Ankara'nın en güzel köşesi olan Kuğulu Park’ta temizlik işçiliği yapan Bilal Temmuz sabahının ilk ışıklarında ağaç diplerini süpürürken bir kol fark eder. Bu kolun cansız bir manken olduğunu düşünür. Elini uzatıp kolu çöp arabasına atmak isterken gerçeğin farkına varır. Bu kol tahmin ettiği gibi cansız mankenin plastik kolu değildir. Bildiğimiz insan koludur. Ve bunu fark eder etmez çığlık atınca etraftaki meraklı kalabalık çevresine doluşur. Vatandaşlardan biri polise haber verir. Ardından kuğulu park olay yeri girilmez şeridine alınır.
Olayla ilgilenen emniyet mensubu Erhan amir, kızın bir Rus vatandaşı ve kolunda kızıl üzüm dövmesi olduğunu fark edince olay siyasi yönden irdelenmeye başlanılır. Aynı saatlerde Mamak çöplüğünde de yine bir genç kız cesedi daha bulunur. Mamak çöplüğünde bulunan genç kız da tıpkı kuğulu parkta bulunan ceset gibi boğazından kesilerek öldürülmüştür. Her iki kızın otopsisinde de kayda değer bir şeyler çıkmamıştır. Erhan amir tekrar tekrar temizlik işçisi Bilal'i sorguya çağırır ama elinde kendisini katile götürecek bir iz hala bulamamıştır.
Olayı kendi imkanlarıyla çözmeye çalışan Erhan amir ve diğer polis memurları önce miço takma isimli kulağı kesik bir adamdan bilgi almaya çalışırlar. Miço adlı adamdan eski kabadayı olan Dodo dayının kendilerine yardımcı olabileceklerini öğrenirler ve eski kabadayı Dodo dayıdan bir miktar bilgi alırlar. Aldıkları bilgiler ışığında Kızıl Osman lakaplı bir kadın satıcısına ulaşırlar. Kızıl Osman lakaplı kadın satıcısını başka bir kızla beraber bir barda sıkıştırırlar. Kızıl Osman kendisinin Ankara Kalecikli olduğunu Kaleciğin üzümlerinin meşhur olduğunu ve lakabının kızıl olmasından dolayı kendine ait kızların kollarına kızıl üzüm dövmesi yaptırdığını, O gece iki kızı müşteriye gönderdiğini ve sabahta kızların öldürüldüğünü duyduğunu ve olayla hiçbir alakası olmadığını anlatır. Ayrıca katili bulmalarına yardım etmek istediğini söyler.
Akşam üzeri Kızıl Osman kendisini arayan birinin iki kızıl üzüm daha istediğini, önceki arayan gibi gizli numaradan arandığını söyledi. Polisler hemen bir plan uygulayarak iki tane kızı randevulaşılan yere götürüp bir yerde beklemeye başlarlar. O sırada gelen mesaj kafaları karıştırır ve kızlar fark ettirmeden bir arabaya binip ortadan kaybolur. Ertesi gün yeni bir ihbar gelir ve yine Mamak çöplüğünde iki kız cesedi daha bulunmuştur. Erhan amir ve ekibi bu kızların dün akşam yem olarak kullandıkları kızlar olduğunu düşünüp, başlarının derde gireceklerini düşünüp panikle olay yerine girerler. Tahmin ettiklerinin aksine dün geceki kızlar bu sabah ölü bulunan kızlar değildir. Bu defa kızlar önceki iki kız gibi boğazları kesilerek değil ince birer kablo ile boğularak öldürülmüştür. Erhan amir ve ekibinin çözmesi gereken cinayet sayısı dörde yükselmişti. Ayrıca yem olarak kullandıkları kızlar ise hala ortada yoktur. Ve şimdiki kızların da kollarında kızıl üzüm dövmesi bulunması onları yine Kızıl Osman'ı sorgulamaya zorlar.
Kızıl Osman kendilerine bilgi veren Miçonunda bu işin içinde olduğunu açıklar. Kızıl Osman elinde son iki kız kaldığını, yine bir plana dahil olmak ve katilin bulunmasını istediğini söyler. Bu sefer iş ciddidir. Emniyet mensupları sıkı bir plan yaparlar. Bu kez kızlar sokaktan değil de bizzat Kızıl Osman'ın evinden teslim alınacaktır. Kızıl Osman'ın evinde iki kızıl üzüm dövmeli kız, Osman ve gelişecek olaylara anında olaya müdahale edebilmek için komiser Suat beraber kalacaktır. Ekibin diğer elemanları ise dışarıda arabada beklemektedir. Katil polisleri çok iyi tanıdığı için farklı bir plan uygular. Yoldan geçen bir sarhoşa para vererek polisleri oyalamasını ister. Kendisi de bu hengamede eve girerek iki kızı Kızıl Osman'ı ve Komiser Suat'ı feci şekilde öldürür.
Katil polislerden birini arayarak her şeyin bittiğini söyler. Polisler eve girdiğinde görev arkadaşları Suat'ın da öldürüldüğünü görürler. Amirleri Erhan bu başarısız operasyon sonrası tutuklanır. Ekibin gizli bilgilerini dışarıya sızdıran birisi vardır. Ekibin diğer üyeleri eski kabadayı Dodo dayıya giderek biraz daha detay ister. Dodo dayı onlara Kızılay'daki tombalacıyı bulup ondan emanetleri almalarını ister. Tombalacıdan alınan belgelerden kızıl üzüm hayat kadınlarından birinin emniyet müdürü Tarık'ın ilişkisi olduğunu öğrenirler ve cinayeti çözerler. Ancak yine yanılmışlardı.
Yazar Ali Bayram’ın Kuğulu Park Cinayeti kitabının kurgusu ve karakterleri sağlam işlenmiştir ancak edebi yönden biraz eksileri vardır. Bizim içimizden, bizim insanımızı anlattığı için eğlenceli, kendisini zevkle okutan bir kitaptır.
Yazan: Dua Ceren
Kuğulu Park Cinayeti Soruları ve Cevapları
Kuğulu Park Cinayeti kimin eseri?
Ali Bayram
Kuğulu Park Cinayeti türü nedir?
Yerli Romanlar, Gerilim, Polisiye
Kuğulu Park Cinayeti kaç sayfa?
270
Kuğulu Park Cinayeti Yorumları
ankara'yı adım adım gezerek, bilinmeyen keş batakhanelerine şahit olduğum bir roman.