Bilgin Adalı’nın alternatif tarih anlatıları kapsamında kaleme aldığı Kralın Adaleti, saray aşçısının kızı Arinna ile muhafız komutanının oğlu Himuli’nin Hitit İmparatorluğu’nun başkenti Hattuşaş’taki maceralarını konu alıyor. Arinna 13, Himuli ise 14 yaşında. İki çocuk çok yakın arkadaş ve aynı zamanda da süt kardeş. Ancak hikâyenin en başından beri aralarında kardeşliğe aykırı bir yakınlık bulunuyor ve kitabın sonlarına doğru da birbirlerini sevdiklerini itiraf ediyorlar.
Kutlay Sındırgı’nın çizdiği siyah beyaz resimlerle süslenen Kral’ın Adaleti, ilk kez 2009 yılında Can Çocuk tarafından basılmış. Yayınevinin Heyecanlı Kitaplar dizisinin Polisiye kategorisinde yer alan kitabın 8 yaş ve üzeri okurlar için uygun olduğu belirtilmiş. Kitap genel olarak bu yaş grubu için uygun olsa da Arinna ile Himuli arasındaki ilişkinin hedef kitle için uygunsuz olduğunu belirtmek gerek. Ayrıca kitapta Hititlerin çok tanrı inancının yoğun bir şekilde işlenmiş olması da çocuklar açısından dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta. Ebeveynler ve eğitimciler bu konu hakkında çocuklardan gelebilecek sorulara hazırlıklı olmalılar. Hatta çocuklardan önce kitabı okuyup fikir edinmeleri ve gerekli gördükleri noktalarda çocuklara bilgi vermeleri çok daha uygun olabilir.
91 sayfadan oluşan kitapta toplam 16 bölüm bulunuyor. Bu bölümlerden 12 tanesi hikâyeyi, biri ön sözü, biri iki farklı kral zamanındaki Hitit İmparatorluğu haritalarını ve birer tanesi de Hattuşaş ile Hititler hakkındaki bilgileri içeriyor. Kitaptaki bölüm başlıkları:
● Önsöz
● Kralın Dönüşü
● Arinna'nın Kuşkusu
● İz Peşinde
● Buluşma
● Kızılcık Şurubu
● Ziyaretçi
● Kralın Uyanışı
● Geyik Eti Suyuna Çorba
● Kralın Adaleti
● Gecenin Karanlık Konuğu
● Kralın Son Yolculuğu
● Yeni Bir Dönem
● Hattuşaş
● Hititler
● Hitit İmparatorluk Haritaları
Kralın Adaleti Özeti
Kitap, saray aşçısı Nirvabi’nin kızı Arinna ile muhafız komutanı Kaşşuli’nin oğlu Himuli’nin alışveriş yapmak için gittikleri pazar yerinde Kral Hattuşi’nin Halep Seferinden döndüğünü öğrenmeleriyle başlıyor. Babalarının işinden dolayı zaten sarayda yaşayan iki çocuk, Kral’ın yaralı bir şekilde seferden döndüğünü öğrenip halkı selamlamasını izledikten sonra durumu hakkında daha fazla bilgi almak için saraya dönüyorlar. Bu sırada Kral da saraya getiriliyor ve saraydaki önemli kişilere kısa bir konuşma yapıyor. Bu konuşma sırasında eğer kendisine bir şey olursa kız kardeşinin oğlu Labarnaş’ın tahta geçeceğini söylüyor. Bu kısa konuşmadan sonra ise dinlenmek üzere odasına götürülüyor.
Kral’ın odasına götürüldüğünü anlayan iki çocuk, hiçbir şeyi kaçırmamak için Kral’ın odasının balkonuna tırmanıyorlar. Böylece hekimlerin hazırladığı ilaçlar sayesinde Kral’ın kısa sürede iyileşeceğini ve bu süreçte Kral’la yeğeni Labarnaş’ın ilgileneceğini öğreniyorlar. Ancak Arinna, az sonra Kral’ın yanından ayrılıp atıyla gezintiye çıkan Labarnaş’ın hâl ve hareketlerinden kuşkulanıyor ve ona dikkat etmeleri gerektiğini Himuli’ye söylüyor.
Himuli, başlangıçta Arinna’nın söylediklerini pek önemsemiyor ancak Arinna Labarnaş’ın üç günde bir sabahın erken saatlerinde atıyla bir yere gittiğine dikkat çekerek onu takip etmeleri gerektiği konusunda Himuli’yi ikna etmeyi başarıyor. Böylece iki çocuk, Labarnaş’ı birkaç kez takip edip onun bir cadının mağarasına gittiğini ve cadıdan aldığı zehirle Kral’ı yavaş yavaş öldürmeye çalıştığını öğreniyorlar. Ancak kimsenin kendilerine inanmayacağını düşündükleri için Kral’ı kendi başlarına kurtarmaya çalışıyorlar.
Labarnaş’ın Kralı daha fazla zehirlemesini önlemek için zehir dolu şişeyi bir benzeriyle değiştirmeye karar veriyorlar. Bunun için öncelikle Labarnaş’ın şişesine benzer bir şişe alıyor ve zehrin neye benzediğine bakıyorlar. Daha sonra ise kızılcık meyvesi ve bal ile görünüşü zehre benzeyen bir sıvı oluşturup aldıkları şişeye dolduruyorlar. Himuli büyük tehlikeler atlatarak zehir şişesinin yerine kızılcık şurubu dolu şişeyi koymayı başarıyor. Ancak son şişe değişimi sırasında günlerdir uyanmayan Kral uyanıyor ve çocukları yakalıyor. Böylece her şey ortaya çıkıyor ve hem Labarnaş’ın ihaneti hem çocukların kahramanlığı herkes tarafından duyuluyor.
Artık tahtını Labarnaş’a bırakamayacağını anlayan Kral, ihanetinden ötürü sürgüne yolladığı oğlundan olan torunu Murşili’yi saraya getirtip kendisinden sonra tahta onun geçeceğini ilan ediyor. Ayrıca Arinna ile Himuli’nin Murşili’nin yardımcıları olacağını da açıklıyor. Labarnaş ile ailesinin ve kendisini zehirlemesi için Labarnaş’a yardım eden cadının ise yargılanıp sürgüne gönderilmesine karar veriyor. Ancak Labarnaş sürgüne gönderilmeden önce zindandan kaçıyor ve Murşili ile Arinna ve Himuli’yi öldürmeye kalkışıyor. Neyse ki çocukların üçü de zarar görmeden muhafızlar tarafından kurtarılıyor. Bu olaydan bir süre sonra Kral ölüyor ve Murşili tahta geçiyor. Murşili’nin tahta geçmesiyle kitap sona eriyor.