Haz İlkesinin Ötesinde

Haz İlkesinin Ötesinde
Kitabın Yazarı:Sigmund Freud Kitap Türü:Psikoloji Yayınevi:Alter Yayınları Yayınlandığı Yıl:2011 Sayfa Sayısı:80 ISBN:9786055465759 Kitap Puanı:6.9 / 10 | Yorum: 1

Fiyat Listesi / Satın Al

YazarOkur:bedava al KitapYurdu:85,80 TL e-kitap,pdf,epub: *

6.9
Berbat Sıkıcı Ehh işte Güzel Harika
Ehh işte
Giriş Yap Üye Ol

Haz İlkesinin Ötesinde - Sigmund Freud

Kitap Türü:Psikoloji Çeviren:Emir Aktan

Puan Tablosu

Arka Kapak Bilgisi

Haz İlkesinin Ötesinde Özet

Eserin başlangıcında Freud’un yaşamına, psikanalizin gelişimine ve çalışmalarına detaylı bir şekilde yer verilmiştir. Freud Haz İlkesinin Ötesinde isimli eserinin temelinde insan davranışlarını açıklamak için sadece haz ilkesinin yeterli olmadığını ortaya koymaktadır. Ölüm dürtüsü (thanatos) kavramı da böylelikle ortaya çıkar. Ortaya koyulan bu görüşlerle psikoloji literatüründe yeni bir çığır açıldığı söylenirken Freud’un kuramı da daha karanlık ve karmaşık bir yapıya büründü. Freud’a göre yaşam ve ölüm dürtülerinin sürekli çatışması, insan davranışlarının temelini oluşturur. Tekrarlama, yıkım ve ölüm dürtüsü bireyin psikolojisinin temel yapıtaşlarıdır. Freud çalışmaları esnesında mevcut hastalarının tümünde erken çocukluk döneminde gerçekleşmiş fakat bastırılmış cinsel taciz anılarını ortaya çıkardığını belirten “baştan çıkarma teorisine” temel oluşturan makaleler yayınladı. Fakat sonraki yıllarda fantezilerin gücüne olan inancının artmasıyla bu teorisine yönelik tutarsız açıklamaalrda bulundu. Freud’un renkli zihin dünyası kimi zaman da tasnif edilmeyen açıklamalar yapmasına yol açıyordu. Kokain kullanımına yönelik önerisinden sonraki yıllarda caymış olsa da kendisi çeşitli sebeplerle kullanmaya devam etti. Bilinçsiz zihin bölümünde bilinçdışı kavramının ortaya çıkışı ve zaman içindeki gelişimine değinilir. Freud bilinçdışını açıklarken dinamik, ekonomik ve topografik bakış açısından yola çıktığını belirtir. Düşlerin yorumunu ise uykuda yerine getiren arzular olarak ifade etmekte ve rüyaların günlük yaşamdaki olaylar tarafından kışkırtıldığını belirtmiştir. Daha sonra da psikoseksüel gelişim, kadın cinselliği, melankoli ve Freud ve din kavramlarının açıklandığı bölümlerle kitap devam ettirilmiştir.

Haz ilkesi ile ilgili kısım yedi bölüme ayrılmıştır. Hissettiğimiz hoşnutsuzlukların çoğu ya tatmin edilmemiş içgüdülerin dürtüsünün algılanması ya da dış algıdan kaynaklanan bir hoşnutsuzluktur. Bireyde utanç duygusuna yol açan bu kavram psişik aygıtta tehlike anlamına geleceği için hoş olmayan beklentilere yol açar. Korku, şok ve kaygı kavramlarının tehlike ile ilişkilerine değinilmektedir. Kaygı, bir tehlike beklentisi; korku, korkulacak bir nesne gerektirirken; şok, hazırlıksız bir olay karşısında insanın düştüğü durumu nitelendirir. Bu kavramların açıklanması travmatik nevrozun doğasının anlaşılması için gerekli görülmektedir. Hasta yaşanılan olaylar karşısında travmaya sabitlenmiş durumdadır. “Histerik büyük ölçüde anılardan mustariptir.” Ayrıva travma nevrozu yaşayan kişiler travmatik anılarını hatırlamak için çok çaba harcarlar. Örnek olarak anne ayrılığı yaşayan bir çocuğun oyunları üzerine odaklanılmıştır. Çocuk deneyimin edilgenliğinden oyuna geçer, kendi başına gelen tatsızlığı oyun arkadaşına da yükler ve böylece ikame kişiden intikam alır.

Bilinç ve bilinçöncesi benliğin direncinin haz ilkesinin hizmetinde olduğuna şüphe yoktur. Ne de olsa o, bastırılanın özgürleşmesinin yol açacağı hoşnutsuzluktan kaçınmak ister ve bizim çabamız da gerçeklik ilkesine başvurarak acıyı ortaya çıkartmak olmalıdır. Belli durumlarda zihnin sanki gerilimi ortadan kaldırabilecekmiş gibi davrandığı veya gerçekte kendisini bir yok olma durumuna indirgediğini ve bu durumun en önemli kanıtının da tekrarlama zorunluluğu olduğunu varsaydı. Bu tekrarlara örnek yukarı da da verildiği gibi rüyalar ve çocuk oyunlarıdır. Bireyler önceki izlenimleri üzerinde çalışmak, hakim olmak ve onlardan zevk almak için psişik bir eğilim gösterirler. Haz ilkesinden önce ama karşı olmayan bir eğilim. Tekrarlama zorlantısı ego için yorucu bir süreçtir. Yine de haz ilkesine ulaşmak için sıkı sıkıya tutunulur. Biyolojik faktörlere yapılan vurgu ve beynin yapısının analitik süreçlerdeki rolüyle dördüncü bölüm devam ettirilmiştir. Üreme ve libidinal güçler de kitabın bir bölümünde detaylı olarak ele alınmıştır. Bu kavramlar önemli görülmektedir çünkü Freud’a göre doğru bir psikoloji kurmak için içgüdülerin ortak doğasına ve olası özelliklerine yaklaşık hiçbir bilgi içgörü kadar önemli olamazdı.

Küçük Ernst’in bir buçuk yaşındayken ip sarılı bir makarayla kurduğu kaybolma ve geri dönme odaklı oyunu onu psikanaliz tarihinin en ünlü çocuğu yapacaktı, dedesi Freud ise çok geçmeden adını tüm dünyaya duyuracaktı. Freud, torunu Ernst’in oyunundan yola çıkarak tekrarlama zorlantısı kavramını şekillendirmiş ve kavramı psikanaliz bünyesine sokmuştur. Haz ilkesinin ötesinde eserinde biyolojik ögelere yapılan sık vurgu ve dilinin bu denli anlaşılmasının zor olması çeşitli yorumcular tarafından Freud’un psikanaliz ile bir bilim ürettiğine olan iddiasını desteklemek olabilir. Freud’un belki de en öznel eserlerinden biri olmakla birlikte alanla ilgisi ve bir miktar da bilgisi olmayan kimsenin pek de keyifle okuyabileceği bir eser olduğunu düşünmüyorum.

Editör: Ceren Kozalıoğlu

Haz İlkesinin Ötesinde Soruları ve Cevapları

Haz İlkesinin Ötesinde kimin eseri?

Sigmund Freud

Haz İlkesinin Ötesinde türü nedir?

Psikoloji

Haz İlkesinin Ötesinde kaç sayfa?

80

Haz İlkesinin Ötesinde Yorumları