Bir ülkede çok tembel bir adam varmış. Bu adam hiçbir iş yapmaz, her zaman tembel tembel yatarmış. Olur da bir gün azıcık iş yaparsa akşama kadar ne kadar yorulduğu söyler dururmuş. Adamın karısı ise onun aksine çok çalışkanmış. Ama adam karısının yaptığı işleri görmezden gelir, onun tembel olduğunu söylermiş. Bir gün bu adam, padişahtan yardım isteme fırsatı bulmuş. Karısının çok tembel olduğundan yakınmış ve padişahtan maddi yardım istemiş. Adamın talebi padişaha ulaşınca padişah, adamın söylediklerinin doğru olup olmadığını araştırmış. Doğru olmadığını anlayınca da adama güzel bir ders vermek istemiş. Böylece adama sarayda yapacağı epey yorucu bir iş vermiş. Adamın karısını da kendi kızının yardımcısı yapmış. Tembel adam, tembelliğinin ve nankörlüğünün cezasını böylece bulmuş. Padişahın kızının yardımcısı olan karısının ise hâline diyecek yokmuş. Yıllardır tek başına çalışıp çabalayan kadıncağız, artık sultanla gezip güzel günler geçiriyormuş.
Kibar Prens
Büyük bir ülkenin kralının birbirine hiç benzemeyen iki oğlu varmış. Prensler ikizmiş ama birbirlerine hiç benzemelermiş. Biri çok kibar, diğeri ise çok kabaymış. Günün birinde padişah, bu iki oğlundan hangisinin kendi yerine geçmesi gerektiğini düşünmüş ve bunun için oğullarını sınamaya karar vermiş. Böylece iki prens, üç farklı sınava girmek zorunda kalmış. Birbirinden çok farklı görevler içeren bu üç sınav boyunca kibar prens, hep nazik ve saygılı davranmış. Kaba prens ise sınavlar sırasında da her zamanki gibi kaba saba tavrını takınmış. Böylece üç sınavı da kibar prens kazanmış ve ülkenin yeni kralı olmuş.
Maviş
Yaşlı bir kadının Maviş adında çok sevdiği bir kedisi varmış. Yaşlı kadınla Maviş birbirine yoldaşmış. Ama bir gün yaşlı kadın, artık başka bir yerde yaşamak üzere evinden taşınırken Maviş eski mahallelerinde kalmak istemiş. Böylece iki dost birbirinden ayrılmış. Maviş ilk zamanlar kedi dostlarıyla zaman geçirmiş ama bir gün yaşlı kadını özlemiş ve onu bulmaya karar vermiş. Yola koyulunca iri yarı bir kedinin kocaman bir balık yediğini görmüş. Balık kocaman, kendi karnı da aç olunca kediden balığı kendisiyle paylaşmasını rica etmiş. Ama obur kedi bencilliğinden dolayı balığı onla paylaşmak istememiş ve tıka basa doysa da Maviş'e kalmasın diye balığın hepsini bitirmiş. Kedinin balığı bitiremeyeceğini düşünüp umutla bekleyen Maviş ise büyük bir hayal kırıklığı yaşamış. Az sonra iri kedi yerinden kımıldamak istemiş ve bunun için başka bir kediden yardım rica etmiş. Ama diğer kedi iri kedinin bencilliğinden dolayı ona yardım etmek istememiş. Bunun üzerine orada bulunan Maviş, iri kediye yardım teklif etmiş. İri kedi utanarak Maviş'in teklifini kabul etmiş. Bu davranış karşısında iri kedi ne kadar büyük bir hata yaptığını anlamış. Ertesi gün hatasından dolayı Maviş'ten özür dilemek ve yardımından dolayı ona teşekkür etmek için bir sürü yiyecek bulup getirmiş. Maviş, yeni arkadaşının bu davranışından çok memnun olmuş ve onunla vedalaşıp yaşlı kadını bulmak için yeniden yola koyulmuş. Sonunda yaşlı kadını bulmuş ve bir daha hiç ayrılmamışlar.
Değerlendirme:
Sema Maraşlı'nın yazdığı Bana Bir Masal Anlat adlı çocuk kitabı, 167 sayfadan oluşuyor. 5 yaş ve üzeri okurlara hitap eden kitapta 40 farklı masal bulunuyor. Masalların her biri farklı konularda birbirinden önemli mesajlar taşıyor. Yazar, uyku öncesinde çocuklarına anlattığı masalları derleyerek oluşturduğu bu kitabı, başta kendi çocukları olmak üzere tüm çocuklara ve çocuk yanını kaybetmeyen herkese ithaf ediyor. Yazarın ilk kitabı olan eser, ilk kez 2001 yılında Erdem Çocuk Yayınları tarafından yayımlanıyor ve daha sonra farklı yayınevleri tarafından da basılıyor. 2016 yılında ise Profil Çocuk aracılığıyla yeniden okurlarla buluşturuluyor. Kapak tasarımını Kenan Özcan'ın yaptığı kitap, Derya Özbay'ın çizdiği resimlerle renkleniyor. Kitabın hemen hemen her sayfasında yer alan rengarenk resimler, çocukların ilgisinin kitap üzerinde yoğunlaşmasını ve anlatılan masalları daha iyi kavramalarını sağlıyor.