Orta Çağ denilince ilk akla gelen yazarlardan olan Umberto Eco’nun kült eseri Gülün Adı bir cinayeti konu alıyor. Olaylar gelişirken aynı zamanda o dönemin tarikatlarını, yaşayışlarını, kilisenin etkisini de doyurucu bir şekilde anlatıyor. Gülün Adı kitabını okurken kendinizi o dönemde gibi hissediyorsunuz. Kitap bir elyazması şeklinde bulunmuş ve kahramanlardan biri olan Adso tarafından anlatılıyor. Gülün Adı kitabının konusu ise şöyle;
Orta Çağ döneminde geçen roman bir manastırda rahibin ölmesiyle başlıyor. Ölüm nedeninin araştırılması için Baskervilleli William çağırılıyor. Başrahibin bu keşişi çağırmasının nedeni ise eskiden hep bu tür gizemleri aklı ve deneyimleri ile çözebilmesiydi. William manastıra yanında yardımcısı genç Adso ile geldi. Olayı beraber çözeceklerdi. Geldiklerinde onları Başrahip karşıladı ve olayı kısaca anlattı. Manastırın en önemli minyatürcülerinden Adelmo adındaki genç keşiş kulenin dibinde ölü olarak bulunmuştu. Ceset çok yukarıdan düşmüş gibi yuvarlanmış ve bir taş onu durdurmuştu. İlginç olan ise düştüğü noktadaki kulenin pencereleri kapalıydı. Bu durum keşişin dikkatini çekti ve olay yerini inceledi. Adelmo’nun intihar ettiği düşüncesi kafasına yerleşti. Diğer günler ise manastırı araştırarak geçirdiler. Burası çok büyük bir yerdi ve şüphelenecek çok insan vardı.
İkinci ölüm ise Yunanca çevirmeni Venantiustu. Domuz ağılında büyük bir kazanın içinde bulunmuştu. Ayakları gözüküyordu. Kanlar içindeki vücut kazandan çıkarılıp yüzüne su dökülünce teşhis edilebildi. William olay yerini tekrar inceledi ve cesedin getirilmiş olduğu yolu incelemeye başladı. Kar yağdığından ayakkabılar çıkardığı izler duruyordu. Yerde çok derin ayak izleri vardı. Bu da cesedin biri tarafından taşındığını gösteriyordu. Ayakkabı izi önemli bir ipucuydu. William rahiplerin çalıştığı yeri görmek istedi. Kütüphane yardımcı Barenger onları karşıladı. Adelmo ve Venantius’un masasını gösterdi. Bu sırada Adso bir kapının olduğunu gördü. İçerisi ilgisini çekmişti. William da bunu fark etti. Burası o dönemin birçok el yazması kitabını barındıran kütüphaneydi. William kütüphaneyi görmek istediğini söyleyince hem kütüphane yardımcısından hem de kütüphaneciden çok ters bir yanıt aldı. Başrahibin kesin talimatıyla kütüphaneye kimse giremezdi. William Venantiusun masasına geri döndü. Fakat tam bakacakken kütüphane yardımcısı masanın üstüne kitaplar koyarak masayı gizledi. Akşam olduğunda Adso ve William tekrar buraya gelmek istediler fakat kafalarına birisi büyük bir taş atmıştı. Hemen geri çıktılar. Bu kişi kambur Salvatoredu. Onlara yalvardı ve William da karşılığında kütüphaneye giriş kapısını açmasını istedi. O akşam Adso ve William ilk defa girdiler. Yunanca çevirmeninin masasında bir kağıt buldular. Bu kağıt ateşe tutulunca bir şifreyi gösteriyordu. İkisini gören biri vardı. Bu kişi Barengerdi. Uzun bir koşuşturmanın ardında kaçmayı başardılar. Fakat William ın mercekleri çalınmıştı.
Üçüncü ölüm ise kütüphane yardımcısı Barengerdi. Ihlamurlarla dolu bir küvette boğularak ölmüştü. Başparmağında ve dilinde mürekkep lekesi vardı. Bir de ayakkabısının altındaki iz Williamın dikkatini çekmişti. Her şey anlaşılmıştı. Venantius ve Adelmoyu o öldürmüştü. Çünkü ikisi de bir sır biliyordu. Bu sır bir yasak kitabın yeriydi. Kütüphane yardımcısının genç oğlanlara karşı ilgisi vardı. Adelmoyu kitabın yerini söyleyerek kandırdı. Adelmo kitabı aldı fakat vicdan azabı çekerek kağıdı Venantiusa bıraktı. Sonra da intihar etti. Venantius ise Barengar tarafından öldürüldü. Bunları gören ise kambur Salvatoredu. Artık William ve Adso’nun tek amaçları vardı. Bu yasak kitabı bulmak. Bu nedenle kütüphanedeki gizli geçitleri çözdüler. Fakat kitap bulmaya çok yaklaştıklarında kütüphanede kör Jargo ile karşılaştılar. Aslında tüm cinayetlerin sebebi bu yaşlı adamdı. Yasak kitap komediye adanmıştı. Fakat kutsal kitap gülmeyi yasaklıyordu. O da bu nedenle bu kitabı zehirledi ve ona her dokunan bir kaç dakika içinde ölüyordu. Bu ortaya çıkınca kör adam hemen elindeki mumu yere attı ve tüm manastır yandı. William ve Adso ise kurtuldular.
Beraber manastırı terk ettiler. Çok uzun yıllar sonra William yaşlanmıştı ve yollarının ayrılması gerekiyordu. Bunun üzerinde yaşlı keşiş o çok özel merceklerini Adso ya hediye etti. İki keşiş bir daha hiç karşılaşmamak üzere ayrıldılar.
Gülün Adı Konusu
Ünlü yazar Umberto Eco’nun polisiye olarak nitelendiren romanı olan Gülün Adı konusu ile okurları etkileyen bir eserdir.
Orta Çağda geçen ve bir rahibin öldürülmesi ile başlayan kitap kilisenin adalet üzerindeki etkisini de mükemmel bir şekilde ele almıştır.
William gizemli olayları çözmesi ile ünlü bir keşiştir. Yardımcısı Adso ile birlikte rahip cinayetini çözmek için başrahip tarafından görevlendirilir. William ilk cinayetin intihar olduğunu düşünmeye başladı. Fakat bu sefer ikinci bir ölüm yaşandı. Ölüm onları kütüphaneye götürüyordu fakat kütüphaneye girmek kesinlikle yasaktı. Bu yasağı delmeye çalışırken kütüphane yardımcısı da üçüncü ölüm olarak karşılarına çıktı. William ve Adso olayı daha derinlemesine indiklerinde aslında tüm cinayetlerin nedeninin yasak bir kitap olduğunu anladılar. Artık yapmaları gereken bu yasak kitabı bulmaktı.
Gülün Adı Soruları ve Cevapları
gülün adı kitabının yazarı kimdir?
Gülün Adı kitabının yazarı Umberto Eco'dur.
Gülün Adı Yorumları
okurken etkisinden kurtulamıyorsunuz kitap uzun olmasa bir kerede okuyup bitirebileceğiniz türde herkese tavsiye ederim teşekkürler umberto eco gülün adı 10 numara olmuş
16-10-2016 10:12
okuduğum en iyi polisiye romanlardan bir tanesiydi mükemmel kurgulanmış konusu çok iyi mutlaka okuyun
19-10-2016 23:49
mükemmel güzel bir roman biraz uzun daha kısa olabilirdi
15-11-2016 23:19
mükemmel bir kurgusu var çok beğendim
18-11-2016 00:53
yorumlara bakılırsa herkes beğenmiş ben beğenmedim
20-11-2016 21:06
gülün adı kitabının ana fikri hakkında bilgi verebilir misiniz özet çok uzun bana kısa lazım
05-02-2017 21:07
kitap çok kalın oku oku bitmez gülün adı özeti lazım bunun için tüm kitabı okutmayın bize acımasızlık bu
23-02-2017 19:05
çok güzel bir kitaptı severek okudum
07-04-2017 17:30
önce filmini izledim sonra kitabı okudum. türkçe çeviriyi pek beğenmedim. orta çağ avrupasında hristiyan dünyası, hristiyan mezhepleri hakkında bilgi sahibi de olabilirsiniz. ben türkçe çevirisinden biraz sıkıldım. türkçe çeviriyi beğenmedim
03-05-2017 21:45
şadan karadeniz çevirisini begenmemek nasıl da komik kadincagız görse gülmekten ölürdü
özeti yazan arkadaşi da tebrik ederim
18-01-2018 03:35
kitabı okumama 400. sayfalarda adso ve william arasında kuran a hakaret eden bir diyalog geçmesi oldu. her ne kadar o çağı insanının fikirleri dile getirilmiş de olsa söylem çok hadsiz ve saygısız. hristiyan tarihini merak etmiyorsanız 200 sayfayla anlatılabilecek 700 sayfa okursunuz. bence olay konusu baya iyi fakat düşünce yönüyle zaman kaybı bir kitap.
20-03-2018 15:47
gülün adına zaman kaybı demek hımmm hem de düşünce yönüyle 21. yüzyılın en büyük düşünürlerinden birine adam mezarından gülüyordur herhalde
21-03-2018 21:54
çok güzel yazmışsınız teşekkür ederim ama gülün adı konusu hakkında kısa bir paragraf yazabilir misiniz?
11-06-2019 16:08
bence mükemmel bir eser özellikle yasak kitabın bir komedi kitabı çıkması ve gülmenin de yasak olması mükemmel bir son olmuş mutlaka okuyun çok hoşunuza gidecek
15-12-2019 23:20
kitabın yazarını tebrik ederim ilk kez kendisinin kitabını okudum konusu çok güzel işlenmiş din üzerine kitap yazmak zordur dengeyi çok iyi kurmanız gerekir yazar bunu çok iyi başarmış
09-03-2022 16:04
gülün adı hangi akım oluyor
24-06-2022 14:03
konusu etkileyici ama çok uzun olmuş aralarda insan sıkılıyor