Cinselliğin Tarihi

Cinselliğin Tarihi - Michel Foucault

Puan Tablosu

YazarOkur'lar (6)	Editör
Kitapevi (10)	Sosyal Medya

Cinselliğin Tarihi Özet

Foucault, 3 ciltlik Cinselliğin Tarihi eserinse cinselliğin Antik Yunan’dan Modern toplumlara doğru geçirdiği değişimleri konu ediyor. Bana kalırsa konu ettiği şey cinselliğin yolculuğundan çok cinselliğe bakış açısının değişimi. Gerek kişinin kendi gözünden gerek devletin gerek de diğer düşünürlerin gözünden cinselliğe bakış açısını değerlendiriyor. Foucault, cinselliğin devletlerin erki haline getirilmeye çalışıldığını dil düzeyinde denetlenerek sansürlenerek yasak içerisinde bile söyleminin yasaklandığını daha sonra da fiiline müdahale edildiğini ifade etmiştir. Foucault’a göre cinsellik sadece yargılanan değil aynı zamanda yönetilen de bir eylemdir.

Foucault, modern toplumların farkının cinselliği gölgede kalmaya zorlamaları değil, cinselliği tek, biricik giz olarak öne çıkarma yoluyla, kendilerini sürekli cinsellikten söz etmeye zorlamalarıdır, diyor. Bahsettiği doktorların cinsellik üzerinde araştırma yapmaları, eğitim bilimcilerin çocukları daima cinsellikle ilgili denetim altına almaya çalışmaları hatta anne-babalara bu konuda salıklar vermeleri, devletin cinsellikle ilgili politikalar uygulaması hepsi ve hepsi cinselliği yaşamımızın en merkezinde tutmaya yaramaktan başka işe yaramıyor. Yani bu saklama zorunluluğu bir nevi onu itiraf etme görevinin başka bir görünümü olabiliyor.

Neden cinsel davranış buna bağlı etkinlik ve hazlar kimi toplum ya da gruplarda yemek yeme alışkanlıkları ya da yurttaşlık davranışları gibi kişisel ya da toplu yaşam için çok daha önemli olan alanlara göre daha çok ahlaksal ilgi görüyor? Foucault’a göre varoluş sanatları olarak adlandırdığı ve düşünülmüş iradi pratikler yoluyla bu ilgi oluşmuştur. İnsanlar kendilerine davranış kuralları saptamakla kalmaz, aynı zamanda kendilerini değiştirmeye, tekil varlıkları içinde dönüştürmeye ve yaşamlarını kimi estetik değerler taşıyan sanat durumuna getirmeye çabalarlar. Bu çabalar ilk çağlardan itibaren cinsel davranışın sorunsallaştırılmasında etken rol oynamıştır.

Foucault, perhiz kavramını ele almış ve bu kavram cinsel davranışı bireylerin zamandizinsel belirtilere bağlı olarak bütünsel olarak katılacağı ya da frenleyeceği bir etkinlik olarak değerlendirmiştir. Perhiz de abartıldığında nasıl fizyolojik zararlara sebep oluyorsa cinsel perhiz için de aynı durum geçerlidir Foucault’a göre.

Eşcinsellik kavramını ele almış ve söylemde hoş görülü yaklaşsak bile sorgulama noktamızı, karşı cinse yönelmeyen bir arzunun özgüllüğüne yüklüyor; aynı zamanda bu tür ilişkilere daha düşük bir değer verilmemesini ve ona özgül bir statü yakıştırılmaması gerektiğini iddia sorguladığımı belirtmiştir.

Üçüncü kitabın adı Kendilik Kaygısı’dır. Varoluş sanatlarının temelinde yer alan kendilik problemi kişinin toplum içriisinde kendini var ederken aynı zamanda kendisine bakmasından yola çıkan bir kavramdır. Foucault, üçüncü kitabında daha toplumsal konulara değinmekle birlikte bana kalırsa bu kısımda kitabın ana konusundan oldukça sapmıştır. Evlilik, siyaset, beden ve toplumsal cinsiyet konuları şüphesiz ki cinsellikten ayırt edilemez cinselliğin değerlendirilmesi sürecinde dışarıda tutamaz fakat yine de bu konularda biraz fazladan derinleşildiği düşüncesindeyim.

Foucault, meninin öneminden bahseder ve ruhun kararlılığıyla yani üremeyle bağlantılayarak meninin üstün konuma geldiğini ifade eder. Kadınlar da ise bu fizyolojik sıvı durumu yeterince gelişememiştir. Meni üremeyi sağlar bu doğanın cinsel ilişkiye verdiği olanağın kanıtıdır Foucault’a göre. Doğanın verdiği şey kötü olarak değerlendirilemez ama yine de yaşamsal töz için tehlikelidir de fakat tözün birikimi de cinsel ilişki için kışkırtıcıdır. Böyle ikircikli bir durum söz konusudur.

DEĞERLENDİRME

Foucault, eserini yaklaşık altı cilt olarak tasarlamıştır fakat ölümüyle eserleri üçüncü kitapla birlikte son bulmuştur. Bana kalırsa Cinselliğin Tarihi dili oldukça ağır bir kitap aynı zamanda da bilgi vermek ya da felsefe yapmak istemiyor Foucault. Cinsellikle ilgili fikirlerinin bizimle paylaşıyor. Zaman zaman akıcılaşsa da tıkandığımı hissettiğim noktalar da oldu fakat her şeye rağmen ufkunuzu açacak bir kitap olduğu kesin.

Editör: Ceren Kozalıoğlu

Cinselliğin Tarihi Soruları ve Cevapları

Cinselliğin Tarihi Yorumları