Emine Şenlikoğlu'nun Çin İşkencesi kitabı dininden uzaklaştırılıp ailevi bağları koparılan bir gencin pişman olup ailesine ve dinine dönmek isterken ailesinin dağıtılma, kendisinin de Çin işkencesine maruz kalma hikayesini anlatıyor.
Kaan Türkistan'da yaşayan 16 yaşında bir Müslümandır. Ayrıca ailevi bağları çok bağlı bir evlat, canından çok sevdiği arkadaşı Turgut'a bir kardeştir. Hayatta tek kaygısı hayvanlarıyla geçinerek para kazanmak olan bir köylü ailenin çocuğudur. Arkadaştan öte kardeşi Turgut'la beraber yaşayıp gitmektedir. Kaan'ın babası Kaan'ı ve Turgut'u eğitim için şehre gönderir. Ancak Kaan'ın babası dinsizlerin yaptığı kötülüklerden, genç çocukları kandırdıklarından haberdar, çocukları hep tembihlemektedir. Kaan ve Turgut olacaklardan habersiz eğitim görmek üzere şehre gönderilirler. Ancak orada onlara dinsizlik öğretilir, kandırılır, kitaplar okutulur. Bir süre sonra çocuklar ailelerinden ve dinden nefret etmeye başlarlar. Öyle ki aylarca eve gitmezler, dinsizlik ve kin bürümüştür gözlerini. Sonunda eve gittiklerinde ise Kaan'ın ailesi çok üzülür, kahrolurlar. Çocuklarını kurtarmak için ellerinden geleni yaparlar ama nafile. Aradan uzun bir süre geçer. Kaan artık olayların farkına varmıştır, kandırıldığını anlamıştır. Ailesine söyler, dine geri döner. Ancak Turgut, onları ihbar eder. Turgut dine dönmek istemediği yetmezmiş gibi bir de kardeşi Kaan'ı ve ailesini dinsizlere anlatır. Dinsizler gelir, Kaan'ın ailesinin bütün fertlerini başka yerlere sürgün ederler. Bu da yetmezmiş gibi Kaan'ın bebek yeğenini de ayaklarıyla ezerek öldürürler. Kaan'ı döverler, dini inkar etmesini isterler. Kaan inkar etmektense ölmeyi yeğler. Onu Çin'deki bir hücreye kapatırlar. Hücre karanlıktır, kimse yoktur. Kaan tam üç yıl sekiz ay o hücrede kimseyle konuşmadan ışık görmeden durur. Bir Çin işkencesi yöntemi olan tavandan su damlatarak Kaan'ın delirmesini beklerler. Çünkü insan vücudu bu ses eziyetine dayanamaz, en fazla iki ay yaşar. Ancak Kaan her şu damlasıyla beraber Allah diyerek yaşama tutunur. Defalarca inkar etmesini isterler. Ama o inkar etmez. Onu Ahmet adında kıdemli bir dinsizin karşısına çıkarırlar. Ahmet, Kaan'ın okul arkadaşıdır. Kaan, hücrede kaldığı yıllar boyunca banyo yapamamıştır, saç sakala karışmıştır. Ahmet'e bir kez banyo yapmak isteğini söyler. Ahmet kabul eder etmesine ama Kaan'a yapmadığı eziyet kalmaz. Daha sonra onu yüzlerce mahkumun kaldığı bir cezaevine götürürler. Yüzlerce kişi eziyetlere dayanamayıp ölmektedir. Her gün dinsizler onları taş kırmaya göndererek çalıştırırlar. Hava o kadar sıcaktır ki yaşlı bir Müslüman imamın sıcaktan gözleri erir, orada Allah'a iman ederek vefat eder. Kaan tüm eziyetlere karşı direnmekte bir yandan yıllar geçmektedir. Kaan kendisini ihbar eden arkadaşı Turgut'u düşünmekte, düşündükçe sinirlenmektedir. Bir gün yatakhanede müdürün geleceği söylenerek sıraya geçmeleri istenir. Müdür gelir. O an Kaan şok olur. Müdür aslında Kaan'ın hayatının kararmasına sebep olan Turgut'tur. Kaan ona nefretle bakar. Kaan bir gün namaz kılarken Turgut gelip onun saçını koklayarak ağlar. Turgut arkadaşına yaptıklarından pişmandır. Onu o yerden kurtarmak istediğini, pişman olduğunu söyler. Ancak Kaan onun yüzünü bile görmek istemez. Zira Turgut dinsiz olmaktan değil arkadaşına yaptıklarından pişmandır. Tam 21 yıl Kaan eziyetlere dayanır. Sonunda serbest bırakılır. Turgut da peşinden gelir. Turgut ona aslında 21 yıldır dinsiz olmaktan pişman olduğunu söyler. Barışırlar ve Çin'den uzak bir yere birlikte yaşamak için giderler. İsimlerini değiştirerek ömürlerinin yettiği kadar hayat sürerler.
Tarih boyunca her Müslümanın İslam davası adına yapması gerektiği şeyler, çekmek zorunda bırakıldığı cezalar vardır. Ancak Müslümanın hakkettiğini Allah bu dünyada vermezse ötekinde illaki verir. İslam uğruna bir şeyler yapmak dileğiyle...
Çin İşkencesi Soruları ve Cevapları
Çin İşkencesi kimin eseri?
Emine Şenlikoğlu
Çin İşkencesi türü nedir?
Yerli Romanlar
Çin İşkencesi kaç sayfa?
192
Çin İşkencesi Yorumları
çok güzel bir roman emine hanımın kitaplarını çok beğeniyorum
15-10-2017 21:41
teşekkürler işime çok yaradı
20-10-2017 23:45
bu kadar güzel kitap olamaz
01-11-2017 19:05
ben bu yazarın asıgıyım romanları cok guzel okyunca insan kendını buluyor sanki her romanını okudugumda hayatın farkına varıyorum insallah hep boyle yazarsın abla seni sınıfca çook seviyoruz
04-11-2017 13:39
özetini okudum çokgüzel enkısa zaman da kitabı ful okuyacam
14-11-2017 14:12
mütiş
kitabı bende var acayip bayıldım
10-01-2018 20:39
supermis kitap bayildim
18-01-2018 23:25
bu kitabı cok önceleri okudum ama etkileyici bir kitap kitap kendini okutuyor .hastanede boşkaldıgım zaman okuyorum harika.
16-08-2018 15:13
orta okul yıllarında okumuş çok etkilenmiştim ve çokta beğendim şimdi 30 lu yaşlarındayım her kitapçıda soruyordum en sonunda buldum tekrar okumak ve oğlununda okumasını istiyorum bu kitabı okursa belki birşeyler anlarda hata yapmadan dinine sahip çıkar..
19-09-2018 12:04
harika çok etkilendim
31-10-2018 19:29
yavas yavas okuyorum...konusu itibari ile kominizmden daha cok agir bir sosyalizm maoculuk icermekte..zaman zaman egerki dikkat li okursaniz kitapta anlatilana gore islam dinine fore kadinin erkege gore mahrum kalmasi gereken bir takim konular var bunu yaratici ile bagdastiriliyor ornek verilirse kitapta bahsedilen egitim gibi...
18-08-2019 20:44
sayın emine şenlikoğlu. öncelikle sizi canıgönülden tebrik ediyorum. bir insan kitapla yemek yer mi ya da çekirdek dişlerken kitabı bırakamaz mı yemin ediyorum öğleden sonra ikide başladım ve yarım saat önce bitti. elimden bırakamadım. evet arada lavaboya gittim size samimiyetimle yazıyorum kitapla gittim.
çok samimi bir kitap olmuş yer yer göz yaşlarımı tutamadım yer yer kahkaha atarak okudum. bazen kaan oldum turguta karşı bazen ismet olup şerefimle son nefesimi verdim. çok çok teşekkür ediyorum. elinize emeğinize sağlık
27-05-2020 00:17
özet için teşekkür ederim okuma derdinden kurtardınız bu arada sayfa sayısı 0 yazıyor