Şişmanlayamayan Sumocu

Şişmanlayamayan Sumocu - Eric Emmanuel Schmitt

Puan Tablosu

YazarOkur'lar (5.3)	Editör (6)
Kitapevi (10)	Sosyal Medya

Arka Kapak Bilgisi

Şişmanlayamayan Sumocu Özet

Fransız romancı ve oyun yazarı Schmitt’in yayımladığı eserlerinin çoğu sinemaya da uyarlanmıştır. Bir dönem romanları çok ses getirmiştir ve çok sayıda ödüle layık bulunmuştur. Schmitt’in günümüz dinlerini konu olarak ele aldığı beş kitaplık bir serisi vardır. Şişmanlayamayan Sumocu kitabı ise serinin sonuncusudur. On beş yaşındaki Cun’un hayatını konu alan Şişmanlayamayan Sumocu eserinin konusu ise şöyle:

Cun on beş yaşındadır. Tokyonun köhne bir mahallesinde annesi ve babasıyla yaşıyordu. Babası gece gündüz çalışıyor ve Cun onu çok az görüyordu. Bu durum onu üzüyor fakat pek bir şey yapamıyordu. Babası ise daha fazla bu çalışma saatlerine katlanamadı ve vücudu yorgun düştü. Uykusuzluk hastalığı, şeker ve ritm bozukluğu gibi hastalıkları ortaya çıktı. En sonunda ise hastalık onu öldürmeden kendisi onuncu kattan atlayarak intihar etti. Annesi ise herkes tarafından melek olarak tanımlanan bir kadındı. Okuma yazma bilmiyordu ve iletişim kurmakta güçlük çekiyordu. Oğluna karşı sevgisiz değildi fakat diğer çocuklara nasıl davranıyorsa oğluna da öyle davranıyordu. Kocasının cenazesinde bile herkesi o teselli etti. Diğer insanları teselli etmekten kendi oğluna sıra gelmedi. Bunların hepsi Cun için travma etkisi yarattı ve evi terk etti.

Evi terk etmesine etmişti fakat on beş yaşında bir gencin Japonya da geçimini sağlaması zordu. O da ayıp olarak tanımlanan plastik çıplak banyo ördekleri satın aldı. Bulduğu tenha bir yolda da bunları satmaya başladı. Herkes ayıplıyor ona kötü kötü bakıyorlardı. Fakat o bunları önemsemiyor karnını doyurmaya bakıyordu. Bir gün yanına orta yaşlı bir adam geldi ve tezgahın önünde durdu. ”Sende bir şişman görüyorum” dedi ve gitti. Cun buna hem çok şaşırmış hem de sinirlenmişti. Çünkü kendisi oldukça cılızdı. Adam resmen dalga geçiyordu. Hiç aldırış etmedi ve işine geri döndü. Fakat adam bir kaç kere daha geldi ve bir keresinde onu sumo turnuvasına davet etti. Cun da sinirlendi ve onu oraya götürebilmesi için çok parayı gözden çıkarması gerektiğini söyledi. Adam kabul etti ve bütün parasını Cun’a verdi. Fakat Cun gitmedi. Bir kaç gün sonra ise polisler geldi ve tezgahını son anda atarak olaydan kurtuldu. O da hemen kaçmak için adamın verdiği bileti buldu ve sumo maçlarını en önden izledi. İlk başlarda hiçbir şey ilgisini çekmese de sonradan etkilendi ve maç sonuna sumocu olmaya karar verdi.

Orta yaşlı adamla tanıştılar ve ona tüm hayat hikayesini anlatmasını istedi. Cun ise adama yalanlar söyleyerek bir kaç şey paylaştı. Antrenmanlara başladılar fakat Cun ne kadar yemek yese de kilo almıyordu. Hep kaybediyordu. Ustasıyla konuşarak bu işi bırakmaya karar verdi. Hocası ise onda eksik olanın konsantrasyon ve meditasyon olduğunu söyledi. Ona Zen Budizmi hakkına bilgiler verdi. Cun ise bunları çok saçma buldu. Fakat sonra ilk meditasyonunu yaptı ve artık kilo almaya başladı. Düşüncelerini yönetmeyi başarabildi. Bir de eski bir sumocunun kızına aşık oldu. Reika ile karşılaştılar ve ikisi de çok geçmeden aşık oldular. Cun artık müsabakalara çıkmaya başlamıştı. Bütün rakipleri ondan daha şişman ve güçlüydü fakat o stratejilerle ve hızlılıkla hepsini yendi. Adını çok kısa zamanda duyurdu.

Fakat en parlak döneminde sumocu olmaktan vazgeçti. Hocasıyla konuşarak onun amacının bir şampiyon olmak değil, şişman olmak olduğunu söyledi ve amacına ulaşmıştı. Şimdi ise yeniden kilo verecekti ve annesinin hastalığını iyileştirecekti. Annesinin hasta olduğunu ise ustasından öğrenmişti. Aslında bu adam onun dayısıydı ve onu koruyup kollamakla görevliydi. Cun hayatını yeniden şekillendirmek için geç kalmadan Reikanın yanına gitti. Kız şezlongta uzanıyordu ve Cun hemen onun yanına gidip elini kızın dümdüz karnına koydu ve : “Sende bir şişman görüyorum” dedi.

Yazan: Ilgın Kocaman

Şişmanlayamayan Sumocu Soruları ve Cevapları

Şişmanlayamayan Sumocu Yorumları