Murathan Mungan ‘ın kaleminden çıkmış Yüksek Topuklar kitabı 527 sayfalık akıcı bir olay örgüsünden oluşuyor. Ana karakterlerden Nermin ve ona 5 günlüğüne emanet edilen 5 yaşındaki Tuğde’nin arasında geçenler ve Nermin’in iç diyaloglarıyla kitabı sıkılmadan bitirebilirsiniz. Beş günün 527 sayfada anlatılmasına rağmen, yazar konuyu okuyucuya hiç sıkmadan aktarabilmiş.
Kitapta kadınların iç dünyası ağırlıklı olmak üzere çok fazla konu başlığı işleniyor. Bu başlıklar karakterlerimizden Tuğde’nin üzerinden yürüyor. Beş yaşında olmasına rağmen kadınlığın bütün çetrefilli, nazlı, entrikalı, eğlenceli ve cazip yönlerini keşfetmiş bir çocukla beş gün geçiren Nermin ise oldukça şaşkındır. Nermin’in izinli olduğu döneme denk gelerek, arkadaşının ricasını kıramayarak kızının kendisinde beş gün için kalmasın kabul etmesi, Nermin’e hem beş işkence dolu gün geçirtir hem de kadınların dünyasına ait acımasız ve eleştirel analizler yapmasını sağlar. Tuğde’nin yaşından çok çok büyük hal ve hareketleri, ukala tavırları, süse düşkünlüğü, erkekler ile olan ilişkileri, yaşam alışkanlıkları Nermin’in kaçtığı bütün kadın profillerine eştir. Bundan bu kadar kaçarken aynı evde beş gün geçirmek zorunda kalmak Nermin’i psikolojik anlamda zorlamaktadır. Nermin çocuklardan nefret etmektedir. Bir de Tuğde gibi bir çocuk ile tanışmak ona bu konuda doğru bir karar verdiğini kanıtlamış olur.
Nermin, hemcinsleri konusunda sıkıntıları olan bir kadındır. Kitap boyunca Nermin’in kadınları ağır ve acımasız bir şekilde eleştirdiğini görebiliriz. Kitapta evli, bekar, çocuklu, evde kalmış, ayrılmış, aldatılmış, terk edilmiş gibi birçok tipteki kadınları analiz ediliyor ve bu analizlerin çoğu küçümser bir tavırla gerçekleştiriliyor, bunun altındaki asıl sebep ise; kadınların en popüler özelliği olarak gösterilen kıskançlık duygusudur. Bu duygununun zaman zaman kadınları meslek hayatlarında bile etkilediğini Nermin’in avukat arkadaşı olan Gönül ile olan diyalogları destekliyor.
Kitaptaki kadın eleştirileri birçok zaman abartılı geliyor. Bu acımasız eleştiriler ve abartılar düşünülünce okur yazarı eleştirebilir bir duruma gelebiliyor. Özellikle bir kadın olarak bu kitabı okumak hem bir farkındalık, hem de bir savunma iç güdüsü uyandırıyor.
Kitapta, Nermin’in yaşadığı bu duygusal karmaşaların içinde kendisi ile yaptığı iç diyaloglar oldukça fazla yer alıyor. Yazar bu diyalogları gerçekten çok başarılı kurgulanmış. Ayrıca Nermin’in çocukluk yıllarını ve halaları ile olan mücadelelerini anlattığı kısımlarda kitabın akışını hiç bozmadan olay örgüsü ile çok güzel örtüşüyor. Bu da okur da yazara karşı ister istemez bir beğeni oluşturuyor.
Ayrıca kadınların severek giydiği yüksek topuklar tahmin edileceği üzere kitaba da adını vererek güzel bir eleştiriden geçiriliyor. Nermin, yüksek topukların kadınların bayıldıklarının aksine erkekler için tam bir baş belası olduğunu savunuyor. İzlenilen bütün filmlerde kadınların yüksek topuklar ile başını derde soktuğu üstüne üstlük bir de yanındaki erkekleri de bu derde sürüklediğini gözlemleyen Nermin, topuklu ayakkabıların sadece kadınlara acı vermediğini de anlatmış oluyor.
Kitaptaki en güzel perspektiflerden biri de belirli bir zümre, sınıf veya topluluğun yaşam tarzı değil, toplumda ekonomik düzeyi yüksek olan, düşük olan veya cinsel kimliği sıradan veya sıra dışı olan herkesle tanışma fırsatını yakalıyorsunuz. Bu insanlar gayet doğal ve farksız bir şekilde yansıtılarak anlatılıyor Nermin’in ağzından.
Başta kadınlar olmak üzere, kadınların iç dünyasını anlamaya çalışan, çatışma yaşayan herkesin okuması gereken bir kitap. Çünkü kitaptaki kadın analizleri, eleştirileri zaman zaman abartı gelse de etrafımıza baktığımızda böyle kadınların sayısının git gide arttığını görebiliyoruz. Bunların altında yatan nedenleri ya da sonunda doğabilecek sonuçları kestirmek pek de mümkün olmuyor. Bu kitap okur için biraz da bu konuda aydınlık bir yol çıkarıyor.
Uzun bir kitap olmasına rağmen akıcı ve sıkmayan bir dili vardı. Kitaptaki kadın eleştirileri bir kadın olarak beni zaman zaman rahatsız etse de verilen örneklere bakınca etrafımda bu tip kadınların istemesem de var olduklarını ve bu eleştirileri hak ettiklerini düşünmeden edemedim.
Kitapta birçok anlatımda metaforlar kullanılmış. Bu metaforlar oldukça zekice ve yerinde kullanılmış oldukları için okuru süreçte zaman zaman güldürüyor, zaman zaman ise düşündürüyor. Yazarın başarılı gözlem yansıtma teknikleri ise kitabın sonuna kadar sizi hayran bırakıyor.
Yazan: Pınar Şimşek
Yüksek Topuklar Soruları ve Cevapları
yüksek topuklar kimin eseri?
Yüksek Topuklar Murathan Mungan'ın bir eseridir.
Yüksek Topuklar Yorumları
munganın en güzel kitabı
12-01-2017 18:19
verdiğim paraya çok acıdım hocamız okumamızı istedi o kadar para verip aldım çok kötü bir kitaptı çok sıkıcı konusu saçma ana fikir yok
05-02-2017 21:06
benim murathan mungan ile tanışmam bu kitap sayesinde oldu. şu an okuyor ve gayet iyi gıdıyor. bir kadını kendı gozunden cok açık bır dille anlatmış yazarımız. y
kadınlar hatta bir çok şey hakkındaki tespitleri çok güzel. ancak kitap gereğinden fazla uzun ve sıkıcı. belli bir yerden sonra kendini yineliyor hissi veriyor insana. ben çok zor ilerledim ama zevkler ve renkler tartışılmaz tabi.
15-03-2018 00:15
okunması gereken çok güzel bir eser şiddetle tavsiye ederim