Geçmişte yaşayan biri için hiçbir zaman gelecek kelimesi bir anlam ifade etmez.
Maggie’de bu insanlardan biriydi. İntikamı ile birlikte o çok sevdiği babasına kavuşup yeniden mutlu bir aile olmak istiyordu.
Dokuz yıl önce dünya tarihi ve insanlık adına çok büyük bir değişim olmuştu. Başta zorunlu olmasa da daha sonra zorunlu hale getirilmişti ve artık herkes M-Corp kullanmak zorundaydı. M-Corp; insanların her ama her saniyesini kaydedip, tüm bilgilerinin bulunduğu pirinç tanesi büyüklüğünde olan bir cihaz ve bu cihaz insanların el bileklerinin içinde bulunuyor.
İlk başta halk karşı çıksa da daha sonra M-Corp’un etkisine kapılıp tek gerçekleri bir elektronik cihaz haline gelmişti. Zengin olan insanlar M-Corp’unu özelleştirip daha da üstüne hale getirmek adına birbirleriyle yarışıyorlardı. Bu cihaz o toplum içinde öyle bir yere geldi ki artık insanların kime aşık olup olmayabileceğini bile söyleyebiliyordu. Herkes bir cihaza göre karar verip hayatının aşkını seçtirmiş oluyordu.
Bu insanlar arası etkileşimi sağlayan cihaza ise Fera-tek deniyordu. İnsanlar 18 yaşına girdiğinde takılan bir cihazdı. Ve bazı zorunlulukları vardı. Fera-tek’ini istersen kapalı tutabiliyorsun kendi seçimlerini kendin vermek adına ama her ay en az dört kişiyle etkileşime geçip Fera-tek değerlendirmesi almak zorundaydı. Eğer etkileşime geçtiğin insanlardan dört tanesiyle negatif bir sonuç aldığında bir neg oluyordun. Ve neg demek, artık toplum tarafından dışlanmış ve bir hayatının olmaması demekti. Nitekim her şey bu neg olayı ile başlıyordu ya.
Quentin Mercer, M-Corp’un varisçisiydi ve kilit anahtar oydu. Maggie üç ay boyunca Quentin Mercer’ı izlemiş ve onun hakkında hükmü vermişti. Şımarık züppe veledi…
Oysaki olaylar bambaşkaydı. Maggie on sekiz yaşında olmasına rağmen o kadar sinsi ve tehlikeli bir kızdı ki; o çok sevmediği M-Corp’unda herkes hakkına bir bilgi barındırıyordu ve onlara şantaj yaparak kendi lehine çeviriyordu. Ve bu yoldan da Quentin Mercer’yi kendine tutsak etmeyi başarabilmişti.
Quentin’e başta fazla yalan söylememeye gayret gösteren Maggie, ilk olarak Gus’ı yani Fera-tek’ini takan kendi iş birlikçisi olan adamı tanıştırdı.
Maggie avını elinde nasıl tutacağını iyi biliyordu ve sürekli Quentin’i tamamen kendine bağlamak için ona neg olduğunu hatırlatıyordu. Ve işlerini tek başına devam ettirmeye çalışırken bir yanda da Quentin ile sevgili rolü yapıp, Fera-teklerini sürekli ikisi de kapalı tutuyordu. Ve bu da tek eşlilikle beraber birbirlerine olan bağlılığın büyük simgesi olarak ifade ediliyordu.
Maggie yavaş yavaş Quentin’e babasının gerçek yüzünü göstermeye başlamıştı. Neglere aslında neler yaptıklarını… Onları bir paçavra gibi bir kenara fırlattıktan sonra, ülkenin altında olan gizli tünellerde onları öldürdüklerini; bazılarını ise orduya kattıklarını, hepsini yavaş yavaş gösteriyordu.
Maggie’ye dolaylı yoldan yardımcı olan bir sürü insan vardı. Onlarda biride Travis’di. Ya da öyle sanılıyordu. Bu kitapta görülen her şey buz dağının üstü gibiydi. Suyun altında olan kısmı çok daha farklıydı. Gerçekler yön değiştiriyordu.
Travis, Gus ve Maggie’nin hayatını kurtarmıştı. Ama onları daha büyük tehlikelere de sokmuştu. Maggie ve Quentin şehri, akşamları başlıklarının altına gömülüp altına üstüne getiriyorlardı.
Ama aralarında çıkan anlaşmazlıklar yüzünden yollarını ayırmak zorunda kalmıştılar. Maggie zaman zaman vicdan azabı çekiyordu. Quentin’ın aslında göründüğü gibi olmadığı tanıdıkça daha farklı ve daha özel olduğunu anlamıştı. Ve onun artık kendisinden gitmesini istiyordu.
Ama ne olursa olsun bir türlü ikisi de birbirinden gidemiyordu. Barışmışlardı. Ve Maggie, Mercer ailesinin evindeki baloya davetliydi. İşte kendisinin de anladığı ilk açığı orada vermişti. Ve dikkatsizliğinin sebebi sadece Quentin’di. O yanında olduğunda bir şeyleri düşünmeyi hep unutuyordu. Ve yanında o olmasa da amacı hakkında bazen tedirginliğe düşüyordu.
Her ne olursa olsun babasını kurtarmaya kararlıydı ve davet gecesinde Bay Mercer’ın bilgisayarından edindiği bilgilerle neglerin merkezi olan bir yer keşfetmişlerdi. Amacı oraya yalnız başına gitmekti. Ama Quentin, Maggie’yi yalnız bırakmamaya kararlıydı ve o önemli günün bir öncesi gecesinde Quentin, Maggie’ye olan tüm hislerini itiraf etmişti. Maggie ise kendi duygularını bastırmakla uğraşıyordu.
Her şeyin yeniden başladığı ama aynı zamanda da bittiği bir gündü. Maggie ve Quentin en zor kısımları atlatmışlardı. Ama Maggie babasını kurtarmaya geldiğini sanmıştı. Oysaki her yer canavar kaynıyordu. Ki u canavarların arasında da babası dahil. Babasını kurtarmaya gelmişti ama Maggie sadece kendisinin ölüm fermanını imzalamıştı. Ve Maggie ile Quentin yakalandıklarında çok önemli bir şey olmuştu. Hayır, hayır birileri onları kurtarmaya gelmemişti. Bu başka bir şeydi. Aykırı ama gerçek olan bir şey… Bu olağan mucizeyi bu yüzden siz okuyup keşfetmelisiniz.
Her zaman kadın karakterlerin güçlü olmasını sevmişimdir. Ama o güçlü kadın karakterlerinin yanında pısırık gibi kalan erkek karakterlerden ise nefret etmişimdir. Ama bu kitapta her şey dengeliydi. Quentin, Maggie’nin gölgesi altına saklanmamıştı. Ya da olay sadece Maggie’nin etrafında dönüp durmuyordu. Bu hikâye bir haykırış hikâyesiydi. Ruhlarını zincirlere vurmuş insanların benliğinden, yankılanan çığlıkların duyulduğu bir hikâye… Ve ben serinin gelecek kitaplarında inanıyorum ki bu bir amaçtan doğan isyana dönüşecekti. Savaşmak için hiçbir şeyi kalmayanlar için yeni bir başlangıç olacaktı.
Yazan: Selin Gürcüoğlu
Parazit Soruları ve Cevapları
Parazit kimin eseri?
Jessica Shirvington
Parazit türü nedir?
Yabancı Romanlar
Parazit kaç sayfa?
368
Parazit Yorumları
sürükleyici bir kitaptı beğenerek okudum
27-01-2017 18:57
parazit kitap olarak güzel bir eser biraz daha kısa olabilirdi
17-11-2019 12:48
kitap yorumu güzel olmuş okumaya değer bir kitap olduğunu düşünüyorum
08-08-2022 18:46
uzun olduğu için bıraktım ama sonunu merak ediyorum nette bulamadım