Polisiye romanların usta kalemi olan Fransız yazar Jean Christophe Grange Siyah Kan romanı ile okurlarına gerilim dolu anlat yaşatmayı başarıyor.
Siyah Kan farklı bir polisiye diyebiliriz. Katil zaten en baştan belli. Arada bu konuda şüpheye düşmenize rağmen katilin o olduğunu biliyorsunuz. Kitabı mükemmel kılan ise iki bölüm var. Birincisi katilin avlarını neden ve nasıl öldürdüğü sorusu. Bu bölümü okurken tüylerinin diken diken oluyor ve bazen de mide bulantısı hissedebiliyorsunuz. İkinci bölüm ise gerilimin tamamen yaşandığı yer. Bu bölümde korku ile yüzleşiyorsunuz ve cinayeti bire bir yaşayarak nasıl ve neden sorularının cevaplarını katilden öğreniyorsunuz.
Kitap karanlık bir odada katilin kan ile yüzleşmesi ve bu sırada yakalanması ile başlıyor. Jacques Reverdi yakalandığında bilincini tamamen kaybetmiş bir durumdaydı. Daha önceki cinayetlerden gizemli bir şekilde sürekli kurtulmuştu fakat bu kez cinayet odasında kurban ile birlikte yalnız yakalanmıştı. Bilincini yeniden kazandığında ise beklenmeyen bir yol izlemeye başlar. Psikolojik sorunları öne sürüp deli gibi görünerek idamdan kurtulmak yerine aklı başında olduğunu iddia eder ve normal bir hapishanede idam cezasını beklemeyi kabul eder.
Hayatında inişli çıkışlı zamanları olan paparazzilik bile yapan ve sonunda cinayetleri araştıran bir gazeteci olan Marc Dupeyray Reverdi davasına farklı bir ilgi duyar. Onun için seri cinayetler farklı bir yer tutar. Bunun nedeni ise onun geçmişte yaşadıklarına dayanır. Daha lisede iken en yakın dostunu bileklerini keserek intihar etmiş bir halde bulur ve görüntünün şoku ile komaya girer. Uzun süre bunu atlatmaya çalışır. Daha sonra ise gazeteci olarak sevgilisi ile birlikte Scilya’ya giderler. Marc otel odasına döndüğünde karşılaştığı manzara ile yine çok geçirir ve yine komaya girer. Sevgilisi önce tecavüze uğramış, elektrik akımı ile vücudunun bazı noktaları yakılmış, daha sonra karnı yarılarak iç organları odaya dağıtılmıştır. Bu cinayetten sonra Marc seri cinayet işleyenlere merak duymaya başlamış ve nasıl bir kişiliğin yada psikolojinin bu tarz bir cinayet işleyebileceğini anlamaya çalışmıyor. Reverdi işlediği cinayetler ve kurbanlara yaptıkları nedeni ile onun için ideal bir davadır.
Marc, Reverdi’ye ulaşıp işin derinliklerine inmeye kararlıdır fakat tek sorun Reverdi’nin kimse ile konuşmamasıdır. Marc ona ulaşmanın yollarını ararken aklına çok farklı bir fikir gelir. Üniversite öğrencisi güzel bir kız olarak Reverdi’ye hayran mektubu gönderecek ve onunla arkadaşlık kurmaya çalışacaktı. Sonuçta Reverdi’nin tüm kurbanları genç kızlardı ve kızlara karşı bir zaafı olduğu belliydi. Fakat tehlikeli bir katil söz konusu olduğu için önlemleri almaya balar ve önce sahne bir isim bulur, bu isim için sahne bir posta adresi oluşturur ve onun adı ile Reverdi’ye ilk mektubunu gönderir.
Reverdi hapishanenin iğrençliğine rağmen hayatını kontrol altında yaşamaya devam eder. Avukatı tam bir ucubedir fakat zaten ona ihtiyacı yoktur. Bu kokuşmuş hapishanede geçmişi nedeni ile herkes ondan korkar ve uzak durmaya çalışır. Reverdi sıkıcı geçen günlerden birinde avukatının getirdiği hayran mektuplarına göz atar. Röportaj isteyen gazeteciler, kitap isteyen yayınevleri, aklını kaçırmış hayranlar derken kendini gerçekten ünlü biri gibi hisseder. Mektupların hepsine göz atıp bir kenara atarken bir mektup dikkatini çeker. Mektup kendini beğenmiş bir üslup ile yazılmış fakat daha sonra masum bir kıza dönmüş biri tarafından yazılmıştır. Reverdi bir oyun oynamaya karar verir ve kıza cevap yazar.
Marc, cevap geldiğini gördüğünde elleri titremeye başlar. Katil yemini yutmuştur ve ona bir şans vermeyi kabul eder. Fakat bunun için ona bir dizi ipucu gönderecektir ve ipuçlarını takip ederken çözüme ulaşırsa daha fazlasını vermeyi vadeder. Bunun için de Marc’ın ilk olarak Güney Asya’ya gelmesi gerekmektedir.
Marc yola koyulur ve ilk ipucunun peşinden gider. İlk ipucu Yengeç Dönencesi ile Ekvator’un çizgisinde siyah kan ile çizilmiş yoldur. Marc, burada Reverdi’nin kurbanlarına ne yaptığı öğrenir. Vücuttak bıçak izleri adeta bir sanat eseri gibidir.
İkinci ipucu ise Uçuşan ve Çoğalan, Sonsuzluk İşaretidir. Marc bunun içinde derin bir araştırma yapar fakat bir sonuca ulaşamaz. Reverdi hayal kırıklığına uğrar ama ona bir şans daha verir ve yeni bir ipucu gönderir. İkinci ipucu ile Marc, Reverdi’nin kurbanlarını nasıl öldürdüğünü, dahası ölümlerini nasıl bir sanata dönüştürdüğünü öğrenir. Sıra üçüncü ipucuna gelmiştir. Marc, Arınma Odası’nı bulması gerekir ve bulduğunda Reverdi’nin kurbanlarını gerçekte nasıl öldürdüğünü ve neden bu yol ile öldürdüğünü öğrenir. Siyah Kan.
Bunu öğrenmesi ile artık oyuna son vermesi gerektiğini anlar. Korku ve başarısının mutluluğu ile hemen havaalanına gider. Kitap yazmaya ve Reverdi’yi tamamen geride bırakmaya kararlıdır. Fransa’ya geri döner ve kullandığı Elizabeth sahne ismini de tamamen geride bırakır. Ama içinde bir korku vardır. Çok tehlikeli bir yola girdiğinin farkına yeni yeni varmaktadır.
Marc, başarısına rağmen kitabı basma konusunda tereddüt içindedir. Reverdi’yi kandırmak için gönderdiği fotoğrafın sahibi manken artık Fransa çapında ünlü bir isimdir. Her yerde resimleri vardır ve Reverdi’nin bir şekilde bunu öğrenmesinden korkmaktadır. Bu yüzden de kitap baskısını geciktirmeye çalışır fakat Reverdi’nin idamına az kalmıştır. Fakat aldığı bir haber ile dünya başına yıkılır. Reverdi’yi taşıyan araç nehre uçmuştur ve herkes ölmüştür. Tek sorun ceset bulunamamıştır.
Marc, Reverdi’nin ölmediğini ve peşinden geleceğini bilmektedir. Kendini eve kapatır ve şoku atlatmaya çalışır. Kendine geldiğinde ise çevresindekileri koruması gerektiğini anlar ve Reverdi’nin kendisine ulaşmasını sağlayacak kişiler ile iletişime geçmeye çalışır. Fakat Reverdi Fransa’ya çoktan gelmiş ve çevresindekileri öldürmeye başlamıştır bile.
Marc, sonunda mankene ulaşır ve onunla birlikte kaçmaya başlar. Reverdi de avlarını takip etmektedir. Onları ele geçirdiğinde de sanatını konuşturmaya başlar. Tabi bundan önce bilinmeyenleri de açıklar. Fakat gizlediği başka bir gerçek daha vardır ve bununla yüzleşmesi gereken ise başkasıdır.
Siyah Kan Soruları ve Cevapları
Siyah Kan kimin eseri?
Jean-Chritophe Grange
Siyah Kan türü nedir?
Yabancı Romanlar, Gerilim, Polisiye
Siyah Kan kaç sayfa?
431
Siyah Kan Yorumları
okuduğum en güzel polisiye romanlardan bir tanesi biraz tiksindirici yerler var sonu mükemmeldi bitti darken baştan başladı adeta adamın öldürme şekli ise gerçekten tam bir sanat
31-10-2014 00:55
okuduğum en sürükleyici romanlardan biriydi gerçek ile yüzleşmek çok fenaydı özellikle adamın kanı o hale getirmeye çalışması kusursuz gerçekten bir de parise o kadar çabuk ve kolay gelmesi biraz basit kalmış bir de sonda suda uzaklaşmak yerine saklanması adama yakışmamış sonu çok şaşırtıcı bitti şok olduk
06-11-2014 20:56
kusursuz bir cinayet romanı çok farklı bir bakış açısı once cinayetlerin nasıl işlendiğini öğrenip sonra bunun bir kurbanı olmak akıllara durgunluk veriyor filmini falan yapsalar keşke
14-11-2014 02:27
bu kitabı okuduktan sonra diğer gerilim romanları ilgimi çekmedi okuduğum en iyi romandı sonu çok şaşırttı filminide çekmelilerrr
06-07-2015 13:08
bu kitap okuduğum en güzel grange romanıydı kendini bir çırpıda okutturuyor
11-08-2015 16:14
roman süper tek bi kusur var oda bu kadar deneyimli bir katilin basit bir şekilde ölmesi
katil farkli bir sekilde de ölebilirdi
hem kitap sonlara dogru yine bir heyecan ve adrenalin hissi verirdi
ama yinede hakkini vermek lazim kitap on numara beş yildiz
23-08-2015 04:03
birsey sorabılırmıyım arkadaslar kitabın başında annesi kendini asıyormu lütfen yardmcı olun.
14-10-2015 10:18
inanılmaz güzel bir kitap. grange ın en iyi kitabı. gerçek bir piskopat. gerilim cinayet romanları sevenler için kesinlikle okunmalı diyorum. bir grange hayranı ve tüm kitaplarını okumuş biri olarak en çok etkilendiğim kitabı
25-12-2015 18:56
yazarın okuduğum ilk kitabıydı ama asla son olmayacak. kitabı az önce bitirdim ve uzun süre etkisinde kalacağımı hissediyorum. özellikle sophienin ölümü baya bir iç açıcıydı. her ne bir kitabın filmi çekildikten sonra kitabı değersizleştirdiğine inansamda bu kitabın mutlaka beyaz perdeye dökülmesi lazım özellikle sophienin ölümü
dehşet ötesi bir kitap. harika bir kurgu.. gerçekten cok etkilendim ve şaşırdım.
12-04-2016 13:17
okuduğum en iyi gerilim dolu ve heycan verici kitaplardan biri seri cinayetler işten çok daha fazlası kurbanına da simetrik düzgün bir biçimde yaraları açması çok dehşet verici bir şey cok iyi bir roman
14-05-2016 00:15
yeni bitirdim sonu çok ilginç oldu tavsiye ederim.
13-06-2016 17:03
ben hayal kırıklığına uğradım bence kurgusu basitti
29-10-2016 22:12
çok polisiye okudum bu bir başka katile hayranlık duymadığımı söylesem yalan olur biraz basit öldü ama kitabın kurgusu şahaser okunmalı
08-11-2016 16:40
gerçekten güzel bir roman ❤
04-02-2017 18:16
gerçekten okuduğum polisiye gerilim romanlarinin arasinda en üst sirada şiddetle tavsiye ederim herkese
gerçekten okuduğum polisiye gerilim romanlarinin arasinda en üst sirada şiddetle tavsiye ederim herkese
09-03-2017 11:28
tek kelimeyle anlatılmak istense bu kitabı " mükemmel" olarak nitelendirilir. bir solukta okunan bir kitap. mutlaka okuyun
17-01-2018 19:55
okurken heyecanlandım ama iğrendiğim çok yeri oldu.
28-04-2018 14:06
mutlaka okunması gereken mükemmel bir kitap konusu mükemmel olay örgüsü mükemmel adam harika yazmış helal olsun
31-12-2019 21:24
kitabın konusu harika bitti derken bitmiyor sonu inanılmaz şaşırtıcı ve şok edici filmi yapıldı mı merak ediyorum tam film olacak bir konusu var
19-05-2022 16:09
okuduğum en iyi polisiye romanlardan biriydi filmi yapıldı mı merak ediyorum mutlaka yapılması lazım
28-02-2023 20:23
okuduğum en şahane roman olabilir kanın siyah olması hikayesi ve bunu tutkuya bağlaması şahaneydi sonundan hiç bahsetmeyeyim tam ters köşe yaptı