Mert Arık’ın Uzaya Giden Tren adlı kitabı 6-10 yaş grubuna hitap etmektedir. Yazarın daha önceki kitabı olan Benim Zürafam Uçabilir’in devamı niteliğindeki bu eser yine bir sınıf ortamında başlar. Öğretmen sınıfa gelir ve öğrencilere bir hikâye yazdırmak ister. Bu konuda öğrencilerine cesaret veren öğretmen herkesin bir hikâye yazabileceğini söyler. Onlara bir örnek de verir: tren. Herkes bir tren öyküsü kaleme alabilir. Sınıftaki öğrenciler ellerine kalemleri alırlar ve yazmaya başlarlar ama neredeyse hiçbiri bu görevin altından kalkamaz. Nihayetinde yazı yazmak, resim yapmaya benzemez. Belirli bir tekniği, üslubu, olay örgüsü olan hikâye, öğrencileri epey zorlar. Bunun üzerine öğretmen, bazı sorularla öğrencilerini yönlendirmeye başlar. “Hadi biraz hayal edelim. Bu trenle nereye gitmek isterdiniz?” diye sorar. Sınıftan çıt çıkmayınca öğretmen, hikâye yazma görevini bir ekip çalışması hâline getirir ve bu hikâyeyi bütün sınıfın hep birlikte yazmasını ister.
Teneffüse çıkınca öğrenciler, öğretmenin sorduğu soru üzerine düşünmeye başlar. Trenin nereye gidebileceği sorusu çocukların hayal güçlerini uyandırmaya başlar. Çocuklar tarafından farklı farklı fikirler öne sürülür. Kimisine göre bu tren Cumburlop kasabasına, kimisine göre ise Gergedanlar köyüne gidiyordu. Tren Corcor ilçesine, okyanusa, hatta elmanın içine dahi gidebilirdi. Mete, trenin geçmişe gidebileceğini hayal etti, belki de bu tren dinozorlar çağına gidebilirdi. İnci ise trenin geleceğe gidebileceğini söyledi. Moni, bu trenin hiç kimsenin gitmeyi düşünmeyeceği istasyonlara gidebileceğini söylemesi üzerine İnci raydan çıkmayı teklif etti. Raydan çıkma teklifi herkesin hoşuna gitti ve çocukları bir heyecan sardı. Moni, bu trenle uzaya gitmeyi teklif etti. Bu teklif, diğer çocuklar tarafından kabul edildi. Artık hikâyede trenin nereye gideceği belliydi.
Trenin hedefini belirleyen çocuklar, hikâyenin kelimelerle yazılması dolayısıyla kelime avına çıktılar. Eski kitaplar, sahaflar, kütüphaneler, sokaklar ve diğer pek çok yer kelime bulmak için kullanıldı. Sıra bu kelimeleri saklama meselesine geldi. Kimisi bu kelimeleri konserve yaparak saklamayı önerdi, kimisi ise bunlarla turşu yapmayı teklif etti. Kelimeleri dondurmak da saklama önerileri arasındaydı. Nihayetinde kelimeler kâğıtlara yazıldı, iplere dizildi, kurutmak üzere evlere asıldı. Böylece elde hikâye yazmak amacıyla ciddi bir koleksiyon oluştu.
Artık geriye hikâyeyi yazmak kalmıştı ama bu öyle kolay bir iş de değildi. Sporcular nasıl antreman yapıyorsa, müzisyen konserden önce enstrümanıyla nasıl çalışıyorsa yazar da bir eser ortaya koymadan önce alıştırmalar yapmalıydı. Böylece çocuklar yazı antremanları yapmaya başladılar. Bunun için on bir maddelik bir liste takip ettiler. Bu listenin başlangıcında kelimelerden hikâyeler yazma idmanı bulunmaktaydı. Bu alıştırmaya göre birbiriyle alakasız beş kelime seçilmeli ve bunlardan kısa bir hikâye meydana getirilmeliydi.
Yazma alıştırmalarından sonra çocuklar ilham arayışına çıktılar. Her şey bir ilham konusu olabilirdi çünkü ilham her yerdeydi. Kullanma kılavuzları, çikolata ambalajları, şarkı sözleri, dükkân tabelaları, ilaç prospektüsleri gibi pek çok malzeme ilham arayışları için kullanıldı. Okumakla yetinmeyen çocuklar gökyüzünü, yağmurun yağışını ve güneşin batışını izledi; müzik, kapı gıcırtısı ve suyun sesini dinledi… Sonunda Moni ilhamı buldu. Dünyanın en büyük kitabını yazacaklardı. Bunun için ilk hikâyeyi Moni’nin sınıfı yazacaktı. Ardından hikâye sonunda bir tren bileti olacaktı ve kim uzaya giden trenle yolculuk etmek istiyorsa bir hikâye yazması gerekecekti. Böylece binlerce çocuk bu hikâye treninde yer alabilecekti. Üstelik isteyen herkes istediği durakta yer alabilecekti. Moni’nin fikri harikaydı.
Uzaya Giden Tren adlı eser hem harika bir hayal gücü hem de oldukça hoş bir motivasyon içermektedir. Yazar, çocuklar için eğlenceli ve ufuk açıcı bir kitap yazarken ayrıca onlara yaratıcı yazarlık dersi de vermekte ve onları yazmaya teşvik etmektedir. Bundan dolayı Mert Arık’ın bu eseri her çocuğun okuması gereken modern bir klasik olmaya adaydır.
mert arık güzel eserlere imza atıyor bu da onlardan biri çocukların hayal gücünün nasıl çalıştığını çok güzel anlatmış
08-12-2022 11:14
kitap ile ilgili sorular paylaşacak var mı sınav olacağız
22-05-2023 17:32
sınav soruları lütfen
10-06-2023 20:56
uzaya giden tren adlı bu hikaye 6 ile 10 yaş arası çocuklara hitap etmektedir. öğretmen birgün çocuklardan tren konulu bir hikaye yazmasını ister. hikayenin kahramanı mete trenin geçmişe yolculuk yapan bir tren olduğunu hayal eder. moni ise treninin uzaya gideceğini hayal eder ve kitabı uzaya giden tren olarak yazmaya karar verirler.
31-07-2023 13:47
okumak istiyorum harçlıklarımı biriktiriyorum ilk fırsatta alıp okuyacağım
21-09-2023 19:25
ders için okuduk çok sevdim çok güzel bir kitap sizde okuyun
15-01-2024 20:22
çok uzun olmuş abi yaa
17-01-2024 15:11
spacex ile mi gitmiş şaka bir tarafa konusu çok güzel