Kitap Türü:Öykü/HikayeOrjinal Adı:Zapiski Yunogo VrachaÇeviren:Tuğba Bolat
Puan Tablosu
Genç Bir Doktorun Anıları Özet
Rus edebiyatçı Mihail Bulgakov’un bu romanı 1926 yılında Tıp İşçisi dergisinin çeşitli sayılarında yayımlanan birbiriyle bağlantılı hikâyelerin toplanmasıyla oluşturulmuştur. Tıp fakültesinden yeni mezun olmuş olan Doktor Yaşvin, 16 Eylül 1917’de Graçkova şehrinden Muryevo Hastanesi’ne kadar olan 24 verstlik yolu at arabasıyla alır. Şehirden köye yapılan bu yolculuk oldukça dondurucudur. Öyle ki doktor, beş sene evvel üniversite rektörüne verdiği başvuru dilekçesine lanet okumaya başlamıştır. Taşraya yolculuğa alışık olmayan doktor bir dahaki sefere mutlaka üst üste iki gocuk giyeceğine and içse de olan olmuştur artık. Genç bir doktorun Moskova gibi bir şehirden çıkıp köy hayatıyla tanışmasına dair anıları oldukça çarpıcıdır. Hakikat adeta onun yüzüne tıpkı keskin bir soğuk gibi vurmuştur. Nihayet menzile vardıklarında Bekçi Yegorıç doktoru alıp hastaneye götürür. Mutfakta Yegorıç’ın karısı yemek yapmak üzere horoz temizlemektedir. Burada genç doktor hastane memurlarıyla tanışır. Sağlık memurunun adı Demyan Lukiç’tir, ebeler ise Pelageya İvanovna ve Anna Nikolayevna’dır. Doktor Yaşvin buraya emekli olan Leopold Leopoldoviç’in yerine geçmek üzere gelmiştir. Oldukça yetenekli bir doktor olan Leopoldoviç’in günde neredeyse elli yataklı hastaya baktığını öğrenmek genç doktoru biraz korkutur. Üstelik o, bu hastanenin tek doktorudur. Çevredeki tüm köylerin Muryevo Hastanesi’ne geldiği ve buranın hemen hemen her zaman yoğun olduğu düşünülürse bu haklı bir korkudur. Bununla beraber Doktor Yaşvin’i en çok korkutan şey fıtıklı bir hastanın gelmesidir. Hastanede Leopold Leopoldoviç’in yurtdışından getirttiği pek çok ilaç vardır. Artık Doktor Yaşvin’e ait olan lojmanda da ona ait pek çok değerli tıp kitabı bulunmaktadır.
Genç ve tecrübesiz doktorun ilk hastası, iki bacağını da keten tarağına kaptırmış bir çiftçi kızıdır. Kızın babası perişan bir hâldedir, kız ise –solgün yüzüne bakılırsa- neredeyse ölmek üzeredir. Çok kan kaybeden hastayı doktor derhal ameliyat odasına alır. Üzerinde pıhtılaşmışkan lekeleri olan elbisesini kesince bir bacağın neredeyse paramparça olduğunu görür. Ani bir kararla bu bacağı kesmeye başlar. Dizleri titreye titreye dikiş atar. Böylece operasyon biter. Hastane personeli tıpkı öğrencilere benzeyen bu genç doktorun Leopold Leopoldoviç’ten aşağı kalır yanı olmadığını söyler. Yine de doktor kızın öleceğini düşünür ama kız bir şekilde hayata tutunmayı başarır. O günden iki buçuk ay sonra doktorun kapısı çalınır, gelenler tek bacaklı bir kızla babasıdır. Doktor kıza Moskova’da protez bacak yaptırabileceğini söyler. Kız ise doktora kırmızı horoz işlemeli bir havlu hediye eder.
Doktorun bu hastanede oldukça yoğun bir programı vardır. Onun hayatı artık hastalarıyla uğraştığı ve kalan zamanda dinlenmeye çalıştığı yorucu bir süreçtir. Ayrıca doktorun bacakları keten tarağına sıkışan kızı iyileştirmesi onu civardaki yerleşim yerlerinde ünlü biri yapmıştır. Bundan dolayı ona pek çok hasta gelmektedir. Tipinin hüküm sürdüğü bir gün bir itfaiyeci civardaki hastanelerin birinden mektup getirir. Mektubu yazan doktor, genç meslektaşı Yaşvin’den yardım istemektedir. Kadının biri başını çarpmıştır ve bilinci yerinde değildir. Doktor Yaşvin istemeye istemeye gider çünkü yolculuk oldukça yorucu ve tehlikelidir, üstelik bu hastanede de hastaları bulunmaktadır. Doktor Yaşvin hastaneye vardığında kadının ölmek üzere olduğunu görür. Çok kısa bir süre sonra da kadın ölür. Geri dönüşte ise tipi çıkar, itfaiyeci yolu kaybeder. Üstelik arabaya kurtlar da dadanır. Doktor Yaşvin oldukça zor şartlar altında kendi hastanesine varır.
Doktor Yaşvin’e birbirinden ilginç ve zor hastalar gelmeye devam eder. Kuşpalazı hastalığına yakalanan ve boğazının şişip nefes almasını engellediği bir kız getirirler. Doktor bu kızın boğazına çelik bir boru takarak onun hayatını kurtarır. Baş ağrısı ve ateş şikayetiyle hastaneye gelen bir değirmenci kendisine günde bir doz verilen kinini oldukça fazla aldığı için hayati bir tehlike geçirir. Doktor onu zorlukla iyileştirir. Değirmenciye neden bir doz kinin yerine on doz kinin aldığını sorduğunda ise yaşlı adam doktorun vaktini çalmak istemediğini söyler.
Hastanedeki ikinci görev yılında doktora gözü tamamen kapanmış bir çocuk getirilir. Doktor ise gözün yok olduğunu ve onun yerine ilginç bir yara çıktığını düşünür. Gözü neşterle kesmek ve o kabartıyı ortadan kaldırmak ister. Çocuğun annesi ise buna izin vermez ve hastaneyi terk eder. Bir süre sonra geri gelir ve çocuğu gösterir. Çocuğun gözü hâlâ yerindedir. Doktor gözün üzerinde bir iltihaplanma olduğunu, iltihap patlayınca da gözün tekrar görünebildiğini fark eder ve neredeyse küçük bir çocuğu kör bırakmak üzere olduğunu düşününce pişmanlık duyar.
Doktorun bu kırsal mekanda fark ettiği bir şey şey vardır: Köylülerde yaygın olarak frengi hastalığı görülmektedir ama köylüler bu hastalığı pek önemsememektedir. O ise bu hastalığı ortadan kaldırmak için elinden geleni yapar.
Doktor Yaşvin 1917 kışında Muryevo Hastanesi’nden şehre tayin edilir. Artık her türlü hastalığa bakmak zorunda değildir. Bundan sonra doğumları kadın doğumcu, ameliyatları başhekim ve cerrah, zatürreyi dahiliyeci Pavel Vladimiroviç üstlenecektir. Doktor Yaşvin ise yalnızca çocuk hastalıklarına bakacaktır. Yine de o geçmişe baktığında o karla kaplı, soğuk, imkansızlıklarla dolu ücra hastanede mutlu hissettiğini düşünür.
Kitap Türk dili ve edebiyatındaki köy romanlarını andırmaktadır. Şehirli idealist bir gencin memur olarak taşraya gitmesi, oranın gerçeğiyle karşılaşması, köylüleri incelemesi ve onlara yardımcı olmaya çalışması bizdeki köy edebiyatı ürünlerinden aşina olduğumuz bir senaryodur. Eserin üslubu –tıpkı diğer Bulgakov eserleri gibi- oldukça sade ve akıcıdır. Bu romanın değeri bize 20. yüzyılın başlarında, Rusya’daki Komünist devrim zamanlarında Rus taşrasına dair bir fikir vermesinden gelir.
aslında şuan okumak için harika bir kitap bir taraftan rusya savaşı ve rusyanın arka planını görmek bir taraftan doktorlara yapılanlardan sonra genç bir doktorun neler yaşadığını görmek her ne kadar rusyada geçiyor olsada türkiyede de pek farklı değil o yüzden mutlaka okuyun sonra doktorları kovmayı tekrar denersiniz
10-03-2022 16:59
kitabın karakterleri nerede
21-12-2022 21:34
acaba kitapta hasta analizi de var mı yoksa tamamen hikaye türünde mi?
15-01-2023 20:37
bir köy doktorunun hatıraları farklı bir kitap mı
04-03-2023 21:18
kitap kaç yaş için uygun?
26-04-2023 11:38
kitabın karakterleri hakkında analiz paylaşır mısınız
01-06-2023 21:17
burada yazan özeti okusanız sorularınızın çoğunun da cevabını alacaksınız ama hepiniz direk cevap önünüze serilsin istiyorsunuz
22-06-2023 22:19
bunun not defteri versiyonu varmış onu bulamadım
23-09-2023 20:43
yaş sınırı nedir bulamadım
12-03-2024 20:47
rus edebiyatı türkiyede neden tutuyor pek anlamıyorum hayatları bizden çok farklı