Ahmet Yılmaz Boyunağa'nın yazdığı "Satıcı Çocuk" 13 bölüm ve 110 sayfadan oluşur. Aile, dostluk ve macera konulu kitap; Uğur Köse'nin çizdiği siyah beyaz resimlerle süslenir. Derya Işık Özbay'ın yaptığı kapak tasarımı ise adeta kitabın küçük bir özetini simgeler. Babasını, dükkanında çıkan bir yangında kaybeden satıcı çocuk Murat'ın öyküsü; kimi hüzünlü kimi neşeli bölümleriyle okurlara pek çok ders verir. İşte "Satıcı Çocuk" adlı kitabın bölümleri:
● İş Bulma Kurumunda…
● Taze Simitleeeeer!..
● Dilsiz Şenol
● İstenmeyen Kavga
● Adam Olacak Çocuk
● Tıptıp Nuri
● Garip Bir Olay
● Korkunç İftira
● Allah Doğrunun Yardımcısıdır
● Yağlı Direk
● Yaşasın Deniz
● Bir Borç Ödeniyor
● Sabrın Sonu
Satıcı Çocuk Özeti
Babasını bir yangında kaybeden Murat, ailesinin geçimine katkıda bulunmak için çalışmak ister. Bu yüzden iş bulmak için iş bulma kurumuna gider. Ama çalışırken okuluna devam etmek istediği için kendine uygun bir iş bulamaz. Daha sonra aklına simit satarak para kazanmak gelir. Böylece Murat, satıcılığa başlar. İlk önce fırından aldığı simitleri satar. Simit satarak epey para kazanır. Daha sonra mahalleden arkadaşı Dilsiz Şenol ile istasyonda fıstık satmaya karar verir. Murat gibi yetim bir çocuk olan Dilsiz Şenol, Murat'ın fikrini kabul eder ve birlikte fıstık satmaya başlarlar. Ama istasyonda Murat ve Şenol'dan başka çocuklar da satış yapar. İşte bu çocuklardan biri, fıstık sattığını görünce Murat'a sataşır. Murat bu çocuğu güzellikle başından savmaya çalışsa da sonunda onunla kavga etmek zorunda kalır. Bu kavgaya diğer satıcı çocuklar da şahit olur. Neyse ki satıcı çocukların en büyüğü olan Sedat, duruma el atarak Murat ve Şenol'un da aralarına katılmalarını sağlar.
Bir süre sonra Murat, istasyonun bir köşesinde portakal satmaya başlar. Portakal satarken küçük bir çocuğun sessizce su satmaya çalıştığını görür. Önce küçük çocuğun elindeki suyu satmasına yardımcı olur, sonra da ona kendisiyle çalışmak isteyip istemediğini sorar. Küçük çocuk, şaşkınlıkla karşıladığı bu teklifi sevinçle kabul eder. Bunun üzerine Murat, çocuğa portakal tezgahında beklemesini söyleyerek çarşıya gider. Az sonra çocuğun evine götürmesi için aldığı yiyeceklerle geri döner. Yiyecekleri çocuğa verir ve onu evine yollar. Küçük çocuk eve gittikten biraz sonra annesiyle birlikte geri döner. Kadıncağız, oğlunun bu yiyecekleri nereden bulduğunu öğrenmek için Murat ile konuşur. Yiyecekleri Murat'ın gönderdiğini öğrenince de hem şaşırır hem sevinir. O günden sonra Nuri adındaki küçük çocuk, Murat ile çalışmaya başlar.
Bir gün Murat, trenin içinde satış yapmaya çalışırken bir adamla çarpışır. Bu garip olaydan rahatsızlık duyan Murat, okula gidince müdürün odasına çağrılır. Murat'ın trende çarpıştığı adam, onun parasını çaldığını iddia eder. Murat bu iftira karşısında neye uğradığını şaşırsa da kendini güzelce savunur. Okul müdürü de Murat'a güvenir ve destek olur. Daha sonra Murat, okul müdürüyle beraber emniyet müdürlüğüne gider. Orada emniyet müdürüyle savcıya karşı da kendini savunur. Murat'ın verdiği bilgiler sayesinde parayı çalan kişinin kim olduğu tespit edilir. Gerçek hırsız yakalanınca hem emniyet müdürü hem savcı Murat'ı küçük birer hediyeyle ödüllendirirler.
Bir süre sonra yaz gelir ve Murat, Denizcilik Bayramı için her yıl düzenlenen yağlı direk yarışına katılır. Günlerce çalışıp antrenman yaptığı için yağlı direğin ucundaki bayrağı almayı başarır. Bu olay, Murat'ın herkes tarafından takdir edilmesini sağlar. Yağlı direk yarışından günler sonra Murat ve arkadaşları denize giderler. Murat, kayanın etrafında yüzerken sınıf arkadaşlarından Nermin ile yüzen bir kızın boğulmak üzere olduğunu görür. Arkadaşlarının da yardımıyla kızı kurtarır. Bu olay üzerine kızın ailesi, Muratların evine giderek ona ve ailesine teşekkür ederler. Murat, kızın babasının savcı olduğunu görünce çok şaşırır. Savcı ise kızını boğulmaktan kurtaran cesur ve yardımsever gencin Murat olmasına hiç şaşırmaz.
Yıllar sonra Murat maden mühendisi olur ve savcının kızı Ayla ile evlenir. Deniz kıyısındaki güzel bir köşkte annesi, dedesi, kardeşi, eşi ve çocuklarıyla mutlu bir şekilde yaşar. Dürüst, çalışkan ve yardımsever kişiliğini kaybetmeyen Murat; iyi bir meslek sahibi olunca da çok çalışmaya ve yardıma muhtaç insanlara el uzatmaya devam eder.