Jules Verne macera kitaplarıyla bilinen ünlü yazardır. Daha önce birçok kitabını ve kitaplarından uyarlanan filmleri seyrettim. Macera yazma konusunda Jules Verne gerçekten bir öncü. Kitaplarında fantastik maceralara atılıyor olayın akışıyla oradan oraya süzülüyorsunuz. Kitabın nasıl bittiğini fark edemiyorsunuz. Jules Verne bilim kurgunun babası olarak bilinen bir yazar olmakla beraber kitapları en sevilen yazarlar arasındadır. Yazdığı maceralarda sanayi gelişimine katkıda bulunduğu düşünülür. Bu eserinde de Robinson Cruose’un maceralarını Godfrey karakteri üzerinden benzeterek yerli bir macera yaratır. Diğer tüm hikayeleri gibi arkasındaki mesaj kendi hayatımızın değerini bilmek. Akıcı, heyecanlı ve oldukça tadında bitti. Gereksiz detaylara boğmamış ve uzun paragraflarla satır doldurmamıştı Her yaştan insanın Jules Verne okuyabileceğini ve çok beğeneceğini düşünüyorum.
ÖZET
Bay William San Francisco’nun tanınan ve zengin adamlarındandır. Bir gün açık arttırmada Spencer adında bir ada satın alır. Bay William üvey kızı Phina ve yeğeni Godfrey’le birlikte yaşar. Godfrey ve Phina birbirlerini sever ve William onları evlendirmek ister. Godfrey ise dünyayı gezmek istediği için evlilik kararını erken bulur. Dayısına bundan bahsettiğinde Bay William kabul eder ve Godfrey’in yanına hocası Bay Tartelett’i vererek gemiye bindirip yolcu eder. Deniz yolculukları başlangıçta sakin ve huzurlu geçer. Ancak önce kaçak yolcu ardından da rota değişimi ikisini de bilmedikleri bir maceraya sürükler. Gemi batmaya başlar ve herkes suya atlar. Godfrey yüzerek kendini bir adaya atar ve Bay Tartelett’in de kurtulup adaya geldiğini görür. Ada çok bereketli her türlü ihtiyaçlarını giderecek malzemeleri barındırır. Godfrey adaya Phina adını verir. Önce bir barınak yaparlar ona da Bay William adını verirler. Daha sonra da tavuk koyun gibi eti yenilen hayvanları korumak için bir çit yaparlar. Bay Tartelett şokun etkisinden bir adada mahsur kaldıklarını idrak edemez. Godfrey ne zaman keşfe çıksa ondan mümkün olmayan şeyler alıp gelmesini ister. Godfrey yine adada araştırma yapmak için gezdiği bir günde büyük bir kutunun içinde ateş yakmak için kibrit ve kendilerini koruyabilmeleri için silah kurşun vb. şeyler bulur. Geriye sadece adadan kurtulmanın bir yolunu bulmak kalır. Fakat Godfrey adanın bir ucundan dumanlar yükseldiğini görür. Bay Tartelett’le birlikte oraya gittiklerinde yamyamların bir zenci tutsağı ateşte yakmak üzere olduklarını görürler. Hemen silahlarıyla yamyamları korkutup tutsağı kurtarırlar. Caref adındaki tutsağı yanlarına alırlar. Eylül ayının sonlarında birbiri ardında yırtıcı hayvanlarla karşılaşırlar. Hepsinden silahları sayesinde kurtulurlar fakat bir gün hayvanlara karşı koyarken yaktıkları ateşi dağıtırlar. Ateş barınaklarını yakar ve büyük ağaç kül olur. Artık yırtıcı hayvanlarla başa çıkabilecek silahları kalmaz ve hayvanlar ona saldırmak üzereyken Caref dile gelir. Bay William yardıma gelin artık diye bağırır. Gofrey ve Bay Tartelett ne olduğunu anlayamadan Bay William, batan denizin kaptanı ve Phina ortaya çıkarlar. Bunun bir oyun olduğunu Godfrey’in Robinson Crusoe gibi bir macera yaşamak istemesinden dolayı Bay William böyle bir şeyi planladığını söyler. Godfrey çok kızar ve yırtıcı hayvanların onlara zarar verebileceğini söyler. Bay William adada gizlenerek onları korumak için bekleyen insanlar olduklarını söyler. Geminin batması, rota değişimi hepsi planın bir parçasıdır. Godfrey ikna olur ve Bay Tartelett’le birlikte kurtuldukları için mutlulardır, yaşadıklarını onları gülümsetecek bir anı olarak hatırlayacaklardır.