Şüphelerin Alaca Karanlığında

Çaylak İle Filozof 5 Şüphelerin Alaca Karanlığında
Kitabın Yazarı:Özkan Öze Kitap Türü:Çocuk Kitapları Yayınevi:Uğurböceği Yayınlandığı Yıl:2022 Sayfa Sayısı:128 ISBN:9786258066494 Kitap Puanı:8.3 / 10 | Yorum: 1

Fiyat Listesi / Satın Al

YazarOkur:bedava al KitapYurdu:60,78 TL D&R:63,75 TL e-kitap,pdf,epub: *

8.3
Berbat Sıkıcı Ehh işte Güzel Harika
Güzel
Giriş Yap Üye Ol

Şüphelerin Alaca Karanlığında - Özkan Öze

Kitap Türü:Çocuk Kitapları

Puan Tablosu

Arka Kapak Bilgisi

Şüphelerin Alaca Karanlığında Özet

Özkan Öze’nin yazdığı Çaylak ile Filozof 5 / Şüphelerin Alaca Karanlığında, inanç ve şüphe kavramlarını konu alıyor. İlk kez Uğurböceği Yayınları tarafından 2022 yılında yayımlanan kitabın pek çok sayfasında Nurcan Karabağ Yılmaz’ın çizdiği siyah beyaz resimler bulunuyor. 9 yaş ve üzeri okurlar için uygun olan kitap, bir babaanne ile torununun felsefe ve düşünce odaklı sohbetleriyle torun olan Çaylak’ın duygu ve düşüncelerinden oluşuyor. Her yaştan okurun faydalanabileceği nitelikteki birbirinden önemli mesajlarını eğlenceli kurgusunun içine gizleyen kitabı; sadece çocukların değil, yetişkinlerin de keyifle okuyabileceğini söylemek mümkün. Kitap, 126 sayfa ve 10 bölümden oluşuyor. Bölüm başlıkları:

1. Gri bölge
2. Şüphelerin alaca karanlığında
3. Cevap mı, bahane mi?
4. Aklın almadıkları
5. Wittgenstein'ın gergedanı
6. Russell’ın kutsal çaydanlığı
7. Mühürlü kalpler
8. Orada neler oluyor?
9. Yeryüzü âyetleri
10. Sebepler perdesi açıldığında

Çaylak ile Filozof 5 / Şüphelerin Alaca Karanlığında Özeti

Kitap, Çaylak’ın anne ve babasının inançlı insanlar olup olmadıklarını Filozof’a sormasıyla başlıyor ve Filozof’un bu soruya net bir cevap veremeyip insanların büyük bir kısmının yer aldığı gri alanlardan bahsetmesiyle devam ediyor. Filozof, konuyu onlar hakkında iyi şeyler umduğunu söyleyerek kapatıyor ve bu konuda bir daha soru sormaması için Çaylak'ı uyarıyor. Çaylak da böyle bir soru sorarak Filozof'u üzdüğü için çok pişman oluyor ve kendi kendine Allah'a inanmak hakkında düşünmeye devam ediyor.

Bir gün Çaylak, Filozof'a kendisinin ne kadar şüpheci olduğundan bahsediyor. Filozof da bunun sandığı kadar kötü bir şey olmadığını çünkü şüphenin bir düşünme biçimi olduğunu söylüyor. Ardından da Antik Yunan filozoflarından Pyyron'un hocası ile yaşadığı şüpheye dair bir anekdotu anlatıyor. Daha sonra insanların cevabını bildikleri soruları neden sordukları hakkında konuşuyorlar ve böylece Çaylak aklına gelen sorulara cevap mı yoksa bahane mi aradığını düşünmeye başlıyor.

Başka bir gün Çaylak, bazı şeyleri aklının almadığını Filozof'a söylüyor. Bunun üzerine Filozof, aklın almasıyla anlamanın farklı şeyler olduğunu, yaratılan her şeyin bir sınırı olduğu gibi aklın da sınırının bulunduğunu anlatıyor. Daha sonra ise Çaylak bazı insanların nasıl olup da Allah'ın varlığını inkar edebildiklerini soruyor. Filozof ise bunun sadece bir iddia olduğunu ve kimse tarafından ispatlanamadığını Wittgenstein'ın Gergedanı örneğiyle açıklıyor. Wittgenstein'ın Gergedanı'ndan sonra Russell'in Çaydanlığı analojisinden bahsediyor ve böylece agnostizm ile ateizm arasındaki farka dikkat çekiyor.

Başka bir sefer Çaylak ile Filozof, imanın en büyük nasip olduğu ve "kalpleri mühürlenenler" hakkında konuşuyorlar. Çaylak, bir insanın kalbinin Allah tarafından mühürlendiği hâlde sorumlu tutulmasına anlam veremiyor. Filozof ise buna karşılık olarak kalpleri mühürlenenlerin kendi tercihlerinden dolayı böyle bir sonuçla karşı karşıya kaldıklarını anlatıyor ve "Allah benim kalbimi mühürlediği için ona inanamıyorum." demenin ne kadar mantıksız olduğunu Çaylak'ın anlamasını sağlıyor.

Bir gün Çaylak, Filozof'a evde çikolata olup olmadığını soruyor ve evde çikolata olmaması üzerine yok olanın nasıl olduğunun sorgulanamayacağını ancak var olanın nasıl var olduğunun sorgulanabileceğini fark ediyor. Böylece konu bir şeyin ne olduğunu bilmekle nasıl olduğunu bilmek arasındaki farka geliyor. Filozof, bu farkı anlatırken fotosentez olayı ve hipopotamların derilerinden bir sıvı salgılanması örneklerini kullanıyor ve "Ne?" sorusuna verilen cevabın bilimin, "Nasıl?" sorusunun cevabının ise inancın konusu olduğunu açıklıyor.

Çaylak ile Filozof'un başka bir sohbetlerinin konusu ise âyetler oluyor. Çaylak, başlangıçta sadece Kur'an-ı Kerim'de geçen cümlelerin âyet olduğunu düşünse de Filozof sayesinde yerde ve göklerde de pek çok ayetin bulunduğunu öğreniyor. Uzun sohbetlerin ardından yağmurun yağmasını da fırsat bilerek birlikte yürüyüşe çıkıyorlar. Yağmur tanelerinin henüz yaratılmış olduğundan, trenle yolculuğa çıkmaktan ve daha pek çok şeyden bahsedip eve dönüyorlar. Dönüş yolunda ise kazaya karışan ve Karanfil'in babası olan Çiçekçinin boşaltıp gittiği dükkanın yıkılmaya başladığını görüyorlar.

Serideki diğer kitaplar:

● Çaylak ile Filozof / Ben Bir Neyim?
● Çaylak ile Filozof 2 / İnsan Diye Bir Kelime
● Çaylak ile Filozof 3 / Ruhun Irkı Yok!
● Çaylak ile Filozof 4 / Güzellik, İyiliktir
● Çaylak ile Filozof 6 / Özgürlük Kaderimizdir

Editör: Firdevs AÇAR

Şüphelerin Alaca Karanlığında Soruları ve Cevapları

Şüphelerin Alaca Karanlığında kimin eseri?

Özkan Öze

Şüphelerin Alaca Karanlığında türü nedir?

Çocuk Kitapları

Şüphelerin Alaca Karanlığında kaç sayfa?

128

Şüphelerin Alaca Karanlığında Yorumları

seri çok güzel param olsa hepsini alırdım

10-09-2023 17:01