Ahmet Yılmaz Boyunağa’nın yazdığı Ateşli Gül Bahçesi, Hz. İbrahim’in hayatını konu alıyor. Hz. İbrahim'in doğumundan Kâbe'nin yapılmasına kadarki zamanı kapsayan kitap, Hz. İbrahim’in hayatındaki pek çok önemli olayı inanç, umut ve güzel ahlak çerçevesinde kronolojik olarak anlatıyor. İlk Genç-Timaş Yayınları tarafından yayımlanan ve yayınevinin İnci Öyküler Dizisi’nde yer alan kitap, 10 yaş ve üzeri okurlara hitap ediyor. Kapak resmi Derya Işık Özbay tarafından çizilen kitabın içinde resim bulunmuyor. 80 sayfadan oluşan kitap, 19 bölüme ayrılıyor. Kitaptaki bölüm başlıkları:
● Babil Kralı
● İnsafsız Nemrud, Yeni Doğan Çocukların Öldürülmesini Emrediyor
● Hz. İbrahim'in Doğumu
● Hz. İbrahim'in Annesi ve Babası ile Konuşması
● Hz. İbrahim'in Babil'e Gelmesi
● Bu Zavallı Putları Kim Satın Alır?
● Hz. İbrahim Babil Halkını Yüce Allah'ı Tanımaya Davet Ediyor
● En Büyük Put Yapmıştır!
● Hz. İbrahim Nemrud'un Karşısında
● Hz. İbrahim'in Ateşe Atılması
● Hz. İbrahim'in Babil'den Hicreti
● Nemrud Bir Sivrisinek Tarafından Öldürülüyor
● İbrahim Peygamber Suriye ve Mısır'da
● Hz. İsmail'in Doğumu
● Dur! Dur! Akma!
● Hacer ve Hz. İsmail Yalnız Kalmıyorlar
● Hz. İsmail'in Kurban Edilmesi
● Hz. İshak'ın Doğumu
● Kâbe'nin Yapılması
Ateşli Gül Bahçesi-Hz. İbrahim Özeti
Hz. İbrahim, günümüzden binlerce yıl önce var olan Babil Devleti’nde Kral Nemrud’un sarayında çalışan Azer isimli bir adamın oğlu olarak dünyaya geliyor. Hz. İbrahim’in doğacağı yıl Nemrud, müneccimlerinden o yıl içinde doğacak bir çocuğun kendi hükümdarlığını yıkacağını öğreniyor. Bu bilgi üzerine hükümdarlığını korumak için doğacak bütün çocukların öldürülmesini emrediyor. Kendi hanımı da hamile olan Azer, bu haberi duyunca doğacak çocuğunun öldürülmesini önlemek için hanımını bir mağaraya götürüyor ve çocukları doğup büyüyene kadar hanımına gizlice erzak taşıyor.
Azer’in hanımı Hz. İbrahim’i mağarada doğurup büyütüyor. Bu sırada Nemrud da yeni doğan çocukların öldürülmesine son veriyor. Böylece Hz. Azer, hanımını ve oğlunu alıp Babil şehrine getiriyor. Hz. İbrahim henüz mağarada yaşarken bile anne ve babasına yaratıcısının kim olduğu gibi zor sorular soruyor. Tıpkı tüm Babilliler gibi Nemrud’a tapan anne ve babası ise bu soruyu kendi inançlarına göre cevaplayıp geçiştiriyorlar. Ancak anne ve babasının mantıksız cevapları Hz. İbrahim için yeterli olmuyor.
Hz. İbrahim’in babası Azer, put yapıp satarak para kazanıyor. Yaptığı putları satma işini de genellikle oğullarına veriyor. Böylece Hz. İbrahim büyüyüp çarşı pazarda put satabilecek yaşa gelince onu da bu iş için görevlendiriyor. Ama Hz. İbrahim, babasının ve tüm Babil halkının çok önem verdiği putları fayda ve zarar veremeyen zavallılar olarak nitelendiriyor. Onları yerde sürüyerek pazara götürüyor ve geri getiriyor.
Yıllar böyle geçip giderken Hz. İbrahim peygamberlikle görevlendiriliyor ve babasını doğru yola davet ediyor. Ancak babası oğlunun atalarının dininden yüz çevirmesini kabullenemiyor ve onu evlatlıktan reddediyor. Hz. İbrahim babasından sonra Babil halkını da doğru yola davet ediyor. Hatta onların taptıkları yıldız, Ay ve Güneş’i tek tek gözleyerek “Benim Rabbim bu mu?” diye soruyor. Ama sonunda hepsinin birer birer kaybolduğuna dikkat çekerek Rabbinin yalnızca Allah olduğunu söylüyor.
Hz. İbrahim’in tüm çabasına rağmen Babilliler atalarının dininden dönmüyorlar. Bununla birlikte bir de Hz. İbrahim’i putlarından zarar göreceğine dair tehdit ediyorlar. Hz. İbrahim ise bir gün en büyük put hariç tüm putları baltayla kırıyor ve baltayı onun yanına koyuyor. Böylece en büyük putun diğerlerini baltayla kırdığını ima ederek Babillilere putların aciz olduğunu itiraf ettiriyor. Ancak Babilliler yine de atalarının dininden vazgeçmiyorlar ve Hz. İbrahim’i bu suçundan ötürü Nemrud’un karşısına çıkarıyorlar.
Hz. İbrahim, Nemrud’u da Allah’a imana davet ediyor ama kendisini tanrı olarak gören Nemrud buna karşılık olarak Hz. İbrahim’i cezalandırmak için ateşe attırıyor. Devasa bir ateşe atılan Hz. İbrahim, Allah tarafından korunuyor ve günler sonra sağ salim ateşten çıkıyor. Bunun üzerine Nemrud, Hz. İbrahim’le uğraşmayı bırakıyor ve Hz. İbrahim; eşi Hz. Sare, yeğeni Hz. Lut ve bir avuç müminle birlikte Şam taraflarına doğru hicret ediyor. Nemrud ise burnuna giren bir sivrisinek yüzünden eziyet çeke çeke ölüyor.
Hz. İbrahim önce Harran’a sonra Mısır’a gidip insanları Allah’a iman etmeye çağırıyor. Bu sırada Hz. Sare, Mısır’ın hükümdarı Firavun tarafından alıkonuluyor. Ancak Allah’ın yardımıyla Firavun Hz. Sare’yi bırakmak zorunda kalıyor ve ona sarayındaki genç hizmetçilerden biri olan Hacer’i veriyor. Böylece Hz. İbrahim, Hz. Sare ve Hacer Suriye’ye gidiyorlar. Hz. Sare’nin isteği üzerine Hz. İbrahim Hacer’le evleniyor ve böylece Hz. İsmail dünyaya geliyor.
Bir süre sonra Hz. İbrahim, Hz. Hacer ile Hz. İsmail’i Allah’ın emriyle Mekke’ye götürüyor. Hz. Hacer susuz bir yer olan Mekke’de oğlu için su arayıp duruyor ve onun bu çabasına karşılık Allah, Mekke’ye su ihsan ediyor. Zemzem adını alan bu su sayesinde insanlar gelip Mekke’ye yerleşiyorlar. Hz. İbrahim de hanımı Hacer’i ve oğlu İbrahim’i ziyaret etmek için Mekke’ye gelip gidiyor. Bu gelişlerinden birinde henüz çocuğu olmadığı zamanlarda eğer bir çocuğu olursa onu Allah için kurban etmeyi adadığını hatırlıyor ve bunu oğluna da söylüyor.
Hz. İsmail babasının söyledikleri karşısında tam bir teslimiyet gösteriyor ancak Allah, Hz. İsmail’in kurban edilmesine izin vermiyor ve Hz. İbrahim’e kurbanlık bir koç gönderiyor. Bu olayın ardından Hz. İbrahim, Hz. Sare’nin yanına dönüyor ve böylece Hz. İshak ile müjdeleniyor. Daha sonra yine Mekke’ye geldiğinde ise Hz. Adem’in attığı temeller üzerine Hz. İsmail ile yeniden Kâbe’yi inşa ediyorlar.