Karanlık Lise

Karanlık Lise - Alya Öztanyel

Puan Tablosu

YazarOkur'lar (8.4)	Editör (5)
Kitapevi (8)	Sosyal Medya

Arka Kapak Bilgisi

Karanlık Lise Özet

Kurgu yönünden Türk, karakterler bakımından yabancı gençlik dizilerine benzettiğim bu romanın beni en çok rahatsız eden kısmı kadın erkek ilişkilerinin tek bir eyleme dönüştürülmesiydi. Elbette sürekli taciz ya da tecavüzden kurtarılan esas kızı da es geçemeyeceğim. Tekrar çok fazla. Okurken neler olacağını tahmin etmek zor değil.

Güneş, ailesini bir trafik kazasında kaybedince halası ve eniştesiyle yaşamaya başlar. Kendisinin onlara yük olduğunu düşününce arkadaşı Arda'nın babasına ait olan bir kafede çalışmaya başlar. Yaşadığı kötü günlerde yanında olan tek arkadaşı Arda'dır.

Güneş, özel bir okulda burslu okur ancak yaşadığı trajedi sebebiyle dersleriyle ilgilenemez ve Gülçin adlı bir arkadaşı sınav kağıtlarının Güneş'in dolabında yakalanmasını sağlayınca okuldan atılır. Halasının onu başka bir özel okula göndermeye maddi imkanı yoktur ve sicilinden dolayı Güneş'i Atagül Lisesi dışında bir okul kabul etmez.

Yeni okuluna vardığında kapıda dört tane güvenlik olduğunu görür ve elbette fazla bulur. İçeriği girdiğindeyse onu daha fazla şaşkınlıklar beklemektedir. Bir okula uygun olamayacak şekilde giyinen, ellerinde sigaralar ve hatta bira olan öğrenciler görür. Güvenliğe bu anormalliği sorduğundaysa aldığı cevap onu daha da şaşkına çevirir. Dikkatini arkadaş grubuyla oturan siyah saçlı, siyah deri ceketli çocuk çeker. Kucağında bir kız oturuyordur.

Okula girip müdür Çağatay ile tanışır. Müdür ona not ortalamasına baktığını ve sicilini incelediğini söyler. Güneş, sınıfını öğrendikten sonra müdürün yanından ayrılır. Sınıfa girdiğinde öğretmen ona boş bir yer bulup oturmasını söyler. Güneş, etrafa bakınırken yanının boş olduğunu söyleyen kişi bahçede gördüğü o çocuktur. Güneş'in ilgisini çeken çocukla tanışma faslı ise tek taraflı olur.

Öğle yemeğinde hala kimseyle arkadaş olamadığı için yemeğini alıp arkadaş grubuyla oturan Demir'in (o çocuk) yanına gitmek üzereyken biri onu çekiştir ve oradan uzaklaştırır. Bu kişi Helin'dir ve Güneş'e o gruptan uzak durması gerektiğini anlatır. Helin onu diğer arkadaşları Esma ve Burak'la tanıştırır. Muhabbet etmeye başlarlar ve bu okula gelme sebeplerini paylaşırlar. Anlaşılan bu okulda ki herkesin işlediği bir suç vardır. Güneş, onlardan sıra arkadaşının adını öğrenir ve elbette grubun diğer kalanları hakkında da bilgi edinir. Cansu, Demir'e aşık olan kızlardan biridir.

Derse girdiklerinde Biyoloji öğretmenleri herkese bir ödev verir ve herkesin ödevini sıra arkadaşıyla tamamlamasını ister. Demir ise bu durumdan son derece hoşnutsuzdur. O gün okul bittiğinde Güneş'i eve Helin bırakır ve bu sürekli hale gelir.

Güneş'in okulda iki kulüp seçmesi gerekir, tercihlerini müzik ve tiyatrodan yana kullanır. Demir'in ise müzik kulübünde olduğunu çoktan öğrenmiştir. Derslerde Demirle muhabbetleri ise Güneş'in gereksiz soruları ve Demir'in ona kaba cevaplarından ibarettir. Gerçekten kaba ama çok yakışıklı olan Demir, Güneş'in ilgisini fazlasıyla çeker. Güneş, Demir'e biyoloji ödevini hatırlattığında Demir, Güneş'e yanında bu şekilde dolaşamayacağını ve onu alışverişe götüreceğini söyler. Çıkışta Güneş, müdürle karşılaşır ve sohbet ederler. Sonrasında ise Demir, Güneş'i Çağatay'dan uzak durması gerektiğini söyleyerek uyarır ve arabaya doğru yürürler. Demir'in grubu, özellikle Cansu onları izler. Demir'e nereye gittiklerini soran Cansu cevap alamaz.

Alışveriş için gittikleri yer oldukça tuhaf bir yerdir. Demir, Cansu için bir kaç parça getirir ve Cansu geneli siyah olan bu kıyafetleri denerken Güneş'e kendi numarasını telefonuna kaydettiğini söyler. Alışverişi bitirip arabaya giderlerken bir kaç kişi Güneş'e laf atar. Demir, ceketini çıkarıp Güneş'e giymesini emreder. Evet, Demir'in tarzı budur. Arabadayken Cansu, Demir'i arar ve Demir ona fazla kötü davranır. Güneş, Demir'in bu tavrını sorgulamaya başlayınca aralarında tartışma çıkar ve Güneş arabadan iner. Yürümeye başladığında ise ona laf atan erkelere denk gelir ve Güneş hızlanır. Demir'in numarasını kaydettiğini hatırlar ve onu arar. Durumunu anlatırken erkekler onu kolundan tutup sürükler ve tecavüz etmeye çalışırlar. Demir son anda yetişip Güneş'i kurtarır ve evine bırakır.

Güneş artık okulda Demir hariç çoğu kişinin hikayesini biliyordur. Demir, gizemli kalmaya devam eder.

Müzik dersi gelince Helin ve Güneş müzik sınıfına giderler. Demir'i merak eden Güneş onu piyanonun başında görünce şaşırır. Demir, çok güzel piyano çalar. Müzik öğretmeni olan Ayhan Hoca, Güneş'e hangi enstrümanı çaldığını sorar. Güneş bir enstrüman çalamadığını ancak şarkı söyleyebileceğini söyleyince Ayhan Hoca onu sahneye çağırır. Demir piyano çalar ve Güneş şarkısını söyler. Nakarat kısmında Demir'in ona eşlik etmesiyle daha da güzelleşir ve herkes çok beğenir.

Hafta sonu geldiğinde Güneş, kafeye gider ve Arda'yla çalışmaya başlarlar. Güneş, ilgilenmek için bir masaya gittiğinde karşısında Demir'i görünce çok şaşırır. Demir, siparişleri konusunda bir türlü memnun kalmaz ve Güneş'i fazlasıyla sinirlendirir.

Pazartesi günü Demir Güneş'e biyoloji ödevini yapmak için kendi evine gideceklerini söyler. Ödevin yetişmesi için Güneş kabul eder. Ödevleri bittiğinde Demir Güneş'i evine bırakır. Zamanları ödev ve yine Güneş'in cevap alamadığı sorularla geçmiştir. Güneş, Demir'in kendisine iyi davranmamasına çok üzülür.

Ertesi gün Güneş, Demir'in evine gittiğini arkadaşlarıyla paylaşır. Buna herkes çok şaşırır. Evine hiçbir kız arkadaşını götürmediğini bildikleri Demir'in bu davranışı hakkında varsayımlar üretirler.

Ayhan Hoca müzik dersinin Hülya Hoca'nın dersi ile birleştirilip konferans salonunda yapılacağını söyleyince herkes konferans salonuna gider. Ayhan Hoca öğrencilerine bu sene bir müzikal sergileyeceklerini ve katılanlarının notlarına katkısının olacağından bahseder. Herkes fikrini söyler ve Güneş'in önerisi kabul edilir. Seçmelerin yapılacağı gün bildirilir.

Cansu'nun elbette Güneş'le ilgili planları vardır, Demir'i kıskandığı için Güneş hakkında bir araştırma yapar ve onun okuldan atılma sebebini öğrenir. Aynısını tekrar gerçekleştirmeye çalışır ancak Helin durumun haberini alıp Güneş'i apar topar okula götürür. Güneş, bayılma numarası yaparken Helin dolaptan kağıtları alır ve bu oyundan kurtulur. Helin ise arkadaşlarına bu durumu nereden öğrendiğine dair bir açıklama yapmak zorunda kalır ve Demir'in çetesindeki Doğukan ile çıktığını itiraf eder.

Ses seçmelerinin olduğu gün müdür Güneş'i odasını çağırır. Ona nasıl olduğunu sorar ve sohbet ederken yerinden kalkıp Güneş'in yanına gelir. Durumdan rahatsız olan Güneş, kapıya yönelirken Çağatay onu kendine çevirir ve rahatsız edici cümleler kurar. Güneş odadan çıktığında hızla koşmaya başlar ve Demir'e çarpar. Ne olduğunu soran Demir'e Çağatay demesi yeterli olur ve Demir hızlı adımlarla müdürün odasına gider. Ses seçmelerinde Cansu elenir ve Güneş kazanır.

Demir'in Güneş'e olan ilgisini fark eden Cenk, Demir'in çetesinden biridir ancak ondan pek hoşlandığı söylenemez. Çünkü Cansu'ya aşıktır. Cansu'yu elinden almasının bedelini Güneş'i elde ederek ödeteceğini düşünür. Son anda verdiği bir kararla seçmelere katılır. Liste asıldığında Cenk ile Güneş eşleşmiştir. Cenkle çalışmalara başlamaları gerektiği için sözleştikleri gün buluşurlar ve çalışırlar. Cenk, Güneş'e fazla iyi davranır. Güneş, kendi içinde Cenk'le Demir'i kıyaslamaya başlar.

Cenk'le bir sonraki çalışmalarında Cenk, Güneş'e ondan hoşlandığını söyler ve çıkma teklif eder. Güneş biraz düşünmek için süre ister Cenk ona öyle iyi davranır ki Güneş ondan hoşlanmasa da bir anda reddetmez.

Güneş Demir'le biyoloji ödevi için evine giderken Cenk arar. Bu sohbetten rahatsız olan Demir telefonu Güneş'in elinden alır ve Cenk'e Güneş'in müsait olmadığını söyleyip telefonu kapatır. Eve geldiklerinde bir süre sonra aralarında tartışma çıkar ve Güneş o öfkeyle Cenk'i arayıp teklifini kabul ettiğini söyler.

Demir günlerce okula gelmez, Güneş ise yaptığından çoktan pişman olmuştur. Demir okula geldiği gün Güneş'e Cenk'ten uzak durmasını söyler. Okul çıkışı Cenk'le Güneş sinemaya giderler. Cenk sinemada en boş salonu seçer, Güneş buna bir anlam veremez ancak sebebini içeri girince öğrenir. Cenk, Güneş'i taciz eder ve kötü sözler söyler. Güneş oradan çıkmayı başardığında ise Demir'i arar. Demir geldiğinde elbette Güneş'e tepki gösterir. Güneş olan biteni anlatınca Demir Cenk'in yanına gitmek ister ancak Güneş onu durdurur. Beraber deniz kenarına giderler ve Güneş ilk öpüşmesinin böyle olmasını istemediğini söyleyerek ağlar. Demir ise yaklaşıp Güneş'i öper.

Güneş'i evine bıraktıktan sonra Demir, Cansu’yu arar ve otele çağırır. Ertesi gün ise Cansu okulda Demir'le beraber olduğundan bahsederken Güneş duyar. Duydukları karşısında çok üzülen Güneş, Demirle konuşmama kararı alır. Güneş'in suskunluğuna dayanamayan Demir ne olduğunu sorduğunda Güneş ona Cansu'yla vakit geçirmelisin der. Ne olduğunu anlayamayan Demir okul çıkışı arkadaşı Doğukan'la her zaman gittikleri barda buluşur ve ona durumdan bahseder. Doğukan, Demir'in birini sevme ihtimaline çok şaşırır ve gidip konuşmasını tembihler.

Akşam Esma ve Helin Güneş'i yalnız bırakmak istemeyip onunla gelirler. Demir Güneş'in evine gelip Cansu'yla beraber olmadığını, çağırdığını ama ona dokunmayıp gittiğini anlatırken de onları dinlerler.

Müzikal çalışmaları son hızla devam eder. Sahneye çıkma günü geldiğinde ise Atagül Lisesi'ni kötü bir sürpriz bekler. Başka bir okul onların tüm şarkılarını seslendirmektedir. Elbette bu başrole seçilemeyen Cansu'nun işidir. Herkes pes etmişken Güneş on dakikalık bir zamanda yeni bir müzikal ortaya çıkarmayı başarır ve herkes ona ayak uydurur. Üçüncü seçilen bu grup Ankara'ya gitmeye hak kazanır. Çıkışta Güneş, geceyi Demir'le geçirir ve beraber uyurlar.

Ertesi gün okula geldiklerinde Cansu, Demir'le konuşmak ister ama Demir ona ne söyleyecekse herkesin içinde söylemesini ister. Cansu da hamile olduğunu söyler. Ne yapacağını bilemeyen Demir, Güneş'e üzülmemesi için ondan uzak durmasını söyler.

Ankara'ya seyahat etme vakti geldiğinde Arda'da onlara katılır. Otobüste herkes yerini alır ve yolculuk başlar. Mola verildiğinde Cansu bilerek Güneş'in üstüne içeceğini döker ve Güneş lavaboya gider. Cansu, hocalarına herkesin yerinde olduğunu söylediğinde araba hareket eder. Güneş mola yerinde kalmıştır, elbette Demir'de. Yokluklarını fark edip geri döndüklerinde ise herkes Demir'le Güneş'i öpüşürken görür. Otele geldiklerinde herkes odasına çekilir. Ertesi sabah kahvaltıda Demir'i göremeyen Güneş arkadaşlarıyla konuşurken Cansu gelir ve ona Demir'le Cenk'in ortada olmadığını kavga edebileceklerini söyleyip yardım ister. Onları aramak için kalktıklarında konferans salonundan sesler gelir ve oraya koşarlar. Cenk'in elinde bıçak vardır ve Cansu, Güneş'ten yardım getirmesini ister. İçeri giren Cansu onlara müdahale eder ancak Cenk saldırmaya devam eder ve bıçağı sapladığından Cansu'nun Demir'le arasında olduğunu görür. Cansu yere yığılır. Elbette müzikalden elenir ve İstanbul'a dönerler.

Cansu hastanedeyken ziyaretine giden ilk kişi Güneş'tir. Cansu, bebeğini kaybeder ve Güneş'e bebeğin Cenk'ten olduğunu itiraf eder. Neyin ne olduğunun anlaşıldığı gün Demir'le Güneş okul koridorunda el eledir ve bütün gözler onları izler.

Güneş, ailesini kaybedeli bir yıl olmuştur. Demir o sabah Güneş'le mezarlığa gelir. Güneş ağlayarak ailesiyle konuştuğu sırada yağmur yağmaya başlar. Arabaya geçtiklerinde Güneş, Demir'e yanında olduğu için teşekkür eder.

Okulun son haftası olduğu için okula gitmeyen Güneş Pazartesi sabahı Demir'i arar. Demir işi olduğunu söyleyip kapatır. Sonraki günlerde de geri dönmez ve Güneş'in mesajlarına cevap vermez. Bu durumu Güneş Arda'yla paylaşır ve Arda dayanamayıp Demir'i arar. Demir telefona Güneş'i ister ve ona her şeyin bittiğini, onu sevmediğini söyler.

Karne günü okula geldiğinde arkadaşlarıyla Demir'in ondan ayrıldığını paylaşan Güneş'in öğrenmek istediği bir şey vardır. Demir'in bu okula neden geldiği...

Hemen bir plan düşünüp uygularlar ve müdür aşağıda konuşmasına başlamışken Güneş müdürün odasına girer. Dosyaları karıştırıp aradığını bulur ancak okula geliş sebebi yazmamaktadır. Elindekileri düşürdüğünde bir gazete parçası bulur ve haber ona çok tanıdıktır.

Karanlık Lise Konusu

Güneş bir trafik kazası sonucu kaybettiği ailesinin yasını tutmaya çalışırken, burslu devam ettiği liseden, arkadaşlarının kurduğu bir tuzak sonucu ayrılmak zorunda kalmıştı. Ailesinden hayatta kimsesi kalmadığı için halasının ve eniştesinin yanına taşınmış ve onlara yakın olan namı pek de iyi olmayan Atagül Lisesine yazılmıştı. Güneş çocukluk arkadaşı Arda’nın babasına ait olan işyerinde garsonluk yapıp hem harçlığını çıkarıyor, hem de kardeşi kadar sevdiği Arda’nın kendisine her konuda destek olmasına izin veriyordu.

Okulda ilk dikkatini çeken şey herkesin kendine göre giyiniş tarzı olmuştu. Bahçede bir grup sigara içiyordu. Burası bir lise için fazla serbestlikleri olan bir okuldu. Diğer okullarda disiplin suçu sayılabilecek her şey sanki burada daha olağan gibiydi. Kızların etek boyları ve makyajları Güneş’in şaşırmasına sebep olmuştu. Okul da forma giyen yoktu. Müdür Çağatay Bey ile görüştükten sonra sınıfına gitti. Boş tek yer olan bahçede gördüğü sigara içen ve tamamen siyah giyinen, spor yaptığı her halinden belli olan çocuğun yanıydı. Sıraya geçince yanında ki yakışıklı çocuğu daha dikkat ile incelemeye başladı. Mavi gözleri ve siyah saçları ile çok yakışıklı diye düşündü, hesaba katmadığı ise bu yakışıklı ve ilginç tipin son derece kaba ve ketum olmasıydı.

Helin, Esma ve Burak ile iyi arkadaş olmuşlardı. Neredeyse birbirleri ile her şeyi paylaşıyorlardı. Sıra arkadaşının ismini öğrenmişti. Helin ve Esma ondan uzak durmasını söyleyip duruyorlardı. Adı Demir olan bu yakışıklının okulda namı pek de iyi değildi kızlar ile bir gece beraber olup sonrasında onlar ile bir daha görüşmüyordu. Atagül Lisesinin çete başıydı. Etrafındaki arkadaşları ve son derece güzel olan Cansu, Demir ‘i neredeyse hiç yalnız bırakmıyorlardı. Demir’in çetesinde sağ kolu Doğukan ve sol kolu ise Cenk ‘ti. Aileleri varlıklı olduğu için ne müdür nede okulda ki öğretmenler bu çeteye karışmıyorlardı. Cenk, Demir ‘in Cansu ile olan bir gecelik ilişkisine öfke duyup, onun ile nasıl hesaplaşacağının hesabını yapıyordu. Cansu, Güneş’ten hiç hoşlanmıyor ve onu zor durumda bırakmak adına elinden geleni yapıyordu. Güneş ise Demir’den hoşlanmaya başlamıştı fakat o kendisine aşırı bencil ve kaba davranıyordu. Güneş seçmeli ders olarak müziği seçtiğinde, Demir’inde orada olacağını hiç hesaba katmamıştı. Dersler ile ilgisi olmayan Demir müzik derslerine hiç geç kalmaksızın katılıyordu. Güneş şarkı söylerken o da piyano ile ona eşlik ediyordu.

Cansu, Demir’e olan ilgisinin karşılığını görmedikçe, Güneş’e nasıl zarar verebileceğini hesaplayıp onun canını acıtmak için hiçbir fırsatı kaçırmıyordu. Okulun tiyatro ve müzik grubu liseler arası müzikal bir yarışma için birleştirildiğinde, Güneş Cenk ‘in taşkın hareketleri ile baş etmeye çalışırken, Cansu’nun arkasından neler çevirdiğin ile ilgili haberleri de yakın arkadaşları, Helin ve Esma’dan öğreniyordu. Demir ile ne zaman iletişime geçmeye çalışsa sonu hüsran oluyor ve bu duruma çok üzülüyordu. Demir hem onun ile ilgileniyor gibi görünüyor, hem de ondan uzak duruyordu. Cansu ne zaman Demir ile Güneş biraz yakınlaşmaya başlasalar bir şekilde birbirlerinden uzak kalmalarına sebep oluyordu. Okul olarak çıkacakları Ankara gezisi öncesi Cansu yine yapacağını yapmış ve Demir, Güneş’e kendisinden uzak durmasını söylemişti. Güneş Ankara yolculuğu için, Ayhan hocadan izin alıp, Arda’nın da sırf kendisine Demir konusunda yardımcı olsun diye gelmesini sağlamıştı. Cenk, Demir’e duyduğu öfkeyi ve kini artık saklayamayacağına karar verip, onu otelin spor salonuna çağırmıştı, Cansu, ise hiç beklemediği bir olayın ortasın da kalacaktı.

Güneş ailesini kaybettikten sonra ayakta kalmaya ve yeni başladığı okulunda ki arkadaşlarını tanımaya çalışırken, bir yandan da dostluk, aşk ve kıskançlık duyguları ile de tanışıyordu. Sıra arkadaşı Demir ilgisini ve merakını çekerken onun kızları sadece bir gecelik arkadaş görmesi ve değer vermemesi ile de Cansu sayesinde yüzleşiyordu. Ne kadar ondan uzak durma konusunda hem arkadaşlarından hem de beraber yaşadığı halasından uyarı alsa da ona doğru çekilişine anlam veremiyordu. Okul da, Cansu ve Demir’in çetesinde yer alan Cenk ‘ten uzak durmaya çalışsa da bir şekilde olayların içerisinde yer almasına ve Demir hakkında görüşlerinin değişmesine yol açıyorlardı. Güneş bu zorlu okul da, ailelerin çocuklarına olan ilgisizliğin yansıması içinde, aşkı ve dostlukları ile Karanlık Lise’den kendinden taviz vermeden ışığa çıkabilecek mi?

Karanlık Lise Soruları ve Cevapları

Karanlık Lise Yorumları