Jules Verne'in "Denizler Altında 20000 Fersah" isimli kitabı, yirmi dokuz bölümden oluşuyor. Hepsi birbirinden kısa olan bölümlerin her biri kitabın ana karakteri Profesör Aronnaks tarafından anlatılıyor. Kitap içeriği itibariyle resimlendirilmeye çok uygun olsa da kitapta hiç resim yer almıyor. Kitabın bu özelliği çocukların hayal gücünü desteklemesi açısından olumlu olsa da çocukların ilgisini çekmesi açısından olumsuz gibi görünüyor. Ama kitapta bolca betimlemelerin bulunması ve bu betimlemelerin çok başarılı olması kitabın bu özelliğini önemsiz kılıyor. Kitapta Kızıldeniz, Büyük Okyanus ve Pasifik Okyanusu gibi önemli okyanuslar, denizler, boğazlar ve kıtalardan bahsediliyor. Kitap genel olarak ortaokul seviyesindeki çocuklara uygun gibi görünse de yediden yetmişe tüm okurlara hitap ediyor.
Denizde Garip Bir Cisim
İlk bölüm, Bay Aronnaks'ın 1866 yılında denizde keşfedilen garip cisimle ilgili verdiği bilgilerle başlıyor. Bu bilgiler arasında farklı kişilerin bu garip cismin ne olduğu hakkındaki fikirleri, bazı gemilerin bu cisimle yaşadığı kazalar ve çeşitli gemilerin garip cisim hakkındaki notları yer alıyor. Bölüm, Amerika Birleşik Devletleri'nin bu garip cismi takip etmek amacıyla hazırlattığı Abraham Lincoln adlı gemiye Bay Aronnaks'ın davet edilmesiyle sona eriyor.
Nasıl Arzu Ederseniz
Bay Aronnaks bu davet karşısında tereddüte düşse de eline geçen fırsatı kaçırmamak için daveti kabul ediyor. Böylece sadık yardımcısı Canseil ile birlikte Abraham Lincoln'deki yerlerini alıyorlar. Bu bölümde Bay Arronaks, özellikle Kaptan Farragut ve zıpkın ustası Ned Land'den bahsediyor. Ayrıca Ned Land ile garip cisim hakkındaki konuşmaları da bu bölümde yer alıyor.
Serüven Peşinde
Bay Aronnaks bu bölümde ise gemidekiler için uzun ve can sıkıcı olan süreçten bahsediyor. Ama sonunda, tam pes edecekleri sırada heyecan verici bir şekilde garip cisimle karşılaşıyorlar.
Son Hızla Canavarı Takip
Böylece gemidekiler, garip cismi yakalamak ve onun ne olduğunu öğrenmek için mücadele etmeye başlıyorlar. Bu mücadele sırasında Bay Aronnaks gemiden düşüyor.
Bu Nasıl Bir Canavar?
Bay Aronnaks bir yandan içinde bulunduğu durumu anlamaya çalışırken bir yandan da yardım istiyor. Bu sırada sadık yardımcısı Canseil onun imdadına yetişiyor. Birlikte kurtulmaya çabalarken, gemiden garip cismin üzerine düşen Ned Land ile karşılaşıyorlar. Böylece üçü birlikte garip cismin bir denizaltı olduğunu anlayıp bu denizaltının içindeki kişilere ulaşmaya çalışıyorlar. Bir süre sonra ise kendilerini denizaltının içinde karanlık bir odada buluyorlar.
Mobilis In Mobile
Bu bölümde ise Bay Aronnaks, Canseil ve Ned Land denizaltının kaptanı Bay Nemo ile tanışıyorlar.
İlginç Bir Denizaltı Gemisi: Nautilus
Artık Canseil, Ned Land ve özellikle de Bay Aronnaks "Nautilus" adlı denizaltıyı keşfetmeye başlıyorlar.
Şaşırtıcı Rakamlar
Kara Nehir
Bir Davet Mektubu
Kaptan Nemo, Bay Aronnaks ve arkadaşlarını ava davet ediyor. Bay Aronnaks da Kaptan Nemo'nun karaya çıkmadan nasıl avlanabileceğini merak ederek bu daveti kabul ediyor.
Deniz Altı Ormanı
Avlanmak için özel kıyafetler giyip bir deniz altı ormanına gidiyorlar.
Büyük Okyanus'un Altında
Vanikoro
Torres Boğazı
Torres Boğazı'nı geçerlerken Nautilus bir mercan kayasının üstüne oturuyor. Bu yüzden yeniden hareket etmek için suların kabarmasını beklemek zorunda kalıyorlar.
Karada Birkaç Gün
Uzun süredir karaya ayak basmayan Bay Aronnaks, Canseil ve Ned Land denizaltının mercan kayasının üstüne oturmasını fırsat bilerek adayı gezmek için Kaptan Nemo'dan izin alıyorlar. Mutluluk ve heyecanla adada geziyor, avlanıp meyve topluyorlar.
Kaptan Nemo'nun Yıldırımı
Mercan Krallığı
Büyük Bir İnci
Kızıldeniz
Arap Tüneli
Vigo Koyu
Kayıp Ülke: Atlantis
Bir gün Kaptan Nemo, Bay Aronnaks'ı bir deniz altı yürüyüşüne davet ediyor. Bay Aronnaks da bu daveti kabul ediyor ve birlikte hem uzun hem de zorlu bir yolculuk yapıyorlar. Bu yolculuğun sonunda Bay Aronnaks çok yorulsa da Atlantis'i görmenin hayret ve mutluluğunu yaşıyor.
Yosun Denizi
Balinalar ve Kaşalotlar
Buz Kütleleri
Buzlar İçinde
Havasızlık
Kıyım
Kaptanın Son Sözleri
Denizler Altında 20.000 Fersah Kitap Özeti
1867 yılında bütün dünyada bir söylenti dolaşmaktadır: Okyanuslarda dev bir canavarın gezindiği ve gemilere zarar verip onları batırdığı söylentisi. Bu durum, herkeste büyük bir korkuya neden olmuştur. Gazetelerde bununla ilgili haberler çıkmakta, bilim çevrelerinde konunun açığa çıkması için toplantılar ve tartışmalar yapılmaktadır. Kimisi bunun büyük bir balina olduğunu düşünürken kimisi de böyle bir şeyin mümkün olamayacağı görüşündedir. Hatta çeşitli mitolojilerde yer alan dev deniz canavarının tarihin karanlıklarından hortlayıp tekrar kendini gösterdiğine dair söylentilere de rastlanmaktadır.
Bahsi geçen ve ne olduğu henüz kesin olarak bilinmeyen bu varlığın neden olduğu deniz kazalarının haberleri dünyanın dört bir yanından gelmekte iken denizlerdeki yaşam üzerine uzman olan Profesör Aronnax, bu varlığın dev bir deniz canlısı olduğuna dair bir bilimsel yazı yayımlar. Bunun üzerine Amerika Birleşik Devletleri, denizlerde ve okyanuslardaki deniz seferlerini riske atan bu varlığın ortadan kaldırılması için Abrahan Lincoln adlı savaş gemisini görevlendirir. Bu geminin kumandanı Farragut olacaktır. Donanma Bakanı Hobson, Profesör Aronnax’a Abraham Lincoln’ün seferine katılması için bir davetiye gönderir. Aronnax, hizmetçisi Conseil ile bu sefere katılmayı kabul eder.
Abraham Lincoln uzun bir süre boyunca okyanuslarda ne olduğu bilinmeyen tehlikeli canlıyı araştırır. Tam onu bulma ümitlerinin kesildiği sırada bu canlı görünür. Gemi, canlının peşine düşer. Bu canlıdan ilginç ışıklar yayılmaktadır ve canlı son derece süratli bir şekilde yüzmektedir. Ünlü balina avcısı Ned Land, canlıyı öldürmeyi başaramamıştır. Nihayet bu canlı, Abraham Lincoln’e saldırmaya başlar. Abraham Lincoln bu saldırılar sonucunda epey sarsılır. Profesör Aronnax, Conseil ve Ned Land söz konusu canlının üzerine düşerler. Kısa bir süre sonra kazazedeler bunun bir canlı değil de denizaltı olduğunu fark ederler. Denizaltındaki bazı adamlar üç kazazedeyi içeri alır ve hapsederler. Bir süre sonra denizaltının kaptanı Nemo kendini gösterir. Tutsakları, canlarını bağışlamak üzere denizaltına kabul ettiklerini, bu denizaltında onlara özgürlük verileceğini ancak onların bir daha karaya dönmelerine izin verilmeyeceğini bildirir. İlginç bir şekilde Kaptan Nemo, Profesör Aronnax’ı tanımaktadır. Ona denizaltını gezdirir, kütüphaneyi tanıtır ve denizler altını keşfetmesi hususunda onu olağanüstü bir maceraya davet eder. Bu tutsaklık, bir anlamda Aronnax’a bilimsel çalışmaları için bir fırsat olacaktır.
Kaptan Nemo, insanların dünyasına küsmüş ve çareyi denizler altında yaşamakta bulmuş bir adamdır. Asla karaya ayak basmamaya karar vermiş bu adam, tüm hayatını deniz altında yaşamaya niyetlidir. Yediği, içtiği her şeyi denizden sağlamaktadır. Nautilus adlı denizaltını büyük bir gizlilik içinde yaptıran bu adam, mürettebatıyla birlikte insanlıktan uzak bir şekilde yaşamaktadır. Ancak yine de insanların dünyasıyla bir konuda ilişki içerisinde olmaya devam etmektedir. Sanki intikam almak istiyor gibidir.
Kaptan Nemo ilginç bir adamdır. Pek çok dil bilen bu kaptan bilimsel kitaplara oldukça düşkündür. Denizler altını onun kadar bilen biri yoktur. İcat ettiği Nautilus tamamen elektrikle çalışan ilginç bir araçtır. Bu araç, insanların yaşaması için ihtiyaç duyulan atmosferi deniz yüzeyine çıkıp almakta ve depolamaktadır. Bu konuda araç tıpkı balinalara benzemektedir. Adeta boruyu andıran Nautilus yaklaşık altı yüz kişiyi barındıracak bir kapasiteye sahip olup mutfak, kütüphane, yatakhane gibi alanlara sahiptir. Kaptan Nemo, elindeki bu imkânlar sayesinde, denizlere ve okyanuslara dair dünyada en çok bilgi sahibi olan bir kimsedir. Bilimsel araştırmalar da yapan Kaptan Nemo’nun ulaştığı olağanüstü veriler, ne yazık ki insanlara ulaşmamaktadır çünkü Kaptan Nemo insanlarla ilişkisini neredeyse tamamen kesmiştir.
Aronnax, Conseil ve Ned Land’ın Nautilus’taki tutsaklığı aylar boyunca sürer. Ned Land, bu durumdan kısa bir süre sonra sıkılmış ve özgür kalmanın yollarını aramaya başlamıştır. Profesör Aronnax bu durumdan kısmen rahatsız olsa da dünyada Kaptan Nemo’dan başka birisinde olmayan imkânlar sayesinde bilimsel araştırmalarını derinleştirebilmenin verdiği mutlulukla içinde bulunduğu durumu tutsaklıktan ziyade bir fırsat olarak görmektedir. Hayatını Aronnax’a hizmete adamış olan Conseil ise patronu ne düşünürse ve ne hissederse aynı şeyleri düşünüp hissetmektedir.
Tutsaklar Kaptan Nemo ile birlikte dünyanın bütün okyanuslarını ve pek çok denizini gezerler. Binlerce fersah yol kat eden Nautilus’un içinde onlarca macera yaşarlar. Binlerce tür deniz canlısını, doğal yaşam ortamı içerisinde izleme olanağı bulurlar. Deniz altında av partilerine katılırlar. Okyanus altındaki Crespo ormanlarında avlanırlar. Batık gemileri ziyaret ederler. Nautilus’un Torres boğazında karaya oturuşu, mürettebatı değil ama tutsakları epey korkutur. Nautilus’un mürettebatından ölen kimselerin gömüldüğü, okyanus altında yer alan mercan mezarlığını yine bir cenazenin gömülmesi dolayısıyla gezerler. Seylan’da yer alan inci tarlalarını görürler. Akdeniz ile Kızıldeniz’i birbirine bağlayan Süveyş Kanalı’nın altında, doğal bir geçit olduğunu ve yüzbinlerce deniz canlılarının bu geçidi kullandığını öğrenirler. Bu geçit, Kaptan Nemo tarafından keşfedilmiştir. Kaptan Nemo, Kızıldeniz’de işaretlediği balıkları Akdeniz’de de görünce bu geçidin var olduğunu öğrenmiş ve Nautilus’la bu geçidi kullanarak bir denizden diğerine geçmeye başlamıştır. Kaptan Nemo, Atlas Okyanusu’nda gezinti yapıldığı bir sırada tutsakları Atlantis’e götürür ve orada gezdirir. Aronnax ve diğerleri, Kaptan Nemo’nun güney kutbunda keşifler yaptığına şahitlik ederler. Güney Kutbu keşfedildikten sonra Nautilus Norveç taraflarına gider. Aronnax, Conseil ve Ned Land artık tutsak olmaktan sıkılmış ve denizaltından kurtulmak için kesin karar vermişlerdir. Norveç’te yer alan Maelström adlı girdap Nautilus’u etkilemeye başlayınca tutsaklar, denizaltının filikasını kullanarak kaçarlar ve özgürlüklerine kavuşurlar. Nautilus’un ise girdaptan kurtulup kurtulmadığı belli değildir. Denizler altında Nautilus ve Kaptan Nemo ile birlikte 20.000 fersah yol giden tutsaklar, bu macerayı ömürleri boyunca unutamayacaklardır.
Jules Verne, bu harika kurgusunda okuyucuya adeta belgesel tadında pek çok bilgi vermektedir. Onu dünya denizlerinde ve okyanuslarında gezdiren yazar yüzlerce deniz canlısına dair bilgi vermektedir. Okuyucu, Profesör Aronnax ile Kaptan Nemo’nun bilimsel sohbetlerini sanki bir tartışma programı izler gibi takip etmektedir. Roman nihayetinde bir kurgudur ancak Jules Verne bu kurguyu yalnızca sanatsal bir keyif vermek için değil okuyucularını eğitmek için de kaleme almıştır. Dolayısıyla yazarın öğretici olma kaygısının da bulunduğunu söylemek mümkündür. Kitabın yazıldığı dönem dikkate alınırsa böyle bir romanın o dönem okuyucusu için ne anlam ifade ettiği daha iyi anlaşılacaktır. Romanda geçen denizaltı ve dalış takımı gibi unsurlar ile çeşitli keşifler bu romanı adeta bilim kurgu hâline getirmektedir. Her şey bir yana, romanda anlatılan hikâye bile romanın bir dünya klasiği olması için yeterlidir. Bu efsanevi macera, unutulmaz olaylarıyla okuyucunun aklına kazınmaktadır. Denizler Altında 20.000 Fersah romanına dek okuyucu dünyayı yalnızca yeryüzünde gezmiştir ama bu romanla dünya turu denizler altına inmiştir. Yeryüzü seyyahlarının şahit olduğu tarihi mekânlar ve tabiat güzellikleri bu romanda denizler altında keşfedilmektedir. Yeryüzüne ait ünlü yöresel yemekler, romanda yerini okyanusların çeşitli canlılarıyla yapılan ve adı dahi duyulmamış yemeklerine bırakır. Bu özellikler romanı dünya edebiyatı açısından eşsiz bir konuma taşımaktadır.