Tanımadığınız birinin hayatını düzeltmek için; 3 yılınızı heba edip, insanlara işkence yapıp, tonlarca para sayar mıydınız? Ha bir de ölüm döşeğinde olduğunuzu unutmayın.
Sarah’ın eşi Stephan zamanla ünlü bir mimar olmuş ve sürekli iş seyahatleri yüzünden evinden uzak kalmaktadır. Sarah yine eşini işe seyahatinde sanırken ansızın evin garaj yoluna kendi arabaları girer. Daha sonra eşinin her zamanki vurdumduymazlığı ile anahtarlarının konsola bıraktığını işitir. Sarah eşinin yanına, mutfağa gittiğinde ise üzerinde eşinin kıyafetlerini giymiş bir yabancı ile karşılaşır. Sarah yabancıya kim olduğunu sorsa da yabancı tıpkı Stephan gibi davranmaktadır. Sarah üst kattaki çocuğu Harven için oyuna uyar ve yabancıya kocası gibi davranır. Eve üst kata çıkıp sürü sürü olanların yaşanmasının ardından polislere ulaşarak başına gelenleri anlatır. Lakin polis, Sarah’a pekte inanmamaktadır.
Sarah için hayatının dönüm noktası olduğu gece bu gecedir. Eşine hiçbir şekilde ulaşamamış ve o gece ki yabancıyı bir türlü aklından çıkaramamıştır. Polislerin yanında olmayacağını anlayan Sarah olayı kendi kendine çözmeye koyulmuştur. Ama nereden başlayacağını bilemez.
Ve işte burada karşımıza Wulf Dorn’un Psikiyatrist adlı kitabında ki ünlü psikiyatr Mark Behrendt karşımıza çıkıyor. Sarah ile abi- kardeş ilişkisi olan bu ikili yolu beraber bitirme hedefinde. Başlarda Mark, nişanlısı Tanja’yı kaybetmenin verdiği depresyondan kurtulamayıp Sarah’ı reddetse de; bir yerden tekrardan başlamak zorunda olduğunu hissedip Sarah’a yardım etmiştir.
Yabancı, ikiliyle telefondan iletişime geçmiş ve Sarah’a çözmesi gereken problemler bırakmıştır. Sarah hepsini bir bir çözüp sonuça ulaştığında ise hem bambaşka biri oluyor hem de edindiği acı tatlı her tecrübeyle başka bir hayatı yaşamaya başlıyor.
Öncelikle fobisini yeniyor. Muhteşem hayatı ve kariyerinin zedelenmesinden korkup; Stephan’ı boşladığını, kendi benliğinden uzaklaştığını gösteriyor yabancı ona. Çabalamanın ne olduğunu hatırlatıyor.
Kocasının 1 yıldan beri Katherine adlı bir kadınla olan ilişkisini öğreniyor mesela. Ve işte yabancı bu yüzden işkence ediyor Stephan’e. Akıl almayacağınız türden işkenceler.
Ayrıca Mark’ın nişanlısı Tanja’nın ölümü ile ilgili de küçük sırlar paylaşmış yazar. Kitabın sonu Mark’a gelen bir not ile bitiyor çünkü. Belirsiz şahıs işinin bitmediğini söylüyordu o notta.
Fobi kitabının 386 sayfasında Sarah’ın hikayesini anlatılıyor sanabilirsiniz ama bence o yabancının hikayesi anlatılıyordu. Yabancının adı da John idi. Kitapta da zaten John sempatik bir izlenim bıraktı bende. Çünkü onu görenler her ne kadar John’a canavar diye hitap etse de John’un duygu ve düşüncelerine yer verildiği için bakış açınız farklı olabiliyor.
Mesela Jay diye bir adam ölü bulunmuştu kendi evinde ama herkes John’u sorumlu tutmuştu. Jay kendisi ölmek istiyordu ve John en yakın arkadaşına sadece yardım etmişti. Ona acısız bir ölüm sunmuştu ve bu onu katil yapmıştı. Romanı hem katil hem de kurbanın gözünden okuyucunca kafanız gerçekten çok fazla karışabilir.
John’un Sarah ve ailesine neden bunları yaptığı bir sır değil. Bunları yaptı çünkü Stephan muhteşem bir aileye sahipken doyumsuzluk yapıyordu. Bunları yaptı çünkü Sarah’a her gün yeniden bir şans verilmesine rağmen o korkaklık ediyordu. Bütün bur çıkarımları John’un Sarah’a yazdığı mektuptan elde edebiliyorsunuz. O mektup John hakkında ki her şeyi açıklıyor. Ama şöyle bir şey daha var ki John bu mektubu tek seferde yazmış izlenimini vermek istiyor lakin tek seferde yazmadığını kendi kendine itiraf ediyor. Zaten kitap kapağının sırrı da bu mektupta anlatılıyor.
Evet, John; Sarah ve ailesine yeni seçenekler sunmuştu. Dürüst bir hayat ve ayrılık olmak üzere. Peki, Sarah eşinin kendisini aldatmasını affedebilse bile Stephan’ın katil olduğu gerçeği ile yüzleşebilecek miydi?
Yazan: Selin Gürcüoğlu
Fobi Soruları ve Cevapları
Fobi kimin eseri?
Wulf Dorn
Fobi türü nedir?
Yabancı Romanlar, Gizem, Gerilim
Fobi kaç sayfa?
352
Fobi Yorumları
oldukça güzel yazılmış bir kitap tavsiye ederim
08-11-2017 20:17
verdiğiniz paraya değer mi bilmiyorum oldukça pahalıya aldım fena kitap değil ama bence fiyatının karşılığını vermiyor
21-01-2019 15:47
wulf dorn'un en sevdiğim kitabı olur kendisi. en fazla 5 günde bitirirsiniz. ben 2 günde okudum. sarah adında bir kadının evine kocasnın eşyalarıyla, kocasıymış gibi giren bir yabancı var. kadının hem kocası kayıp hem de yabancının amacını bilmiyor. çok sürükleyici bir kitap olduğu için amacı da kocasının nerede olduğunu da çok çabuk öğreniyorsunuz. tavsiye ederimm.