımına kırk lira karşılığında satar. Evin hanımı tarafından Dilber adıyla çağrılan küçük esir, hanımı ve Sudanlı Arap cariye Taravet tarafından sistematik olarak fiziksel ve psikolojik şiddet görür. Dilber’i hayata bağlayan tek şey, hanımının 12 yaşındaki kızı Atiye’nin okul arkadaşı Lütfiye tarafından verilen küçük hediyelerdir. Ancak talihsiz Dilber’in bu mutluluğu da çok sürmez. Annesi ve Taravet’in tepkilerini örnek alan Atiye, bu hediyeleri öğrenir ve Dilber’i annesine şikâyet eder. Dilencilik suçlamasıyla gururu kırılan küçük kız nereye gideceğini bilmediği halde evden kaçar. Soğuğun ve korkunun etkisiyle bayılmış olarak Lütfiye’nin büyükannesi tarafından bulunur. Yaşlı kadın Dilber’in halinden o kadar etkilenir ki küçük kızı beş kese akçe karşılığında hanımından alıp azat etmek ister. Mustafa Efendi ve hanımı buna şiddetle karşı çıkınca Dilber o eve yeniden dönmek zorunda kalır. Ertesi gün Mustafa Efendi, aklandığına dair belgeye kavuşarak Erzurum’a bağlı bir kazaya kaymakam olarak getirildiğini öğrenmiştir. Bu da azledildiği süre boyunca girdiği borçların ödenmesi ve yolculuk sırasında ihtiyacı olacak şeylerin tedariği için para demek olduğundan Dilber’i altmış beş liraya bir esirciye satmaya karar verirler. Dilber kısa bir süre, çeşitli sebeplerle çalıştıkları evlerden kovulan diğer esir kızlarla birlikte bu esircinin evinde kaldıktan sonra yüz elli lira karşılığında Mısır’da birçok memuriyette bulunarak bir servet edinmiş olan Asaf Paşa ve eşi Zehra Hanım’a satılır. Dilber, evin hanımı tarafından üstü kapalı bir şekilde küçümsense de bu evde mutludur. Evin oğlu, beş-altı sene Paris’te okumuş ressam, Celal Bey’in ve kızı Tesliye’nin Fransız mürebbiyesinden Fransızca eğitim alır, işlerini bitirdikten sonra Moda Burnu taraflarındaki köşkün akasya ağaçlarıyla çevrili kameriyesinde inzivaya çekilip kitap okur, şarkı söyler. Ama ona en ağır gelen Celal Bey’e zorla modellik yapmaktır. Bu durum o kadar uzun süre tekrarlanmıştır ki Dilber, bir gün yine böyle bir istek karşısında ağlama krizine tutulur. Onun bu halini gören Celal Bey çok etkilenir ve on beş yaşın tüm saflığını taşıyan genç kıza aniden gönlü akar. Kısa bir süre bu duyguyla cebelleşen yirmi üç yaşındaki genç adam, bir akşam Dilber’i bir kere daha görme isteğini bastıramayıp genç kızın odasına gider. Gözleri yaş içinde uyuyakalmış genç kızın dağınık saçları arasında kendi resmini görünce acı içinde odasına giderek o da gözyaşlarına boğulur. Tesliye’nin zengin, mevki sahibi bir paşayla gerçekleşecek evliliğinin sevincini yaşarken oğlundaki değişikliği fark eden Zehra Hanım bu durumun sebebini kısa sürede öğrenir. Şafak vakti oğlunu odasında bulamayınca Dilber’in de yokluğunu fark eden kadın sinir buhranı geçirir. Oğlunun tüm İstanbul’un ikbal ve asalet bakımından en üstün kızıyla yapacağını düşündüğü izdivacın toplum hayatında hiçbir hakka layık görmediği bir esir tarafından engelleneceğini düşünerek Dilber’i hiç kimseye haber vermeden daha önce satın aldığı esirciye iade eder. Olanlardan habersiz Celal Bey, Dilber’le evlenebilmek için amcası Münevver Bey’den yardım istemiştir. Sevdiği kadının satıldığını Dilber gibi Çerkes bir esir olan Çaresaz’dan öğrenen genç adam, yaşadığı ruh çöküntüsünün etkisiyle şiddetli beyin iltihabı geçirir. Dilber ise sevdiği adamın rahatsızlığını öğrenemeyecek kadar uzakta, Mısır’da, oldukça zengin bir tacirin odalığı olmak üzeredir. Sudanlı Haremağası Cevher Ağa, ilk gördüğü andan beri âşık olduğu bu bahtsız esiri, tacire verdiği olumsuz cevaptan dolayı kapatıldığı karanlık ve soğuk odadan kurtarırken merdivenden düşerek öldür. Ölmeden önce Dilber’e İstanbul’a gitmesi için aldığı vapur biletinin cebinde olduğunu söylemiştir. Dilber, bu uzun ve kendisi için oldukça tehlikeli yolculuğa tek başına çıkamayacağını, İstanbul’a ulaşsa bile kovulduğu eve geri dönemeyeceğini düşünmektedir. Öte yandan orada kalırsa da eninde sonunda odalık olacaktır. Bu düşüncelerin sonunda Dilber, hürriyetine kavuşmak için en uygun yolun kendini Nil’in sularına bırakmak olduğuna karar verir.

Samipaşazade Sezai'nin ilk ve tek romanı olan Sergüzeşt, Türk edebiyatında romantizmden realizme geçiş eseri olarak önemli bir yere sahiptir. Sezai’nin “macera” adını verdiği bu roman, Mizancı Murat Bey tarafından, çağdaşı Harriet Beecher Stowe’un yazdığı Tom Amca’nın Kulübesi’nin yarattığı etkiye sahip olacak güçte görülmüştür.

Editör: Pınar Tufanlı

Sergüzeşt Konusu

Sergüzeşt Samipaşazade Sezai’nin tek kitabı olmasına rağmen onun saygıdeğer yazarlar arasında yer almasını sağlamıştır. Kitap aynı zamanda döneminde yaygın olan kölelik üzerine yazıldığı için bir başkaldırış olarak kabul edilir ve bu yüzden yayınlandığı dönemde büyük ses getirmiştir.

Sergüzeşt kitabının konusu Dilber adında genç yaşta halayık olarak çalışmak zorunda kalan bir kızın hayat hikayesidir. Çocuk yaşta esir düşen ve çocuk olmasına rağmen şiddet gören genç kız çareyi kaçmakta bulur. Fakat sahibi olduğu için geri dönmek zorunda kalır.

Dilber’in ikinci sahibi olan Celal Bey daha merhametlidir ve Dilber’e karşı bir şeyler hissetmeye başlar. Fakat bu durum aile içinde rahatsızlık yaratır ve Dilber tekrar başkasına satılır. Celal Bey bunun üzerine hastalanır.

Dilber’in bir sonraki sahibi Mısır’dadır ve burada da güzelliği ile Cevher Ağa’nın kalbini çalar. Cevher Bey çok merhametlidir ve Dilber’in kalbindeki gerçek aşkı öğrenince onun kaçması için yardımcı olmaya çalışır fakat bunu hayatı ile öder. Dilber yaşadıklarına daha fazla dayanamaz ve onun için özgürlüğe giden tek yolda gitmeye karar verir.

Sergüzeşt Soruları ve Cevapları

Sergüzeşt kimin eseri?

Samipaşazade Sezai

Sergüzeşt türü nedir?

Yerli Romanlar, Tarihi

Sergüzeşt kaç sayfa?

112

Sergüzeşt Yorumları

çok klask çok basit o zamanların olağan şeyleri ilk olduğu için ses getirmesi normal ama günümüz için çok sıkıcı bir hikaye

09-01-2015 23:29

mutlaka okunması gereken bir roman

14-01-2015 19:06

arkadaşlar sergüzeşt ne demek biri açıklayabilir mi?

19-01-2015 10:07

dönemin gerçeklerini yansıtan özgün ve klask bi eser.

20-05-2015 22:41

internete bakıyom hiç okumadan özetine
klas bir kitap

27-12-2015 22:06

okumak zorunda olmasam okunacak bir kitap sergüzeşt özet projesi vardı o yüzden okudum hiç beğenmedim birincisi romanın ana fikri hiç güzel değil zaten

02-01-2016 13:50

sergüzest kitap özeti için çok teşekkür ederim çok işime yaradı

05-01-2016 04:28

çok güzel bir roman sergüzeşt konusu insanı çok etkiliyor karakterler çok başarılı tavsiye ederim

13-01-2016 12:24

bayıldım dıl ve anlatım dersınde de ısıme yaradı kotu yorum yazanlarında tekrar takrar okumasını tavsıye ederım

17-01-2016 22:02

cook guzel begenmegenler tekrar tekrar okusun derım

19-01-2016 19:06

çok güzel bir roman kitabı üstelik özeti çıkartılmış ve birine hediye edebilmek için çok uygun bir kitap.

31-01-2016 21:41

coook güzel ben okudum harika bir kitap💝📖💝 roman okumak isteyenler bunu okusun

05-02-2016 00:32

arka kapak yazisi cok basit okumayip kenara atigim bir kitapti ama okudukca bırakamadigim bir kitap oldu ve herzaman oyle kalacak
super bir kitap

02-05-2016 11:28

rezalet hiç sevmedim

04-05-2016 18:55

bu sayfa çok iyi oldu yaa sergüzeşt özet lazımdı bu sayfada buldum çok iyi oldu

19-11-2016 15:34

ya bence güzel bir kitap okunması lazım ama çok uzun

16-01-2017 19:23

sergüzeşt macera demek.

30-01-2017 14:32

çok tasvir var dağılıyor konu

28-02-2017 00:25

kitap 2013 yılında mi

23-09-2017 14:06

harika yazmışsınız

29-11-2017 17:29

harika bir özet olmuş
harika özet çıkarmışsınız

Mavi yeşil hayat • 29-11-2017 17:48

yaa özet demişsiniz ama ben sergüzeşt kitap özeti göremedim çok kısa yazılmış daha uzun yok mu

03-06-2019 22:01

bazen yorumları okumak kitabı okumaktan daha zevkli birisi sergüzeşt ne demek diye sormuş özetin içinde yazıyor zaten sergüzeşt eski türkçede macera demek yani günümüz türkçesi ile kitabın adı macera

05-12-2019 15:55

hem uzun hem kısa özet eklemişsiniz allah sizden razı olsun beni büyük bir okuma derdinden kurtardınız harikasınız

03-11-2021 21:22

dilber karakterini anlatabilir misiniz hoca özet her yerde var diye karakter özeti istiyor

24-05-2022 16:41

roman özeti konusu gibi kısa olsa daha iyi olacaktı

06-10-2022 15:02

sonunda ne oluyor bir tek bu sorunun cevabını bulamadım

26-12-2022 22:54

özet kısa olması gerekiyor adı üzerinde özet bu çok uzun yazıyorsunuz işimize yaramıyor

27-03-2023 22:03

bana göre harika bir özet olmuş detaylı daha ne istiyorsunuz

26-06-2023 18:14

dilber gibi söylemi bu kitaptan mı çıkıyor

29-09-2023 20:00

kitap farklı bir dil ile yazılmış gibi okuyamadım bunun normal sade türkçe hali yokmu

03-01-2024 17:56

Küçük Şeyler Sergüzeşt en iyi kitaplar yeni çıkan kitaplar en çok satan kitaplar okunması gereken kitaplar en çok okunan kitaplar 100 temel eser bedava kitap editör ol kitap bağışı Gün Olur Asra Bedel Tutunamayanlar Acımak Camdaki Kız 1984 Hayvan Çiftliği Sokrates'in Savunması Uzun Hikaye Alice Harikalar Diyarında Haritada Kaybolmak Kraliçeyi Kurtarmak İçimdeki Müzik Çalıkuşu Çocuk Kalbi Küçük Kara Balık İntibah Bülbülü Öldürmek Beyaz Zambaklar Ülkesinde Don Kişot Sineklerin Tanrısı Toprak Ana İnce Memed Satranç İki Şehrin Hikayesi Vadideki Zambak İçimizdeki Şeytan Sergüzeşt Beyaz Gemi Araba Sevdası Yaban İnsan Ne İle Yaşar Küçük Prens Dönüşüm Beyaz Diş Saatleri Ayarlama Enstitüsü Fareler ve İnsanlar Sol Ayağım Suç ve Ceza Sefiller Simyacı Şeker Portakalı Kürk Mantolu Madonna Pembe İncili Kaftan Esir Şehrin İnsanları Üç Anadolu Efsanesi Köroğlu, Karacaoğlan, Alageyik Yeraltından Notlar Sait Faik Seçme Hikayeler Rüzgarı Dizginleyen Çocuk Sabahattin Ali Bütün Öyküleri Sadako ve Kağıttan Bin Turna Kuşu Ahmet Ümit Ahmet Batman Ayşe Kulin İskender Pala Canan Tan Dostoyevski Elif Şafak Jojo Moyes Kahraman Tazeoğlu Memduh Şevket Esendal Orhan Kemal Peyami Safa Sabahattin Ali Sarah Jio Tarık Buğra Victor Hugo Zülfü Livaneli Çocuk Kitapları Romantik Aşk Kitapları Erotik Kitaplar Öykü Hikaye Kitapları Yabancı Romanlar Tarihi Kitaplar Macera Kitapları Yerli Romanlar Polisiye Kitaplar Fantastik Kitaplar Korku Kitapları Bilim Kurgu Kitapları Komik Kitaplar Gizem Kitapları Gerilim Kitapları Kişisel Gelişim Kitapları Psikoloji Kitapları Şiir Kitapları Politik Kitaplar Felsefe Kitapları Kadın Erkek İlişkisi Din / Tasavvuf Kitapları Günlük Anı Kitapları Tiyatro & Oyun Kitapları Biyografi Kitapları Beslenme Diyet Kitapları Deneme Kitapları