MEB’in 100 temel eseri listesinde yer alan Ayaşlı ve Kiracıları, sade anlatımı ve döneminin karakterlerini başarılı bir şekilde yansıtmaktadır. Başkahramanın adı bilinmemekte ve olaylar birinci ağızdan anlatılmaktadır. Ben özetlerken ‘Beyimiz’ şeklinde hitap etmeyi uygun gördüm. Bir Türk klasiği olan bu kitabın muhakkak okumalı ve arşivinizde bulundurmalısınız.
Yeni yapılmış bir apartmanın Ayaşlı İbrahim’e ait dokuz odalı bölüğünde her birinin ayrı derdi ve yaşantısı olan farklı insanlar yaşamaktadır. Bir de hizmetlisi vardır. Halide genç bir kızdır. On beş gösterir. Beyimiz bankada çalışan bir memurdur. Müdürü tarafından pek sevilir ve tutulur. Beyimiz ilk Halide ile tanışır. Halide odalarda yaşayan kişileri anlatır. Beraber dedikodu ederler. Halide hasta olduğundan bahseder ama ayrıntı vermez. Beyimiz de sormaz. Sonra Ayaşlı’nın üvey kızı Faika gelir. Eşi Fuat’ın annesi memleketten gelmiştir. Onlarla beraber konaklar. Faika, gözü açık bir kadındır. Rahat tavırları vardır. Üvey babasının da üzerine pek düşer, pasaklı olan ayda yılda bir tıraş olan Ayaşlı’ya çeki düzen verir. Kaynanası da Faika’yı kızı gibi görür. Her sabah kahvenin yanında muhabbet eder bulur beyimiz kendini. Yavaş yavaş da herkesi tanımaya başlar. Hasan bey, beton fabrikası olan İskender Bey, kumar geceleri düzenleyen Turan hanım ve eşi Haki Bey, Sonradan görme İffet hanımla zavallı kocası Abdülkerim ve gece gündüz ağlayan çocukları… Beyimiz Turan Hanım’la tanışınca, kadın çok samimi tavırlar sergiler. Kocasının yanında çekinmeden beyimizin yanına sokulmasını ister. Beyimiz kendini o kadının yanında ‘karı’ gibi hisseder. Turan hanım da adeta kocası olmuştur! Her ne kadar bu durumdan rahatsız olsa da kendini onun dibinde bulmaktan alıkoyamaz. Her akşam kumara gelen adamlardan içten içe kıskanır Turan’ı.
Bir gün ansızın Halide baygın bulunur. Beyimiz yakın arkadaşı Fahri’yi arar. Doktor olan Fahri, Halide’nin hamile olduğunu ve bebeği öldürmek için zehir içtiğini söyler. Beyimiz Halide ile konuşur. Bebeğin babası ev açsın, nikahına alsın, der. Bir süre sonra da öyle olur. Halide oradan ayrılır. Yerine kırk beş yaşlarında dedikoducu bir kadın gelir. Beyimize kızlarını yollar iş bulsun diye. Fakat beyimiz bankada öyle inisiyatifi bulunmadığını söyler.
Bu arada Turan Hanım da odasına uğramaya başlar. Odaya girer girmez kapıyı kilitlerler. Geceyi uyumadan geçirirler. Beyimiz iyice bağlanır Turan’a. Turan, beyimizden bir kadına iş bulmasını ister. Gelsin, görüşelim der. Genç kız, üzerinde eski bir pardösüyle çıkagelir ertesi gün. Mahzun bir hali vardır. Adı Cahide’dir. İş istemediğini söyler. Her gün muhabbete gelmeye başlar. Öyle ki dedikodular başlar yakında evleneceklerine dair. Beyimiz yalanlar bu dedikoduları. İçten içe de düşünür. Cavide ona yanık olabilir. Evlenebilirler belki. Ama Cavide için ‘kullanılmış kız’ denir. Ona iş bulur İstanbul’da. Kız arkasına bakmadan gider. Beyimiz şaşırır kalır. Turan’da kumardan fazla para kazandığı için Ayaşlının oda kirasını arttırmak istemesi üzerine başka bir ev tutmaya karar verir. Yarım ağız davet eder beyimizi evine. Kırılır bu yarım ağızlılığa. Gelirim der fakat o defteri kapatmıştır. Kendini kullanılmış hisseder. Kimsenin gözünde o kadar da değerli değildir aslında.
Arkadaşı Fahri bu bunalımda onu evlendirmek ister. Beyimiz yanaşmaz. O kişiyi bulduğunda evleneceğini söyler.
Bir gün Hasan Bey’in rahatsızlandığı haberini alır. Yaşlı adama inme inmiştir. Hemen Ayvalık’ta yaşayan kızına haber verilir. Kızı gelir. Hasan Bey’in inmesi açılmaya başlamış, kendine gelmiş, hatta iyileşmeye başlamıştır. Bu arada beyimiz, Hasan beyin kızı Selime ile muhabbeti arttırır. Hoşlanır kızdan. Hasan beyin ansızın ölümüyle beyimizin kal ısrarına rağmen Selime gider.
Beyimiz boşluğa düşer. Arkadaşı Fahri sürekli evlenmesi ısrarındadır. Fakat görür ki ona önerdiği kişiyi Fahri sevmektedir. Banka müdüründen kızını isterler ve hazırlıklara başlarlar. Beyimiz Selime’yi aklından çıkaramaz. Doğrudan ona olmasa da oradaki banka görevlisine telgraf çeker Selime’yi sorar. Babasının ölümünden sonra süzüldüğünü öğrenir. Çok geçmeden Selime’den mektup gelir. İstanbul’a gelmek istemektedir. Hemen Selime için oda tutar çekip çevirir. Birlikte güzel vakit geçirirler. Arkadaşı Fahri aracılığıyla evlilikleri gerçekleşir. Düğünleri bir yapılır.
Ayaşlı başka bir apartmana taşınır. Beyimiz boş odadaki hatıralarıyla yüzleşir. Ayaşlı ile irtibatı kesmezler.
Selime bir gün babasının mezarının yanına birinin daha gömüldüğünü söyler. Öğrenirler ki bu kişi Ayaşlı’dır. Böyle vasiyet etmiştir.
Yazan: Zeynep Petek
Ayaşlı ile Kiracıları Kitap Özeti
İsimsiz anlatıcının, Ayaşlı İbrahim adlı adamın dokuz odalı evinde bir odayı kiralamasıyla tanıştığı kişilerle yaşadıkları üzerine yazılmış bir romandır. Roman, anlatıcı ile aynı evde yaşayan kişilerin tanıtılması ve gündelik yaşamlarının anlatılmasıyla ilerlemekte olsa da olaylar asıl anlatıcı üzerinden ilerlemektedir. Anlatıcı, taşındığı evde Hasan Bey adlı aklı başında bir adam ile kumar alışkanlığı olan Turan isimli kadınla dostluk kurar. Hasan Bey ile geçmişten de tanışıklığı vardır. Hasan Bey, devletten alacağı ile uğraşmakta ve kızı Selime'den sık sık bahsetmektedir. Turan ise odasında kumar oynatmaktadır. Turan ile anlatıcının yakın arkadaşlığı olur. Turan'ın evli oluşu ise bu ilişkiye engel olmamaktadır. Kocası da durumdan haberdar olsa da habersiz görünmektedir. Bu ilişkiden rahatsızlık duyan tek kişi anlatıcının yakın dostu Dr. Fahri'dir. Dr. Fahri arkadaşının evlenmesini istemekte ve bir an önce uygun bulmadığı o evden ayrılmasını sık sık anlatıcıya söylemektedir. Anlatıcı ise ayrılmak istediğini söylese de harekete geçmek konusunda çok yavaş davranmakta ve bu eve bu insanlara garip bir bağ hissetmektedir. Evdeki hizmetçi Halimedir. Bu evde yaşayan kişilerin çamaşırlarını yıkar odalarını toplar her işe yetişir fakat evlilik dışı ilişkiden hamile kalır ve evden ayrılmak durumunda kalır. Faika, Ayaşlı'nın kızıdır. Bir de kocası Şoför Fuat vardır. Pek hayırlı bir koca olduğu söylenemez, doğru düzgün iş tutmaz, şiddet uygular ve sık sık çapkınlık yapar. Şefik Bey de bu evde kalan yaşlı bir adamdır. Kendisi çok sevilmemekle birlikte evdeki bazı kişilerle ahbaplık kurabilmiştir. İffet Hanım ve kocası da bu evde yaşar. Bir de ev halkına illallah ettiren bir oğulları vardır. Sürekli ağlayan her şeye zarar veren bu çocuktan anne ve babası bıkmıştır. Hatta bir ara onu İstanbul'a yollama bakıcı tutma gibi uzaklaştırma yollarına da başvururlar.
Evdeki bu ortam iyi kötü idare edilmekte ve kendi içinde bir dengeye sahip olduğu görülmektedir. Turan ve Ayaşlı'nın ettiği kavga sonunda bu denge bozulur ve Turan evden ayrılarak daha büyük bir eve taşınır. Turan'ın ayrılmasıyla evde bir boşluk oluşur. Hasan Bey bir gün geçirdiği kalp krizi neticesinde vefat eder. Bu ölüm herkesi çok derinden etkiler. Hasan Bey'in kızı Selime ile anlatıcı bu üzücü olayın etkisiyle tanışır. Anlatıcı Selime'den çok hoşlansa ve onunla evlenmek istese de Selime'ye açılamaz. Yalnızca "gitme, kal" diyebilir. Selime ise evine döner. Anlatıcının üzüntüsü derindendir. Bu üzüntülü günler elim bir olayla bölünür. Şefik Bey'in öldürüldüğü ortaya çıkar ve olayın failleri bulunamaz. Şefik Bey'in cesedini tespit etme işi ise anlatıcıya kalmıştır. Bunun üzerine aşk ve evlilik hakkında daha ciddi düşünmeye başlayan anlatıcı, Selime'ye mektup yazarak onu yanına çağırır. Selime gelir ve ona Fahri'nin yanında evlilik teklif eder ve oracıkta nişanlanırlar. Yeni tutulan evde mutlu mesut günleri olur. Ayaşlı ise anlatıcı ile irtibatı kesmez ve onları hep ziyaret eder. Ayaşlı'nın ölümü ve cenazesinin Hasan Bey'in yanına gömülmesi ile eser son bulur.
Oldukça akıcı ve okuması kolay bir eserdir. Kişi sayısının fazla olmasına rağmen kafa karıştırmamakta ve karakterler detaylı olarak betimlenmektedir. Ayrıca kişileri okudukça Memduh Şevket Esendal'ın toplumda görülen kişilerden Ayaşlı'nın evi adı altında bir havuz oluşturduğunu görmek mümkündür. Memduh Şevket Esendal'ın en bilindik romanıdır. Kendisi romanını ilk başlarda içine sindirememekle birlikte okudukça sevdiğini de dile getirmiştir. Kendi eserine karşı acımasız olduğunu söyleyebilirim.
Cumhuriyet döneminin önemli yazarlarından bir tanesi olan Memduh Şevket Esendal’ın en önemli eserlerinden bir tanesi olan Ayaşlı ile Kiracıları ilk olarak dönemin Vakit gazetesinde yayınlanmış, daha sonra 1934 yılında kitap haline getirilerek okurların beğenisine sunulmuştur.
Dönemin Ankara’sında geçen roman dönemin insanlarını yansıtma şekli ile büyük beğeni toplamış ve dönemi anlatan en iyi romanlardan bir tanesi olarak kabul edilmiştir.
Ayaşlı ve Kiracıları romanı bir banka memurunun gözünden anlatılmaktadır. Ankara’da dokuz daireli bir apartman dairesine taşınan banka memuru apartmanda yaşananları okurlara anlatmaktadır. Apartman aslında Ayaşlı İbrahim Bey tarafından devletten kiralanmıştır ve bir pansiyon gibi iş görmektedir. Ankaya’ya gelenlere kiralanan dairelerde birbirinden farklı insanlar kalmaktadır.
Apartmana taşınanlar genelde Ankara’da işi olan çıkarcı ve paragöz insanlardır. Bunlardan bir tanesi olan Turan Hanım kumara meraklıdır ve zamanla dairesinde kumar oynatmaya başlar. Apartmanda yaşayanlar Turan Hanımın dairesinde toplanıp kumar oynarlar. Zamanla işler daha da ileri gider ve kumar ortamında etik olmayan ilişkiler yaşanmaya başlar. Herkes çıkarlarına göre farklı ilişkiler kurar. İşlerin büyümesi ile Turan Hanım apartmandan ayrılıp başka yerde kumarhane işletmeye devam eder. Onun boşluğunu ise başka birisi üstlenir. Fakat gayri meşru ilişkilerin çoğalması ile apartmanda dağılmalar başlar. Birileri boşanma yoluna giderken birileri intikam yolunu tercih eder. Apartmanda yaşananlar iyice gün yüzüne çıkar ve herkes hayatları gibi bir taraflara dağılır.
Ayaşlı ile Kiracıları Cumhuriyet’in ilk entrika romanlarından biri olarak da kabul edilir. Çıkarlar için insanların gayri meşru ilişkiler yaşaması ve kendilerini bataklığa sürüklemeleri döneme damgasını vurmuştur.
Ayaşlı ile Kiracıları Soruları ve Cevapları
Ayaşlı ile Kiracıları kimin eseri?
Memduh Şevket Esendal
Ayaşlı ile Kiracıları türü nedir?
Yerli Romanlar
Ayaşlı ile Kiracıları kaç sayfa?
256
Ayaşlı ile Kiracıları Yorumları
okurken tiksindim bu kadar da olmaz bence abartılı bir kitap
05-10-2015 12:13
kütü ne varsa kitaba aktarmış aslında gerçekleri yüzümüzü vurmuş o açıdan bakarsanız güzel kitap
29-11-2016 07:54
o kadarda kotu degil bundan nece kotu kitaplar var abartmayin!!!!!
18-04-2017 20:12
balzac'ın goriot baba'sıyla denk muhteşem kitap. ikisi arka arkaya okunmalı.
arkadaşlar ayaşlı ve kiracıları özet pdf olarak var mı yada buradakini nasıl pdf olarak kaydedebilirim yardımcı olur musunuz
14-12-2019 15:29
kitap 1930lu yıllarda yayınlanmış ama günümüzde hala gerçekliğini koruyor türk insanın para göz yanını harika işlemiş kitapta geçen karakterleri günümüzde hala görebiliyoruz neredeyse 100 yıl geçmiş ama huylu huyundan vazgeçmemiş bana göre şahane bir roman hatta içerdiği entrikaları görünce bunun mutlaka dizisi yapılması lazım
07-04-2022 21:30
özet için teşekkür ederim uzun olmuş ama işime yaradı
19-10-2022 22:59
kitap günümüz kiracı sorununumu anlatıyor
14-03-2023 21:43
sınavda çıkabilecek soruları da paylaşın
17-08-2023 19:53
kaç sayfalık kitap internette pdfide bulunuyor kendiniz okuyun