Kalede 1 Başına

Kalede 1 Başına
Kitabın Yazarı:Sunay Akın Kitap Türü:Deneme Yayınevi:İş Bankası Kültür Yayınları Yayınlandığı Yıl:2018 Sayfa Sayısı:192 ISBN:9786052956588 Kitap Puanı:8.2 / 10 | Yorum: 2

Fiyat Listesi / Satın Al

YazarOkur:bedava al e-kitap,pdf,epub: *

8.2
Berbat Sıkıcı Ehh işte Güzel Harika
Güzel
Giriş Yap Üye Ol

Kalede 1 Başına - Sunay Akın

Kitap Türü:Deneme

Puan Tablosu

Arka Kapak Bilgisi

Kalede 1 Başına Özet

İlk Kaleci Kazağım

Sunay Akın, çocukken mahalleden arkadaşları ile birlikte bir futbol takımı kurmaya karar verirler. Babası takımın formalarını alsa da kendisinin bir kaleci yeleği yoktur. Takımın bir topu da yoktur dolayısıyla eksikleri çok fazladır. İstanbul'u sokak sokak dolaşarak para toplarlar ve takımın eksiklerini kapatırlar. Yıllar sonra kendisi para toplayarak aldığı o kaleci formasının aynısını Can Yılmaz'ın aldığını görür.

Anıtkabir'de Bir Kaleci

Zamanında öğretmen yetiştirmek amacıyla ve Atatürk'ün hayali olarak kurulan köy enstitüleri, menfaatlere uymamaya başlayınca 2. Dünya Savaşı'ndan sonra kapatılır. Köy enstitüleri, idealist, iyi öğretmenler yetiştiren ve halkı bilinçlendiren kurumlardır. Köy enstitülerine giden öğrencilerden biri de Aziz Sancar'dır. Kendisi zamanında kaleci olmak istemiş, Türk milli kalecisi olmak için başvurmuş ancak daha sonra vazgeçmiştir. 2015 de ise aldığı Nobel ödülünü Anıtkabir'e sunmuştur.

Bir Kaleden Öbür Kaleye Uçmak

Kurtuluş savaşı yıllarında yabancı güçlerden uçak kaçırabilmek amacıyla Vecihi Hürkuş, arkadaşları ile futbol oynamaya başlar. Düzlük alan dar olduğu için hiç kimse şüphelenmez. 3 tane uçak uçurulmasına rağmen yalnızca 1 tanesi savaşta kullanılır. Diğer ikisi kalkar kalkmaz düşecektir.

Panter ve Aslan

Adını Atatürk'ün koyduğu Türkay Şeren, Galatasaray Lisesinde futbol oynarken Galatasaray'ın teknik direktörü tarafından keşfedilip takıma alınır. Zamanla kendisini daha da geliştiren Türkay Şeren'e "Berlin Panteri" lakabı takılır.

Sovyet takımında ise Lev Yaşin adında lakabı " Moskova Aslanı" olan çok iyi bir kaleci vardır. Bu iki iyi kaleci Türkay Şeren'in son maçında bir araya gelirler.

Yaşar Kemal'e Açılan Kapı

Yaşar Kemal, henüz Kemal Sadık Gökçeli olduğu zamanlarda işlemediği bir suçtan ötürü 3 ay hapis yatmak zorunda kalır. Hapisten çıktığında ise yargıç kendisine Çukurova'dan gitmesi gerektiğini, eşinin kendisinin ileride iyi bir yazar olabileceğini söylediğini iletir. Bunları duyan Kemal Sadık, Abidin Dino'ya giderek yardım ister ve İstanbul'a gider. İstanbul'da Abidin Dino'nun abisi Arif Dino gelene kadar Balıkçılık yaparak geçimini sağlar. O geldikten sonra ise Nadir Nadi ile görüşerek yazılarını gazetede yayınlar ve röportajlar yapmaya başlar. Böylece Yaşar Kemal olmaya doğru ilerler.

Bir Çizgide İki Kaleci

Sabri Dino, babasının ısrarlarına rağmen Galatasaray Lisesini yarıda bırakarak kaleci olma yolunda ilerlemektedir. Beşiktaş'ın direği gibi olan ve kendisi futbolu bıraktıktan sonra bile unutulmayan kaleci Sabri Dino, bileğinde oluşan sakatlıklar nedeniyle doktor raporu ile kaleciliği bırakarak babasının istediği gibi iş adamı olur. Ancak buna daha fazla katlanamayarak Şeref stadının tepesinden intihar eder.

Sizi Karı Koca İlan Ediyorum

Bu hikayede Sunay Akın nikâhlara değinir. 51 kez nişanlanıp, 6 kez resmi 10 kez imam nikahı kıyarak 16 kez evlenmiş olan Vural Ürkmez den bahseder biraz. Nikah memurluğunun iş kazasından da bahsederek hikayeyi sonlandırır.

Kalecinin Korkusu

Keşanlı Ali Destanı oyuncuları ve yazarı ile Yeni a dergisi edebiyatçıları arasında maç yapılır. Maçı yöneten Halit Kıvanç, iki tarafı da tuttuğu için her şeye itiraz ederek maçın 3-3 berabere bitmesini sağlar. Maçta Keşanlı Ali Destanı oyununun sert oyuncusu Aydemir Akbaş'ın oyundaki rolünü izlemiş ve çok etkilenmiş olan Adnan Özyalçıner, maçta da, izlediği tiyatronun etkisinden çıkamayarak korkmaya devam eder.

Kaleciye Gülesin

Tek hikaye içerisinde dört tane kaleci hikayesi anlatılmıştır. Dört hikaye de bazı yanlış anlaşılmalar, kalecilerin genel özelliklerine değinilir.

Lunapark Kalecisi

Vural Ürkmez mahallede kalecilik yaparken bir gazeteci tarafından keşfedilip bir kulübe götürülür. En başta reddedilse de daha sonraları büyük bir kaleci olacaktır. Ancak önüne geçemediği aşk hayatı, sürekli magazinde olması, kariyerinin önüne geçmeye başlamıştır. Milli maçların birinde yediği golleri bir çadır tiyatrosunda anlatmasıyla milli takımdan kovulur. Ama bu onun muhteşem bir kaleci olduğu gerçeğini değiştirmez.

İpe Sapa Gelmez Şeyler

Turhan Selçuk, top yuvarlaktır adında bir çizgi roman çizmeye başlar. Bu çizgi romanın hikâyeleri ilk başta Aziz Nesin ardından ise Rıfat Ilgaz tarafından yazılır. Ancak Rıfat Ilgaz bu sırada Dolmuş dergisinde Hababam sınıfını her hafta yayınlamaktadır. Hababam sınıfının tiyatro ve sinemayla buluşması ise Zeki Alasya'nın önderliğinde olmuştur.

"H" ve "P" Harflerinden Kurulan Kaleler

Mehmet Ali Paşa, Arnavutluk da çıkan isyanı bastırmak üzere oraya gönderildiğinde katledilir. Geriye kalan 3 damadı ise kayınbabalarının portresini alarak fotoğraf stüdyosunun yolunu tutar ve portreyle fotoğraf çektirir. En sol da Enver paşa vardır. Enver Paşa, Mehmet Ali Paşa'nın kızı Leyla hanımla evlidir. Bu evlilikten Celile adında bir kızları olur. Celile Hanım da ileride doğacak olan Nazım Hikmet'in annesidir. Nazım Hikmet futbol ile ilgili bir şiirinde "hop" sözcüğünü yazarken O yu yirmi iki kere yazmıştır. Bu o lar futbol oyuncularının sayısı kadardır. H ve P harflerini ise kale olarak kullanmıştır.

Kalecinin Gözlerine Bakmak

Fikri Sönmez, vaktiyle bağımsız olarak birçok partiden çok daha fazla oy alan biridir. Ancak. 1980 darbesiyle birlikte görevden alınarak ceza evine atılır. Fikri Sönmez bazı şairlerin şiirlerine bile konu olur. Bir de şoförü Sadi Ekiz vardır. Sadi Ekiz, yakalandıktan sonra Fikri Sönmez'in yakın arkadaşı olduğu için çok eziyet görür. Ancak ondan sonra kaç git diye bırakırlar. Kaçıyordu, biz de vurduk diyeceklerdi. Kaçmadan önce Sadi Ekiz döner ve bakar katillerine.

Adaleti Terk Eden Kaleci

Geçmiş yıllarda adalet takımının kalecisi olan Fecri, Galatasaray ile yapılan bir maçta art arda yaptığı hatalar sonucunda takımının yenilmesine neden olduktan sonra kaleciliği bırakır ve bestecilik, şarkı sözleri, sunuculuk yapmasıyla ömrünün sonuna kadar alkışlanacaktır.

Nasıl Oldu Senin Oğlan?

Ahmet Say, küçük yaşta piyano çalmaya başlar. Ancak küçük kardeşi Memo, rahatsızlanınca piyanoyu bırakıp İzmir'e teyzesinin yanına gitmek durumunda kalır. Kardeşi Memo' nun ilaçları için evin birçok eşyasının yanında Ahmet'in piyanosu da satılır. Büyüdüğünde hapise düştüğünden Deniz Gezmiş, idam edilmeden önce onun oğlunun sağlık durumunu sorar. Ahmet Say'ın oğlu Fazıl Say dır.

Islak Havlulu Kaleciler!..

Can 16 yaşında bir lise öğrencisidir. Kendisi gibi devrimci olan gençleri hapse atarlar. Hapis bir üniversite gibidir. Tıp, hukuk, mühendislik okuyan bir sürü öğrenci vardır. Öğrencilerin hapisteki kütüphanelerine de el koyarlar. Bunun üzerine ayaklanan öğrenciler her defasında gaz bombası ile karşı karşıya kalır. Gaz bombasından etkilenmemek için ıslak havlu ile kaleci görevi gören kişiler vardır. Bu işlem işe yarar ancak bir müddet sonra onlar da silahla vurulurlar.

Ankaragücü: 0 - Amerigo: 7

Küçük çocuk, kitap okumayı çok sevmektedir. Geceden sabaha kadar her gün kitap okumaktadır. Bu sırada da derslerini ihmal eder. Karne günü geldiğinde 7 zayıf ders ile babasının karşısına çıkmaya cesaret edemeyerek önce Ankaragücü maçına ardından da Eskihisar'a gider. Ve iki ay boyunca evden uzakta kalır. İki ayın sonunda eve döndüğünde ise ailesini yemek masasında bulur. Ailesi onu sessizlik ile cezalandırmaktadır. Bu öğrenci Zülfü Livaneli'dir.

Sanatın Kalecileri

Kalecilerin bazıları, kaleciliği bıraktıktan sonra sanata yönelir. Mesela Chillida kalecilik yaparken geçirdiği bir sakatlık sonrasında kaleciliğe devam edemez ve mimarlık eğitimi almaya başlar. Albert Camus da bir zamanlar kalecidir. Ancak verem hastalığına yakalanan Albert Camus, kaleciliği bırakarak şiire, tiyatroya ve romanlara yönelir.

Kızılay Meydanı'ndaki Kaleci

Adnan Menderes, Altay takımının kalecilerindendir. Kalecilikten sonra siyasete atılır. Kızılay Meydanı'nda çıkan bir ayaklanmaya, halkı ikna etmek üzere tek başına, tüm tehlikleri göze alarak gider.

Cemal Süreya ve Masallardaki Cadı

" Süslü Hüseyin" adında bir kamyon şoförü vardır. Bu şoför köyün güzeli olan Gülbeyaz'a aşık olur. Birlikte Erzurum'a kaçarlar. Ancak oradan da Bilecik'e sürülürler. Bilecik'te yeniden hamile kalan Gülbeyaz, kanamadan dolayı vefat eder. Cemalettin, Ayten ve Perihan'a ise babaları Esma adına bir üvey anne getirir. Üvey anne, her gün çocukları dövmekte, eziyet etmektedir. Babaları yolda olduğu için bunları göremez. Cemalettin dergi, gazete çıkarmakla, okumakla uğraşmaktadır. Bu Cemalettin, Cemal Süreya'dır. Bir gün koşu yarışması kazanır. O yarışmadan hayatının ilk dolma kalemini kazanmıştır. Üvey anneleri Esma ise bir gün birinin kafasına fırıncı küreği ile vurunca İstanbul'a kaçmak zorunda kalmış, Cemal Süreya onu bir daha görmemiştir.

Çaylar Müessesemizden...

Bu hikâyede, otobüsün nasıl oluştuğu, gelişim aşamaları, futbol takımlarının otobüsle yaptıkları yolculuklar, kazalar anlatılmaktadır.

Bir Kalecinin Rüyası

Penaltının ortaya nasıl çıktığı, kim tarafından çıkarıldığı, İngiltere'de ilk penaltı kuralının nasıl kabul edildiği, Türkiye'de ilk penaltının nasıl atıldığı gibi konulara değinilir.

Kaleci Formasındaki Kuğu

Futbol da kalenin, kaleciliğin nasıl ortaya çıktığı, ilk zamanlardaki kalecilik kuralları gibi şeylerin yanında Çaykovsky'nin Trabzon ziyaretinden de bahsedilir.

Kazanacağız!

Kiev, Naziler tarafından işgal edildiğinde Fırıncılar adında bir futbol takımı kurulur ve bu takım herkesi yener. En son Almanların askeri takımını da iki kez üst üste yenince oyuncular kurşuna dizilerek öldürülür. Ve Kiev'e oyuncuların heykelleri dikilir.

Kalecinin Yanan Elleri

Oktay Abdal, Edip Cansever, Cemal Süreya gibi şairlerin futbol hayatından bahsedilir. Futbol oynamak uğruna vefat eden futbolculardan, kazalar, yaralanmalardan bahsedilen bir hikâyedir.

Tarihin 1 Numaralı Dondurmacısı

İlk başta seyyar satıcılardan bahsederken daha sonra yapılacak bir maçta bir takımın kalecisi eksiktir. Herkes kapının önündeki seyyar dondurma satıcısının çok iyi kaleci olduğunu söyler. Bunun üzerine dondurmacıyı ikna ederek kaleci yaparlar. O maçtan sonra o dondurmacı Giresunspor' a kaleci olarak giriş yapar.

O Penaltıyı Kaleci Kurtarmasaydı!

Japonya'dan gelen porselenlere sarılı olan resimlerin empresyonizm akımını başlattığından, Van Gogh'un eserlerinden, Che Guevara'nın ölümünden söz edilir.

Her Ne Gelirse Sana...

Selim Sabit Efendi, kara tahtada yazı yazmayı, haritalarla öğretmeyi, kadın öğretmenlerin daha etkili olduğunu, harfleri çocuklara şeker ile öğretmeyi, kalıcı öğretim yöntemlerini ortaya atan ilerici bir öğretmendir. Ancak kullandığı bir kelime yüzünden öğretmenlikten atılır.

Çoban Ahmet'in Arkataş Müzesi

Ahmet Aslan, çobanlık yaparken bir gün insana benzeyen bir taş bulur. Bu taşa tüm derdini anlattıktan sonra o taş akrabaları olduğunu söyler. O günden sonra sürekli insan yüzü olan taşlar arar bulur. Çeşitli yerlere bu taşlardan müze yapmak için başvursa da hepsi reddedilir. 2017 yılında ise bir belediye başkanı tarafından duyularak taşlar müze haline getirilir.

Kaleciye Yapılan Faul

Sunay Akın'ın, yazılarına, eserlerine yapılan haksız saldırılara tepki gösterdiği bölümdür. Kaleciliğin birbirlerine olan desteği sevdiğini söyleyen Sunay Akın aynı desteğin ve birliğin yazarlar arasında bulunmamasından rahatsızlığını dile getirir.

Değerlendirme:

Sunay Akın'ın daha önce de bir kitabını okumuştum ancak bu eseri daha ilgi çekici geldi. Eğlenceli, öğretici bilgilerle donatılmış mükemmel hikayeleri barındıran kitabın her kütüphanede olması gerektiğini düşünüyorum.

Editör: Senanur KARAKUZULU

Kalede 1 Başına Soruları ve Cevapları

Kalede 1 Başına kimin eseri?

Sunay Akın

Kalede 1 Başına türü nedir?

Deneme

Kalede 1 Başına kaç sayfa?

192

Kalede 1 Başına Yorumları

güzel bir kitap insanı gençliğine götürüyor sunay akını zaten severdim okuduktan sonra daha da sevdim

22-10-2021 21:30

sunay akın hikayeleri güzel oluyor tavsiye ederim

25-11-2022 17:03