Sevda Sokağı Komedyası

Sevda Sokağı Komedyası
Kitabın Yazarı:Halide Edib Adıvar Kitap Türü:Yerli Romanlar Yayınevi:Can Yayınları Yayınlandığı Yıl:1959 Sayfa Sayısı:141 ISBN:9789750736889 Kitap Puanı:8.5 / 10 | Yorum: 7

Fiyat Listesi / Satın Al

YazarOkur:bedava al KitapYurdu:139,49 TL e-kitap,pdf,epub: *

8.5
Berbat Sıkıcı Ehh işte Güzel Harika
Güzel
Giriş Yap Üye Ol

Sevda Sokağı Komedyası - Halide Edib Adıvar

Kitap Türü:Yerli Romanlar

Puan Tablosu

Arka Kapak Bilgisi

Sevda Sokağı Komedyası Özet

Adı daha sonradan Numune olarak değiştirilecek olan Emine, daha küçücük bir bebekken; köylerinde çıkan bir yangında öz anne babasını kaybetmiştir. Yangın sırasında onu bulan iyi yürekli çiftlik sahibi adam Emine’yi alıp evine götürmüştür. İki erkek çocuk sahibi olan aile Emine’yi kızları gibi bağrına basmıştır. Emine, büyümüş kocaman simsiyah saçlı, fıldır fıldır gözlü, toparlak bir genç kız olmuştur. Dere kenarında oynadığı bir günde saraydan bir görevli saraya besleme götürmek için köyü gezmekteymiş. Emine’yi görüp pek beğenmiş ve ailesinden besleme olmak üzere Emine’yi istemiş. Emine, saray lakırtısını duyar duymaz havalara uçmuş ve arkasına bile bakmadan köyünden uçup gitmiş. Sarayın hanım tarafından Emine’ye Numune adı verilmiş. Gerçekten de insanı kendisine hayran bırakacak türden tam bir numuneymiş bu kız. Sarayda geçirdiği zaman boyunca kendini pek sevdirmiş ve bir numaralı oda hizmetçisi olmuş Numune. Hanım, onu yanından hiç ayırmazmış. İstanbul’a hanımıyla beraber göç ettikten sonra orada saray hayatının inceliklerini iyice öğrenmiş Numune. Hem çalışır hem de çok severmiş bu şaşalı hayatı. Hanımın arkadaşlarından Saffet Hanım ile tanışmış Numune. Güler yüzüyle ve kusursuz hizmetiyle kadıncağızı kendisine hayran bırakmış. Kadın da ipe sapa gelmez serseri oğluna bu kızı almayı kafasına koymuş. Numune’ye hep gelinim der onu pek severmiş. Numune ise bu durumdan pek hoşnutmuş zaten bir bey ile evlenmek en büyük hayaliymiş oda hizmetçisinin. Saffet Hanım’ın oğlu Macit’e daha görmeden tutulmuş.

Macit; genç, yakışıklı ve hovarda bir ayakkabı ustasıymış. Çok genç kızla olmuş ve gönlünü hiçbirine tamamen açmamış ta k; güzeller güzeli Leyla’yı görene kadar. Leyla ise Macit’in babası ve kendi annesi Salime Hanım’ın ikisi de evliyken birbiriyle olan münasebetlerinden dolayı Macit’e hiç yüz vermezmiş. Öyle ki o güzelliğin altında buz gibi bir kalp yatarmış. Leyla, aynı zamanda babasının ölümüne bu yasak aşkla sebebiyet verdiğini düşündüğü için annesinden de bir nevi nefret edermiş. Leyla, bu olaydan öylesine etkilenmiş ki kalbini hiçbir erkeğe açmamaya, rahibe olarak yaşamaya karar vermiş. Ta ki Doktor Kerim ile tanışana kadar. Doktor Kerim’in muayenesinde çalışmaya başlayan Leyla, Kerim’in karısı Suzan ile pek güzel dostluk kurmuş. Günler ilerledikçe yaşanan hadiseler Kerim ile Leyla arasında karşı konulmaz bir çekim başlatmış. Leyla, adeta bir aşka düşse de bunun imkansız olduğunu biricik dostu Suzan’a bunu yapamayacağını hem de asla annesi gibi bir kadın olmayacağına kararlıymış. Muayenedeki işine son vermeye karar vermişse de bunun yeterli olmayacağını biliyormuş. Çok sevdiği Halide yengesinin de akıl vermesiyle Macit ile evlenmiş. Leyla, asla kendine dokundurmayacağını ve bunun asla gerçek bir evlilik olmayacağını Macit’e söylese de Macit, Leyla’yı zamanla yumuşatacağından çok eminmiş. Aşktan gözü dönen Macit’e ilk başlarda her şey toz pembe gelse de zaman geçtikçe bu evlilik, Leyla’ya dokunamamak onu adeta çileden çıkarmış. Leyla, Macit’i 4 yıl boyunca yanında yatırmamış hatta aynı odada yatmasına bile izin vermemiş. Macit için bu evlilik ne kadar zor ise Leyla için de aslına bakılırsa o kadar zormuş. Hala Kerim’in hayalini aklından çıkaramayan Leyla’ya bu yalandan evlilik işkence gibi gelmeye başlamış. Macit ile Numune’nin teması işte Macit’in bu zayıf anlarında olmuş. Saffet Hanım, biricik oğlu Macit’i Leyla’dan ayırıp Numune ile birleştirmeye kararlıymış ve bu emeli uğruna her şeyi yapıyormuş. Numune de Macit bir değil bin tane kadın alsa onu ayartacağından çok eminmiş. Numune’nin hanımı Ankara’ya geziye gittiği vakitte Saffet Hanım, Numune’yi yanına almış ve aynı zamanda da Leyla’ya ev işlerinde yardım etmesi için oğlunun evine sokmayı başarmış. Sevgisizliğe daha fazla dayanamayan Macit, kendini Numune’nin tombul kollarına bırakıvermiş. Hayatları böyle sürüp gidiyormuş. Leyla, her şeyin farkında olsa da Macit, ona yanaşmayıp kendini bu şekilde oyaladığı için memnun bile sayılabilirmiş. Leyla
İle Doktor Kerim ortak bir tanıdıklarının ameliyatında yıllar sonra karşı karşıya gelmiş. Doktor Kerim aynı o yıllardaki gibi Leyla’ya hala aşık olduğunu fakat karısı Suzan’dan ayrılamayacağını göz yaşları içinde Leyla’ya söylemiş. Leyla, onunla olmanın imkânsız olduğunu bildiği için kendisini bitkin bir şekilde Macit’in dükkanına atmış. Macit’i Numune ile buluşmak için hazır bir şekilde görünce bir de Kerim’le yaşadığı olayın etkisiyle dükkânın camını çerçevesini indirmiş Leyla. Tabi her şeyin farkında olan mahallelinin de bu olayın etkisiyle ağzına düşerek Leyla kendi hazin sonunu hazırlamış. O günden sonra bütün mahalle Leyla’nın kıskançlıktan camı çerçeveyi indirmesini konuşmuşlar. Hatta üzerine sevda sokağı türküsü bile yazılmış. Numune ’ye kara, Leyla’ya sarı leyla demişler. Numune bu lakırdılara gerim gerim gerilirken Leyla, gururuna yediremeyip kıymış canına. Macit, aklını oynatsa da 2 ayın sonunda anasının ısrarı ile kendini Numune’nin şefkatli kollarına bırakmış. Numune, Macit’i kafaladıktan sonra çok değişmiş ve pek paragöz olmuş. Kocasının tüm ısrarlarına rağmen oda hizmetçiliğini bırakmamış aksine özendiği kadınlar gibi olmak için pahalı lükslere merak sarmış, paraları çarçur etmekteymiş. Macit üzerinde de bir güzel baskı kurmuş. Leyla’nın buz gibi sohbetini bile özleyen Macit, biçare katlanıyormuş tüm bunlara. Aylar geçmiş, Numune; Macit’in peşine bakkalın anasını takmış. Kadın, Macit’i bir kadınla sinemaya girerken görmüş. Haberi alan Numune basmış sinemayı kadına bir güzel saldırmış, kocasının yalvarmalarıyla anca sakinleşmiş ve evin yolunu tutmuşlar. Macit, Numune ’den oda hizmetçiliğini bırakmasını evliliğine sahip çıkmasını istese de Numune, başkanın karısından iş teklifi aldığını ve ayda 200 alacağını söylemiş.

Halide Edip, yaşadığı dönemi kalemiyle ve anlatımının çarpıcılığıyla en iyi yansıtan yazarlardan biridir bana göre. Öyle ki o devrin burjuvazisini, evliliklerin biçimlerini ve mahalle olgusunu oldukça iyi yansıtmıştır. Sevda Sokağı Komedyası, ataerkil bir toplum yapısını işlemekte ve erkeklerin genellikle evliliklerindeki çok eşlilikleri üzerinde durmaktadır. Ayrıca bunu işlerken aynı zamanda bu durumun ne kadar doğru olmasa da toplum tarafından normal ya da hoş görülmesi gereken bir şeymiş gibi görüldüğünü oldukça iyi yansıtmıştır Halide Edip. Kitaptaki iki ana kadın karakterde birbirinden kişilik olarak oldukça zıttır. Leyla ne kadar buz gibi soğuksa Numune o kadar sıcaktır, Leyla ne kadar parada pulda gözü yoksa Numune o kadar düşkündür lükse aynı zamanda Leyla Macit’e ne kadar düşkün değilse Numune o denli düşkündür. Leyla’nın dükkânın camlarını indirişi mahalleli tarafından Macit’e olan aşından ve kıskançlığından gibi algılansa da bana göre çocukluğundan beri bu tarz çapraz ilişkilere maruz kalan ve bunu daha fazla taşıyamayan ruh sağlığı bozuk bir kızın isyanıdır. Zaten Leyla daha sonra canına kıyarak bu ıstıraba kendince son vermiştir.

Sevda Sokağı Komedyası kitabının üslubuna gelirsek; kitap oldukça akıcı bir dille ve bir çırpıda bitirilmek üzere yazılmıştır. Hikâye sizi alıp götürüyor da diyebiliriz. Sevda Sokağı Komedyası, okurlara gönül rahatlığıyla tavsiye edebileceğim bir Halide Edip kitabıdır.

Editör: Ceren Kozalıoğlu

Sevda Sokağı Komedyası Kitap Özeti

Kitabımızın türü romandır.

Bir gün Fildurağı isimli köyde yangın çıkar. Bu köye yakın mesafede bulunan Develi köyünün sakinleri bu durumu görünce halka yardım etmek için oraya giderler. Mehmet Çardakçı isminde Develi köyünden bir adam bu yangının ortasında beşikten bebek sesi duyar vicdanı sızlar hemencecik onu oradan kurtarır. Orada ki insanlara kimin bebeği olduğunu sorar ama herkes canının derdindedir. Bunun üzerine o da bebeği alıp evine götürür. Karısı Satı da bu durumu güzellikle karşılar. Bu bebeğin ismi Emine olur. Emine büyür, tabiatı seven bir yapısı vardır. Bundan dolayı da doğada gezer, uyumayı sever. Bir gün dışarda gezinirken bir adama rast gelir. Adam padişaha besleme aradığını söyler. Emine kendini ortaya atar. Bu adam kızın ailesinin yanına gider, onlara durumu anlatır. Kız da zaten besleme olarak gitmeye meraklıdır, ailesinden izin alır. Padişahın kilercibaşısıyla beraber Emine İstanbul’a gider. Burada önceleri diğer beslemelerin yanında ufak tefek işlere bakar. Ama Emine’nin gözü bey olan birini bulup evlenmektir. Amacı bu olunca Sabiha Hanım’ın gözüne girer onun yanında çalışmaya başlar. Tabi burası Hanım evi olunca gelen gidenler de saygın, zengin kişilerdir. Bir gün Saffet Hanım isminde biri hanımın evine ziyarete gelir. Saffet Hanım muhabbet ederken oğlu Macit’ten söz açar. Onun müzik aleti çaldığından, alem hayatı olduğundan bahseder. Bunu duyan Emine Macit’i gözüne kestirir. Onun kunduracı dükkânını hanımın ayakkabılarını tamir bahanesiyle ziyaret eder. Bunlar yaşanırken olaylara Leyla isminde hasta bakıcı dâhil olur. Bir gün Leyla okuldan çıkıp eve giderken Macit’in dükkânının önünden geçer. Bu sırada Macit’le bir süre göz göze gelirler. Bu durum yaşandıktan sonra Macit Leyla’nın peşine takılır. İleri boyuta gider ve ona aşık olur. Bir gün onu göremeyince evine gider, kız onunla görüşmek istemediğini söyleyip ters çıkışır. İşin bir kötü tarafı geçmişte Leyla’nın annesi Macit’in babası ile metres hayatı yaşamıştır, bu yüzden Leyla Macit’ten nefret eder. Kimseyle evlenmeme kararı alır. Leyla ne kadar görüşmek istemese de Macit baya ısrarcıdır. Bunlar yaşanırken Leyla Doktor Kerim isminde birinin yanına hasta bakıcı olarak işe girer. Eşi Suzan Hanımla güzel bir dostluk kurar. Leyla gel zaman git zaman Doktor Kerimle sürekli vakit geçirirken ona aşık olur. Bu durumun yanlışlığının farkında olup kendisini buradan uzaklaştırmak ister, işi bırakır. Macit’le evlenmeye karar verir. Tabi bu evlilik zoraki anlık bir kararla olan bir evliliktir. Macit’le evliliklerinin ilk zamanlarını İzmir’de geçirirler. Sonra İstanbul’a dönerler. Leyla, Macit’le hiçbir zaman karı koca olamayacağının mesajını her hareketiyle belli eder. Macit bunlara rağmen ona aşkından etrafında pervane gibi dönüp durur. Macit’in annesi Leyla’yı kabullenmez bu yüzden Emine’yi oğlunun aklını çelmesi için bunların evine hizmetçi olarak girdirmeye çalışır. İlk zamanlar Leyla hizmetçiye ihtiyacı olmadığını söylese de sonradan çalışmaya başlayınca ihtiyaç duyar. Emine hizmetçi olarak eve girince amacı zaten Macit’i baştan çıkartmaktır, bunu da başarır. Leyla Macit’e kadınlık yapmadığı için Macit’te de zaten çapkınlık önceden beri olunca Emine’yle beraber olur. Leyla bir gün dükkâna geldiği sırada Emine’nin dükkâna bakımlı, süslenmiş bir vaziyette geldiğini görünce şüphelenip kriz geçirip dükkânın camlarını aşağı indirir. Bu olaydan sonra Sevda Sokağında bu olayın dedikodusu uzar gider. Bu duruma dayanamayan Leyla bir gün banyoya girdiği sırada intihar eder. Bu durum Macit’i çok etkiler, bir süre kendine gelemez. Sonrasında Emine ile evlenir. Emine doyumsuz bir kadın olduğu için zenginlerin evine hizmete gider. O evlerin hanımlarının yaşam şartlarına özenir. Kendisi de Leyla’nın annesinin evini satıp iki katlı apartman yaptırır. Hanımefendiliğe adımını ilk bu şekilde atmış olur.

DEĞERLENDİRME

Halide Edip, eserlerinde kahramanların kişiliklerine, davranışlarına, ruhsal özelliklerine önem veren bir yazardır. Özellikle kadın karakterler güçlü, batı kültürüyle bütünleşmiş bir haldedir. Özetini aktardığım bu eserinde de kadın karakterler üzerinde durmuştur. Onların iç dünyalarına yönelik duygularını güçlü bir gözlemle kaleme almıştır. Halide Edip’in kalemini çok sevdim. Kitabı okumanızı tavsiye ederim.

Yazan: Fatma Özdemir

Sevda Sokağı Komedyası Soruları ve Cevapları

Sevda Sokağı Komedyası kimin eseri?

Halide Edib Adıvar

Sevda Sokağı Komedyası türü nedir?

Yerli Romanlar

Sevda Sokağı Komedyası kaç sayfa?

141

Sevda Sokağı Komedyası Yorumları

çok kolay okunan güzel bir kitap

14-05-2018 16:50

özet için teşekkür ederim çok işime yaradı keşke ana fikrini de yazsaydınız

13-11-2018 23:05

konusu çok güzel normalde halide edipin kitaplarını sıkıcı bulurum ama bu kitap çok güzel olmuş

07-06-2019 17:36

halide edipten bu tarz bir aşk üçgeni ya da aşk karmaşası hiç beklemiyordum ama çok güzel yazmış konusu çok güzel bayıldım

31-03-2022 18:56

kısa okuması kolay yazarın diğer kitapları gibi değil konusu da güzel

05-01-2023 20:20

yerli roman olmasının yanında türü nedir? dram mı romantik mi

16-09-2023 22:33

ben karakterleri hakkında bilgi arıyorum yardımcı olun

11-06-2024 23:37

Harap Mabetler Kubbede Kalan Hoş Sada Tatarcık Zeyno'nun Oğlu Hayat Parçaları Yeni Turan Çaresaz Sevda Sokağı Komedyası Akile Hanım Sokağı Yolpalas Cinayeti Sonsuz Panayır Handan Kalp Ağrısı Dağa Çıkan Kurt Türk'ün Ateşle İmtihanı Vurun Kahpeye Mor Salkımlı Ev Ateşten Gömlek Sinekli Bakkal en iyi kitaplar yeni çıkan kitaplar en çok satan kitaplar okunması gereken kitaplar en çok okunan kitaplar 100 temel eser bedava kitap editör ol kitap bağışı Gün Olur Asra Bedel Tutunamayanlar Acımak Camdaki Kız 1984 Hayvan Çiftliği Sokrates'in Savunması Uzun Hikaye Alice Harikalar Diyarında Haritada Kaybolmak Kraliçeyi Kurtarmak İçimdeki Müzik Çalıkuşu Çocuk Kalbi Küçük Kara Balık İntibah Bülbülü Öldürmek Beyaz Zambaklar Ülkesinde Don Kişot Sineklerin Tanrısı Toprak Ana İnce Memed Satranç İki Şehrin Hikayesi Vadideki Zambak İçimizdeki Şeytan Sergüzeşt Beyaz Gemi Araba Sevdası Yaban İnsan Ne İle Yaşar Küçük Prens Dönüşüm Beyaz Diş Saatleri Ayarlama Enstitüsü Fareler ve İnsanlar Sol Ayağım Suç ve Ceza Sefiller Simyacı Şeker Portakalı Kürk Mantolu Madonna Pembe İncili Kaftan Esir Şehrin İnsanları Üç Anadolu Efsanesi Köroğlu, Karacaoğlan, Alageyik Martin Eden Yeraltından Notlar Sait Faik Seçme Hikayeler Rüzgarı Dizginleyen Çocuk Sabahattin Ali Bütün Öyküleri Ahmet Ümit Ahmet Batman Ayşe Kulin İskender Pala Canan Tan Dostoyevski Elif Şafak Jojo Moyes Kahraman Tazeoğlu Memduh Şevket Esendal Orhan Kemal Peyami Safa Sabahattin Ali Sarah Jio Tarık Buğra Victor Hugo Zülfü Livaneli