Kitap Türü:Yabancı RomanlarOrjinal Adı:DvojnikÇeviren:Tansu Akgün
Puan Tablosu
Arka Kapak Bilgisi
Öteki Özet
Öteki, Fyodor Dostoyevski'nin kardeşine yazdığı bir mektupta "İleride Öteki'den benim başyapıtım olarak bahsedecekler.." diyerek önemini belirttiği eseridir. İlk kez 1846 yılında basılmıştır ve bazı yayıncılar kitabın adını Öteki, bazıları ise Öteki Ben olarak çevirmiştir. On dokuzuncu yüzyıl Rusya'sında geçen eser, insanların ikiyüzlülüğünü, bencilliklerini, yaltaklanmalarını hor gören bir anlatıma sahiptir. Karakter bölünmesini en iyi şekilde okuyuculara aktaran Dostoyevski, aynı zamanda eserinin ana fikrini de ustalıkla ön plana çıkarmıştır.
Öteki, günümüzde novella yani kısa roman olarak nitelendirilse de, Dostoyevski eserinden roman olarak bahsetmiştir.
Dokuzuncu dereceden Bay Yakov Petroviç Golyadkin, kendi halinde, sakin bir hayata sahiptir. İnsanların sosyal konumlarından dolayı yargılanmalarını, hor görülmelerini kınamakta fakat yeri geldiğinde kendisinden düşük konumda bulunan insanlarla konuşmak bile istememekte, oda hizmetlisini hor görüp ona kötü davranmaktadır. Kişisel olarak böyle bir çelişkide olan Bay Golyadkin, aynı zamanda çevresindeki insanlar tarafından küçük görülen, ezik ruhlu bir insandır. Eline geçen paralarla güzel kıyafetler almakta, araba tutup gezmekte ve pahalı restoranlarda yemek yiyerek kendini insanlara beğendirmeye çalışmaktadır.
Bay Golyadkin bir sabah kalktığında kendini çok mutlu hissettiğini fark eder. Yataktan kalkar kalkmaz ilk önce oda hizmetlisini kontrol edip sonra da cüzdanını çıkarıp içindeki paraları sayar. Hatırı sayılır bir miktarda para biriktirmeyi başarmıştır. Kahvaltısını yapıp önceden kiraladığı kupa arabasıyla sokaklarda gezinmeye başlar. Çarşıya geldiklerinde arabacıya durmasını emreder. Dışarı çıkıp çarşıda en pahalı bulduğu kıyafetleri, parfümleri, aksesuarları ve ayakkabıları satın alır. Amacı akşam yapılacak olan hamisinin kızı Klara Olsufyeviç'in yaş günü partisine iki dirhem bir çekirdek gidip herkesi kendine hayran bırakmaktır. Özellikle de Klara Olsufyeviç'e kendini beğendirmeyi her şeyden fazla istemektedir.
Akşam olduğunda giyinip kuşanmış bir halde kupa arabasına binerek arabacıya hamisinin evine sürmesini söyler. Biraz erken gitmektedir, fakat heyecandan daha fazla beklemeye takati kalmamıştır. Arabacıya beklemesini söyledikten sonra heyecandan ve terden sırılsıklam olmuş bir halde kapıyı çalar. Kapıyı açan hizmetçi kim olduğunu ve ne istediğini sorduğunda ise kendini tanıtır ve yaş günü partisine geldiğini söyler. Hizmetçi adını duyunca kendisini içeri alamayacağını, böyle talimat aldığını söyler. Bay Golyadkin oldukça şaşırmış ve afallamıştır. Böyle bir şey olamayacağını söylemeye kalkamadan hizmetçi kendisini kibar bir şekilde kovar. Bay Golyadkin hezimete uğramıştır ve büyük bir hayal kırıklığı ve utanç içindedir. Evin arka tarafında kullanılmayan eşyaların yığılmış olduğu küçük bir alana girer, küçük bir pencereden yemek odasında yiyip içen ve eğlenen insanları izlemeye başlar. Hava çok soğuktur, evine dönmeyi istese de vücudunu bir türlü harekete geçirememektedir. Aklından tüm misafirlerin yandaki odada olduğu bir anda yemek odasına girmek geçer. Sakince misafirlerin arasına karışıp sıradan bir davetli gibi davranabileceğini düşünür. Sonra uygun bir fırsatını bulduğunda aklından geçenleri gerçekleştirir de. Ne yapacağını düşünmeye fırsat kalmadan bedeni harekete geçmiştir bile. Fakat bu hareketinin sonucu hiç de tahmin ettiği gibi olmaz. Tüm misafirlerin içinde rezil olup baştan ayağa kıpkırmızı olur. Yerin dibine geçmiştir ve en kötüsü de Klara Olsufyeviç'e rezil olmasıdır. Hizmetçiler tarafından yaka paça kapıya sürüklenir. Kupa arabasına tekrar binerek arabacıya İzmailovski köprüsüne sürmesini söyler. Köprünün üzerinde bir müddet vakit geçirip kendine gelmeyi beklemek niyetindedir. Köprüde durup yaptıklarını düşünürken karşıdan gelen bir erkek görür. Kendisine doğru hızla gelen adam, tam karşısında hiçkimse yokmuş gibi bir kayıtsızlık ve kararlılıkla yürümektedir. Adam yaklaştığında Bay Golyadkin az kalsın şaşkınlıktan küçük dilini yutacaktır, zira bu bu adam kendisinin bir kopyasından başkası değildir!
Yazan: Miraç Elif Kanbay
Öteki Soruları ve Cevapları
Öteki kimin eseri?
Dostoyevski
Öteki türü nedir?
Yabancı Romanlar
Öteki kaç sayfa?
188
Öteki Yorumları
kusursuz bir roman dostoyevski klasiği
07-03-2016 01:58
kitabın konusu gerçekten mükemmel
01-04-2016 11:39
dostoyevskinin yoksullar kitabının özeti yok mu
10-01-2018 18:55
dostoyevski'nin en sevdiğim romanı. ağır bir dili yok ama bilirsiniz ki dostoyevski'nin hemen anlaşılan bir tarzı da yok. kitabın baş kahramanını bay golyadkin'ın bir davette rezil olması ve dışarı atılmasınsan sonra sokakta kendisinin kopyasını yani "öteki'ni" görmesiyle sarmaya başlayan bir kitap. okudukça anlam kazanıyor.kısacası her dostoyevski romanında olduğu gibi anlamlı ve okumaya değer bir kitap. düşünmemizi sağlıyor...
çevirisindeki kelime tekrarları ile yeter artık dedirten bir kitap olmuş ancak konusu ise mükemmel. düşünün, sabah kalktığınızda yatağınızda kendinizi böcek olarak görmek hiç aklınıza gelir mi? kafka bunu düşünürken dostoyevski ise şunu düşünmüş; farz edelim ki her gün rutin olarak işe gidip geliyorsunuz. bir gün iş yerinizde adınızın, soyadınızın, doğduğunuz yerin, dış görünüşünüzün tıpatıp aynı olduğu bir insanla karşı karşıya geliyorsunuz ve bu kişi sizin hayatınızı sizden çalıp sizi rezil ve alaşağı bir konuma çekiyor.
sonunun nasıl bittiğini anlamadım doğrusu. garip bir son olmuş. kitabı okurken sürekli bay öteki-goldaykin'in sonu gelecek, duygusuyla okudum.
okurken anlamakta ciddi sorunlar çektiğim bir kitaptı :d halbuki konusunu okuma zahmetinde bulunsaymışım daha rahat anlaşılabilecek bir kitapmış. kitabı bitirdikten sonra birkaç yerden yorum ve incelemesini okudum ve sonradan gelen şoklar silsilesiyle hayran kaldım kitaba. döneminde böyle bir hastalık resmi olarak bilinmese bile bu kadar ayrıntısıyla ve etkileyici ayrıntılarla böyle bir eser verebilmesi beni yazara hayran bıraktı bir kez daha. üstelik daha 2. kitabıymış!!!