Okurken sık sık sürükleyici mi yoksa sıkıcı mı anlamakta sıkıntı çektiğim İskender Pala’nın en ilginç bulduğum kitaplarından biriydi İtiraf. Adı konusunu tümüyle anlatmaya yetiyor. Bir intikam hikâyesinin itirafını anlatıyor kitap. Diğer kitaplar kadar sürükleyici bulmadığımı itiraf etmek zorundayım. Kitabın konusu ve anlatılış tarzı çok güzel olsa da kullanılan dil ve yöntem sanırım beni kitaptan soğuttu.
Dönemin âlimlerin Molla Lütfi’nin daimi fedaisi Akbaba’nın 16 günlük itiraf macerasını anlatıyor kitap. Kör Cenevizlinin intikam ateşi ile bürünmüş hayat hikâyesi 9 yaşındayken bir kilisenin mahzeninde başlıyor. Ailesi öldürülen ve her şeyini kaybeden Ornio’nun hayatı Molla Lütfi ile tanışınca değişiyor. Büyük Karga, Akbaba’nın hayatını alt üst ederek aslında bir nevi onun hayat hikâyesini çiziyor. Akbaba’nın tüm amacı, hayatını alt üst eden bu adamı yani Fatih Sultan Mehmet’i öldürmek oluyor bir anda.
Akbaba’nın gerçek adıyla Ornio’nun yolu Molla Lütfi ile 16. Yaş gününde hocanın verdiği bir vaazı dinlerken kesişiyor. Hocanın anlattığı Musa ile Hızır’ın yolculuk kıssası, Ornio’nun hayatını adadığı amaç için bir örnek oluşturuyor. Delinen bir gemi, öldürülen bir çocuk ve tabii ki tamir edilen bir duvar, bu üç öge yaptığı plan için ona bir mecaz olmuştu. Öldürülecek çocuk belliydi, Fatih Sultan Mehmet’i öldürecekti. Deleceği gemi Osmanlı Devleti’ydi. Aynı zamanda bu vaaz sırasında Molla Lütfi’nin saflığını ve bilgisini kendi kurnazlığı ile kullanabileceğini fark ediyor. Bunun üzerine örülecek duvar olarak Molla Lütfi’yi seçiyor. Akbaba’nın planı Molla Lütfi öldürülene kadar devam ediyor.
Birçok kez başarısız oluyor Akbaba, birçok kez dibi görüyor. Fakat yine de onu ayağa kaldıran Fatih Sultan Mehmet’i öldürme hedefi oluyor. Fakat bir gün beklemediği bir şey oluyor, Büyük Karga ölüyor. İlk başta tüm ümitleri kırılacak gibi oluyor fakat sonra içinde bulunduğu duruma bakıyor. Hala batırılacak bir gemi olduğunu fark ediyor. Cem ve Beyazid yanlılarının birbirilerine düşmelerini sağlıyor. Yeniçerilere ihanet edilmesi ile anılan Karamanlı Mehmet Paşanın ölümüne sebep oluyor. Ardından arkasındaki kalabalığı da alıp Yakup Paşa’nın karşısına çıkıyor. İçten içe duyduğu asılsız iddiaların doğru olmasını umut ederek padişahın zehirlenip zehirlenmediğini soruyor. Fakat aldığı cevap eceli ile öldüğü olunca sinirlerine hâkim olamayıp kalabalığı galeyana getiriyor. Yakup Paşa’da öldürülüyor…
Fatih Sultan Mehmet’in ölümünün ardından Beyazid, İstanbul’a gelene kadar yağmalar sürmeye devam ediyor. Ardından yeni padişah tahta çıkıyor. Ornio, öldürülecek bir çocuk kalmasa da gemiyi delmeye kararlı bir şekilde planına sadık kalıyor. Beyazid babasının zamanında cezalandırdığı kişileri affedince, Molla Lütfi evine geri dönüyor ve bu Akbaba’yı amacına bir adım daha yaklaştırıyor. En azından o bu şekilde düşünüyor.
Kitabın içinde yer alan ressamlı bölüm yani 9. Gün sanırım kitapta en sevdiğim kısım oldu. Akbaba’nın çizilen resmini uzun uzun hayranlıkla inceledim. Aynı zamanda bölümün sonu öyle bir yerde kesildi ki kendimi ister istemez 10. Güne geçip okurken buldum.
Kitaba ilk başladığımda büyük bir heyecan ile okumaya başlamama rağmen, kitabın ortalarına doğru çok fazla kopuş yaşadığımı fark ettim. Kitabın ince olmasından kaynaklı olarak olay örgüsünün çok hızlı ilerleyeceği izlenimine kapıldığım için sanırım, ana konunun yavaş ilerlemesi beni kitaptan uzaklaştırdı diyebilirim. Buna rağmen yine bir İskender Pala klasiği, ince düşünülerek yazılmış bir kitaptı.
İntikam hırsı ile boşa harcanmış bir hayatın sonunda yapılan her şeyden pişman olunduğunun itirafı… Akbaba, tüm yaptıklarından sonra vicdanını ancak tövbe ederek rahatlatabilmişti. Fakat her şeye rağmen gelecek nesillere 3 leke bırakmıştı, intikamını almıştı.
Molla Lütfi’nin de pusulada dediği gibi “Ne zamana kadar kötülük?”
Yazan: Sena AKSOY
İtiraf Soruları ve Cevapları
İtiraf kimin eseri?
İskender Pala
İtiraf türü nedir?
Yerli Romanlar, Tarihi
İtiraf kaç sayfa?
248
İtiraf Yorumları
tarih ile kurguyu güzel derlemiş benin hoşuma gitti
09-05-2019 21:54
çok güzel bir kitap editör neden düşük puan vermişki
13-05-2019 23:29
iskender palanın kötü romanı yok yok kitabı itiraf da çok güzel olmuş tebrik ederim
16-05-2019 17:33
editör beğenmemiş ben beğendim güzel kitap tam nesini beğenmedi acaba
22-05-2019 00:01
roman, ornio adlı bir yabancının, intikam amacıyla, fatih sultan mehmed'i öldürmeye çalıştığı ilginç hikayesini anlatmaktadır. ornio'nun giriştiği türlü komploların, sahtekarlıkların ve yalanların anlatıldığı bu roman, baştan sona bir itiraftan ibarettir. ornio'nun yavuz sultan selim'e, hayatının tamamını anlatması, okuyucuya umberto eco'nun baudolino romanını hatırlatmaktadır. nitekim baudolino'da roman kahramanı, yalanlarla ve türlü dalaverelerle dolu hayatını, bizanslı bir tarihçiye anlatmaktadır. ayrıca, itiraf romanının kapağı, orhan pamuk'un "benim adım kırmızı" romanına çok benzemektedir. sonuç olarak bu roman, gerek içerik gerek kapak yönünden orijinal bir görünüm arz etmemektedir.
umberto eco'nun romanını okumadım ancak bu roman bana konu olarak ilgi çekici geldi. çalıntı mıdır bilmiyorum ki eğer öyleyse bu benim için sürpriz olmaz. nihayetinde bunun doğal karşılandığı bir cenahtan gelmekte yazar. roman gerçekten çok başarılı kurgulanmış. tarihi şahsiyetleri de bir güzel öğreniyorsunuz. hatta kemal tahir'in devlet ana'sını böyle cavlaklar kısmında saygıyla anıyorsunuz. devlete zarar veren mekanizmanın nasıl kurgulandığını güzel anlatmış yazar. normalde iskender pala'yı başarılı bulmuyorum ama bu romanda ''yeni türkiye'' eleştirisi gördüm ben. liyakatsizlik gibi çok güncel sorunların devlete nasıl zarar verdiği osmanlı dönemi üzerinden okuyucuya aktarılmış. günümüzde bazı medya kuruluşları tarafından servis edilen yalan haberlerin, fitne, fücurun nasıl tezgahlandığı ana karakter üzerinde şekillendirilerek verilmiş. günümüzde de orniolar yaşamakta, hatta televizyon kanalları ve gazeteleri bulunmaktadır. tebrikler iskender pala.
23-10-2019 18:42
yazarın bu kitabını çok başarısız buldum anlaşılmasıda zor zaten 10 üstünden 3 veriyorum
14-05-2020 15:06
iki üstteki uzun açıklayıcı yorumu yapan arkadaşı kutlarım eleştiri böyle olmalı. iyi bir okur iyi bir analizci örneği. ellerinize sağlık.
19-05-2020 04:41
hikayenin istanbul'da başlayıp venedik'e doğru uzanması ve pek çok tarihi ögeye yer vermesi hoşuma gitti. ancak hikayenin biraz daha uzun olmasını isterdim...akbaba'dan başka diğer karakterlerin hikayelerini biraz daha uzun uzun olabilirdi. mesela serçe hatun, mesela bellini ve oğulları, mesela mesih paşa gibi.... ama yazar burada konudan kopmamak adına şahısların hikayelerini kısa tutmuş. biraz da tarihi bir polisiye havası olması, ornio'nun amacı uğruna yaşadıkları... gerçekten güzel bir roman...
09-06-2020 15:35
bu kitabı yeni okudum hiç beğenmedim kapağını da sevmedim konusuysa çok karışık her yerden bir şey çıkıyor karman çurman okuduğum 1356 kitap arasında ilk 500 le ilk 600 arasında 10 üstünden puanım 5 5 yıldız üstündende 3 verdim
14-02-2021 14:19
konusu fena değil ama okurken sıkıldım diğer iskender pala kitaplarına pek benzemiyor
06-07-2022 19:12
osmanlıyı anlatan bir kitap bence bazı yerleri aşırı uzatılmış bazı yerlerdeyse olay tamamlanmamış devamı da yok ben tavsiye etmiyorum
01-08-2022 18:27
sonuca bağlanmayan bir kitap tavsiye etmiyorum okuyorsunuz sonuna kadar sonra tamamlanmadan bitiyor bazı şeylerin tamamlanmaması olabilir ama resmen yarım yazılmış gibi belki özellikle böyle yazılmıştır ama benim fikrim bu şekilde güzel değil
13-09-2022 13:35
çok güzel başladı ama kötü bitti hikaye yarım kalmış gibi hissettim fikri bulmuş ama sonunu getirememiş gibi