İdris Amil Efendi ilk doğduğu vakit sünnetli doğmuştu. Dedesi onun çok hayırlı bir evlat olacağına delalet varsaymış hayra yormuştu. Ancak İdris Amil, okulda başarılı değildi. Çok haylaz bir çocuktu. Okulda başarılı olamayınca ailesi onu küçük yaşta Kur'an kursuna vermeyi uygun görmüştü. En azından dinini bilir, Kur'an'ı okur, hoca olur diye düşünmüşlerdi ancak boşunaydı. İdris Amil Efendi taa o yaşlardan beri okuldan kaçtığı gibi Kur'an kursunu da birbirine katıp kaçmaya başlamıştı. Aynı evin içinde baba, anne, dayı, dede ve İdris Amil Efendi birlikte yaşıyorlardı. İdris Amil Efendi, dayısı bir ton borç ile yanlarına geldikten sonra evde oturmaktan ya da okumaya zorlanmaktan vaz geçilerek borçların ödenmesine yardım edeceği umuduyla bir iş bulması ve çalışması istenmişti. Ama İdris Amil Efendi okumak istemiyordu. Kolay yerden para gelmesinin, çevredeki tüm kızların ona hayran olmasının yollarını düşünüyordu. Derken bu yolu kabadayılıkta buldu. Eğer kabadayı olursa hem kızlar peşinden koşar hem de haraç toplayacağı için zengin olurdu. Kabadayı olmanın yolu hapisten geçiyordu. Bir bekçiye hakaret ederek hapse girmeyi başarmış ancak baş kabadayı onun karşısına gelince korkudan bekçi'den yalvar yakar özür dilemiş olan itibarını da yok etmişti.
Kabadayılık hayalleri suya düşen İdris Amil Efendi şair ve yazar olma derdine düşmüştü. Bunun için bir kahvede bir yazar tarafından ders başı 5 kuruşa ders verildiğini öğrenmiş ve babasından para çalarak hemen başlamıştı. Burada Efgan Bakara adında iyi kalpli, mülayim, bilgili biri ile tanışmıştı. Efgan Bakara, edebi bir yazı değil kurbağalar üzerine bir araştırma yapıyor bunun üzerine de bir kitap yazmak istiyordu. Bu fikre İdris Amil Efendi çok gülmüştü. Kursa gitmesine rağmen hala bir şey yapamayan İdris Amil Efendi hırsız olmaya karar vererek hırsızların başı sayılan Muhtar'ın yanına giderek iş istedi. Muhtar da onu Aksaray'a götürüp bir evi soymasını ona göre iş alacağını söyledi. Aksaray'da bir eve girse de ev sahibi olan Müteahhit tarafından yakalanan İdris Amil Efendi kafa kağıdını kaptırmıştı. Kafa kağıdının karşılığında ise bir müzeyi yakması istendi. Bunu yapan İdris Amil Efendi kafa kağıdını almak için eve girdiğinde evin iki genç kızı olan Dilara'yı uygunsuz halde gördü. Ancak kardeşi Mualla'ya da vuruldu. Dilarayla evlenmek zorunda bırakılan İdris Amil Efendi, 35 binlik senet imzalamak zorunda kaldı ya bu seneti öderdi ya da Dilara'yla evlenirdi. Üçüncü ihtimal ise ölmesiydi.
Bu sıralarda Efgan Bakara kendi istediği kurbağalarla ilgili olan kitabını çıkardı. Onu kıskandığı için kötülemeye çalışan İdris Amil Efendi, sürünmeye devam ediyordu. Evleneceği kız olan Dilara, Amerika'ya kaçmıştı. Artık parayı ödemek zorundaydı. Parayı muhtardan istedi. Muhtar ise parayı hapis yatması karşılığında istedi. Başka çaresi kalmayan İdris Amil Efendi bu anlaşmayı kabul etti. Bu sıralarda Efgan Bakara ise İsviçre de bir üniversiteden teklif almış İsviçre'ye doğru yol almaktaydı.
Değerlendirme:
Galiz Türk Dil Kurumuna göre kaba ve çirkin anlamına geliyor. Kitabın içinde bulunan İdris Amil Efendi ise kendini bilmez, cahil, hırsız, kaba saba, kendisinden daha iyi durumda olan kişileri,ki bu kitabımızda Efgan Bakara karakterine denk düşüyor, küçümseyen, memnuniyetsiz, haram yemeyi, çalıp çırpmayı marifet sayan günümüz insanlarını andıran biri. İhsan Oktay Anar bu kitapta günümüz insanlarını çok iyi izlediğini ortaya bir kez daha koyarak üstüne kara mizah şeklinde bir eser vermiş. Adalet çizgisi düzgün işlemiyor, güçlü olanın haklı olduğu bir dünya çok iyi yansıtılıyor. Kitabı okurken günümüz adalet, eğitim sistemleri gözümün önünden geçti. Aydın kesimin nasıl ezildiği, cahil kesimin nasıl el üstünde tutulduğu, başı dik, kimseye eyvallahı olmayan kişilerin süründüğü ama başka türlü hareket eden kişilerin ise el üstünde tutulduğu bir dünyada yaşıyoruz ne yazık ki. Bu düzenin bir gün değişeceğini umut ediyorum, etmeliyiz. Çünkü elimizde umuttan başka hiçbir şeyimiz yok. İyi olacağız. Keyifli okumalar dilerim.
Yazan: Senanur KARAKUZULU
Galiz Kahraman Konusu
Kendine has dili ve hayalgücü ile beğeni toplayan yazar İhsan Oktay Anar yeni romanı olan Galiz Kahraman ile İdris Amil Efendi’nin hikayesini anlatıyor.
Kitap boyunca İdris Amil Efendi’nin elde etmek istediklerine erişmek için yaptıkları anlatılıyor. Tabi olmak istediği yada elde etmek istedikleri çok farklı olunca bir çok farklı macera içeriyor roman. Amil Efendi’nin en büyük özelliğide aslında anti kahraman olması.
Kasımpaşa’lı olan İdris Amil kıvrak zekası ve gamsız hali ile içine düştüğü her beladan bir şekilde kurtulmayı başarır. Tabi tüm maceraları İhsan Oktay Anar’ın mükemmel hayal gücü ile daha da heyecanlı ve ilgi çekici hale geliyor.
Galiz Kahraman Soruları ve Cevapları
Galiz Kahraman kimin eseri?
İhsan Oktay Anar
Galiz Kahraman türü nedir?
Yerli Romanlar
Galiz Kahraman kaç sayfa?
192
Galiz Kahraman Yorumları
anarın kitapları gerçekten çok güzel oluyor kısa bir kitap ama yine çok güzel
25-01-2014 02:27
kısa bir kitap çabuk bitiyor o yüzden güzel ama beklediğim kadar iyi çıkmadı
10-02-2014 02:38
buradan öğretmenimize seslenmek istiyorum okul biterken yaz için böyle bir ödev verilir mi bizden galiz kahraman özet ödevi istiyor ve yaza girerken böyle sıkıcı bir kitap veriyor helal olsun
11-06-2019 19:45
ihsan oktayın kitabı olduğuna inanmak zor onun tarzına benziyor ama konusu ona göre değil beğenmedim
17-04-2022 15:35
yazarın puslu kıtalar atları romanını okumuştum çok etkilenmiştim ardından bu kitabı aldım ama diğeri kadar hoşuma gitmedi