Yolların Başlangıcı

Yolların Başlangıcı
Kitabın Yazarı:Amin Maalouf Kitap Türü:Yabancı Romanlar Yayınevi:Yapı Kredi Yayınları Yayınlandığı Yıl:2016 Sayfa Sayısı:426 ISBN:9789750808098 Kitap Puanı:8.1 / 10 | Yorum: 1

Fiyat Listesi / Satın Al

YazarOkur:bedava al KitapYurdu:283,25 TL e-kitap,pdf,epub: *

8.1
Berbat Sıkıcı Ehh işte Güzel Harika
Güzel
Giriş Yap Üye Ol

Yolların Başlangıcı - Amin Maalouf

Kitap Türü:Yabancı Romanlar Çeviren:Aykut Derman, Samih Rifat

Puan Tablosu

Arka Kapak Bilgisi

Yolların Başlangıcı Özet

Yolların Başlangıcı, yazarın aile tarihine dair bir roman olup gerçek olaylara dayanmaktadır. Eskiden beri aile tarihine meraklı olan Maalouf, dedesi Butros’a ait mektupları ele geçirince araştırmalara başlar. Ailenin hatıralarını dile getiren kitapları, tarih eserlerini ve bazı arşivleri inceler; mülakatlar yapar. Bulgularını kendi yorumlarıyla ve tahminleriyle zenginleştirir. Böylece ortaya, Maalouf ailesinin –özellikle Butros ile Butros’un kardeşi Cebrail’in- hatıraları ortaya konulur.

Tennus ile Susen’in oğlu olan Butros, toplam sekiz kardeşin en büyüğüdür. Öğrenmeye meraklı biri olarak o, Osmanlı Devleti’nin egemenliği altındaki Lübnan bölgesinde alabileceği en iyi eğitimi almış, bir Hristiyan misyoner okulunda eğitim görmüştür. Kendi bölgesinin Batı medeniyetini yakalaması gerektiğini düşünen Butros, idealist bir eğitimci olarak yenilik peşinde olmuş ve tüm gücüyle kendi bölgesindeki insanların çağdaş bir eğitime kavuşması için çalışmıştır. Butros’un kardeşi Cebrail ise iyi bir hayat kurma umuduyla önce Amerika Birleşik Devletlerinin New York şehrine, oradan da Küba’daki Havana’ya göç etmiştir. Çok sıkı çalışıp kazandığı parayı harcama konusunda son derece cimri davranan Cebrail, dâhil olduğu Mason locasının da yardımıyla önemli bir zenginliğe kavuşmuştur. Beraber çalışacağı iş arkadaşına ihtiyaç duyan Cebrail’in aklına hemen Butros gelmiştir. Bu nedenle Cebrail, kardeşi Butros’u Küba’ya davet etmek üzere bir mektup kaleme alır. Butros da gerek Lübnan’da zor şartlar altında yaşamak zorunda olduğu gerek eğitimci olarak gerekli imkânlara sahip olmadığı için bu teklife sıcak bakar. Bir gün o da Küba’ya göç eder. ne var ki Butros, orada umduğu yaşamı bulamaz. Cebrail çok yoğun çalışmakla birlikte son derece kötü koşullarda –tavan arasında- yaşamaktadır. Bu yaşam ise Butros’a uygun değildir. Butros çareyi Lübnan’a geri dönmekte bulur. Burada yine eğitimci olarak çalışır. Bu arada Cebrail, Lübnan’daki köyünde yaşayan Hristiyan vaizi Halil’den kızı Alis’i ister. Halil de bu teklife rıza gösterir. Sonra Alis, Cebrail’le evlenmek üzere Küba’ya gider. Butros da oldukça ileri bir yaşta olmasına rağmen hâlâ bekardır. O da evlenmeyi düşünür. Kendisi için, yine Halil’in kızı olan Nazıre’yi uygun bulur. Bu arada Butros, Nazire’nin babası olacak yaştadır. Aradaki fark dolayısıyla Halil, kendisinden kızını isteyen Butros’a olumsuz bir karşılık verir. Butros ise Nazıre ile bir kez konuşmak ister. Bu konuşma gerçekleşince ise Nazıre evliliğe razı olur. Butros’un Nazıre ile paylaştığı şey, çağdaş ve yenilikçi bir okul kurmaktır. Bu okulda muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak amaçlanacak, bilime değer veren bir anlayış benimsenecek, laik eğitim verilecek ve sınıfta kızlarla erkekler beraber okuyacaktır. Tıpkı Butros gibi idealist olan Nazıre de bu teklif karşısında mutlu olur. Böylece ikisi bir okul kurma hayaliyle yola çıkıp evlenirler. Okulu da kısa sürede kurarlar. Güzel hayallerle kurulan, çevreden de son derece rağbet gören bu okul, I. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla zor duruma düşer. Veliler okulun taksitlerini ödemekte zorlanırlar. Kimi aileler de çocuklarını ouldan alır. Yine de bu okul, eğitime ara vermez. Maddi durumu iyi olan Butros, bu arada tütün yetiştirmek üzere bir arsa satın alır. Savaş sırasında maddi zorluklar yaşayan ailelere borç para verdiği gibi onlara ait mülkleri de –değerinden daha ucuza olmak üzere- satın alır. Böylece savaştan kurduğu okul bakımından zararlı ama satın aldığı mülkler bakımından kârlı bir şekilde çıkar. Cebrail, zenginliğinin üst seviyesindeyken bir araba kazasıyla ölür. Onun mülklerini ve borçlarını yönetmek üzere Cebrail ile Butros’un kardeşi olan Theodores seçilir. Theodores bir Hristiyan rahibi olup oldukça zeki ve politik bir kişidir. Ancak Theodores, Küba’da pek iyi karşılanmaz. Bunun üzerine o, ülkesine geri döner. Lübnan’dakiler, bu olaydan sonra Küba’daki akrabalarıyla ilişkilerini bitirir (Amin Maalouf, bu romanın yazılışı sırasında Küba’daki akrabalarına ulaşır ve onlarla birkaç görüşme gerçekleştirir). Butros da kısa bir süre sonra ölür.

Roman, özellikle Butros ile Cebrail’in hayatlarına odaklanmaktadır. Amin Maalouf’un babası ve amcaları ise romanın konusu dışında bırakılmıştır. Amin Maalouf’un annesi Odette’nin ataları ise romanda kısaca anlatılıp geçilmiştir. Buna göre Amin Maalouf’un anneannesi olan Virginie, İstanbul’da yargıçlık olup daha sonra Mısır’a göç eden İskender’in ve İskender’şn eşi Ghorra’nın kızıdır. Yazarın anne tarafından dedesi olan Amin ise Mısırlı olup Mariam’la Gerries’in oğludur.

Roman, bir aile tarihi olmakla birlikte I. Dünya Savaşı’na, Türk modernleşmesine ve Lübnan tarihine tanıklık etmesi bakımından dikkat çekicidir. Butros’un muasır medeniyetler seviyesine çıkma hedefi, Atatürk’ün hedefleriyle örtüşmektedir. Bu benzerlik dolayısıyla olsa gerek, Butros Mustafa Kemal’e hayranlık beslemektedir. Bu hayranlık dolayısıyla o, doğacak çocuğunun adını Kemal koymaya and içmiş, çocuk kız doğunca da bu sözünden dönmemiştir.

Bu eser yalnızca bir roman olmayıp bir aile tarihidir. Bu aile üç kıtaya yayılmıştır ve yaşadıkları dönemin tarihi olaylarına tanıklık etmiştir. Bu ilginç hikâye ise son derece başarılı bir yazar olan Amin Maalouf’un kalemiyle yazılmıştır. Sonuç olarak Yolların Başlangıcı, okunmayı hak eden önemli bir metindir.

Editör: Murat ASLAN

Yolların Başlangıcı Soruları ve Cevapları

Yolların Başlangıcı kimin eseri?

Amin Maalouf

Yolların Başlangıcı türü nedir?

Yabancı Romanlar

Yolların Başlangıcı kaç sayfa?

426

Yolların Başlangıcı Yorumları