Şermin Yaşar'ın yazdığı Cingo, kendini insan sanan sevimli bir köpeği sahiplenen Gocukoğlu Ailesi'nin eğlenceli hayatını konu alır. Kitaptaki kahramanlar; Gocukoğlu Ailesi'nin yeni üyesi Cingo, Can Gocukoğlu namıdiğer Cango, Can'ın annesi Binnur Gocukoğlu yani kısaca Bingo ve Tango olarak anılan babası Taner Gocukoğlu. "Ben İnsan Değil miyim?" alt başlığına sahip kitap, ilk kez 2019 yılında Doğan Egmont Yayıncılık tarafından yayımlanır. Elif Balta Parks'ın çizdiği turuncu detaylı siyah beyaz resimlerle süslenen kitabın kapak tasarımını Eda Ayhangil yapar. Yazar, bu kitabını; uyumadan önce "Cingo'nun maceralarını anlat" diyerek bu kitabın yazılmasını sağlayan çocukları Tuna, Mete ve Name'ye ithaf eder. 188 sayfadan oluşan kitap, kısa kısa 33 bölüme ayrılır. Her biri farklı karakterler tarafından anlatılan bölümlerin başlıkları şu şekilde:
● Doğum günü hediyem arabadan düştü
● Keyfimizden mi atladık?
● Gocukoğlu Ailesi'ni tanıyalım
● Dur bir de ben anlatayım
● Dayımın düğünü nasıl kâbusa dönüştü?
● Bunlar resmen Gıcıkoğlu Ailesi
● İğrençsin Cingo
● Hayatı öğreniyorum
● Cingo ofiste de aynı
● Cingo parkta da aynı
● Her şeyin bir sebebi var
● Okul vakti Cingo!
● Şimdi okullu olduk
● Kimse inanmasa da Cingo'yu seviyorum
● Eğitime devam
● Oldu bu iş!
● Şimdi ben de herkes gibiyim
● Yeni Cingo, yeni hayat
● O artık eğitimli bir çalışan
● Evden işe, işten eve bir hayat
● Cingo'nun bayramı
● I love you, kalp, kalp, kalp
● Cingo'ya bir haller oluyor
● İmdat Sokak-Dikkat Köpek Var
● Ayrılık acısı ya da acıların köpeği Cingo
● Hızlı Şoför Cingo Bey
● Sizsiniz pis, pis size benzer!
● Köye gidiyoruz
● Köy sefası
● Bir de hasretlik olmasa
● Hadi eve dönelim!
● Hayatımızın dönüm noktası
● Gidiyorum buralardan…
Cingo Özeti
Anne-babasının tek çocuğu olan ve hep bir köpeğinin olmasını isteyen Can, 11. yaş gününde ailesinden hiçbir hediye istemiyor ve çok durgunlaşıyor. Can'ın durgunluğu bir süre devam edince ailesi ve rehber öğretmeni bu sorunun kaynağını bulmak için bir görüşme yapıyorlar. Bu sayede Can'ın yalnızlıktan şikayetçi olduğunu, bir kardeşinin veya en azından bir evcil hayvanının yani köpeğinin olmasını istediğini anlıyorlar. Böylece Can ve ailesi bir barınağa gidip yavru bir köpek sahipleniyorlar. Cin gibi bir köpek olan bu yavruya Cingo ismini veriyorlar.
Henüz tuvalet eğitimi bile almamış olan Cingo, daha ilk dakikalarda haylazlığını gösteriyor. Yeni ailesiyle dört duvar arasındaki yaşamına alışmaya çalışırken de pek çok kez ortalığa tuvaletini yapıyor. Bu durum, başta Bingo olmak üzere tüm ev halkının canını sıkıyor. Ancak Bingo'yu çileden çıkaran olay, kardeşinin düğün gününde gerçekleşiyor. Çünkü Bingo'nun aylarca hazırlık yaptığı düğün gününde Cingo rahatsızlanıyor. Tango yüzünden Cingo'yu Bingo veterinere götürmek zorunda kalıyor ve düğüne çok az bir zaman kala tedavisi biten Cingo, baygın bir halde Bingo'nun üzerine tuvaletini yapıyor. Bingo, bu durum karşısında sinir krizi geçirse de üstünü başını temizleyebildiği kadar temizleyip düğüne gitmek zorunda kalıyor.
Cingo, o günden sonra da olur olmadık yerlere tuvaletini yapmaya devam ediyor. Ama Cingo'nun Gocukoğlu Ailesi'ne verdiği sıkıntı, sadece ortalığa tuvaletini yapmasıyla sınırlı kalmıyor. Çünkü Cingo, Tango'nun ofisinde de parkta da başına türlü işler açmayı başarıyor. Cingo'nun yaramazlıkları son bulmayıp aksine daha da artarak devam ettiği için sonunda Cango da dahil tüm Gocukoğlu Ailesi pes ediyor. Böylece eğitim alması için Cingo'yu okula göndermeye karar veriyorlar ve Cingo'nun okul günleri başlıyor. Hem Cingo'ya hem Gocukoğlu Ailesi'ne epey uzun gelen eğitim sürecinin ardından Cingo, kendisinden beklendiği şekilde değişip uslu bir köpeğe dönüşüyor. Eskisi gibi ortalığı dağıtmayı bırakıyor, olur olmaz yerlere tuvaletini yapmıyor. Kısacası insanların koyduğu kurallara harfiyen uymak için çaba gösteriyor. Böylece Gocukoğlu Ailesi'nin tüm fertlerinin sevgisini yeniden kazanıyor. Hatta Tango ile işe gittiği bir gün ofise giren hırsızın yakalanmasını sağlayarak kahraman oluyor.
Cingo, her şeyin yolunda gittiği günlerden birinde balkondan bakarken bir köpek görüyor. Kendisi ufak tefek bir Golden Retriever olmasına rağmen balkondan gördüğü Sayko adındaki iri yarı Sivas Kangalına aşık oluyor. Dış görünüşü yüzünden daima yalnız kalan Sayko ile güzel günler geçiriyorlar. Ancak Sayko'nun sahibi emekli olunca başka bir şehre taşınıyorlar. Böylece Cingo eskisi gibi yalnız kalıyor ve bu duruma çok üzülüyor.
Önce kış, sonra bahar derken mevsimler bir bir geçiyor ve yaz tatili geliyor. Bu sırada Bingo sürekli kötü kokulardan şikayet etmeye, Cingo da sıcaklardan bunalmaya başlıyor. Böylece hep birlikte köye gitmeye karar veriyorlar. Köyde bir süre kalıp eve döndükleri zaman da Bingo'nun hamile olduğunu öğreniyorlar. Bu habere bütün aile çok seviniyor. Ama Cingo, laf arasında bebek geldiği zaman kendisinin evden gitmesi gerekebileceği ihtimalini duyduğu için üzüntüyle evi terk ediyor. Kısa sürede Cingo'nun yokluğunu fark eden Gocukoğlu Ailesi ise ailelerinin dördüncü üyesinin bulunması için her yere kayıp ilanı asıyor ve hikâye burada sona eriyor.