Küçük çerçeve ile büyük çerçeve arasında ki fark nedir? Durun ben söyleyeyim… Küçük çerçeve diye kast ettiğimiz şey şahsi görüşlerimiz iken, büyük çerçeve bizim kabullenemediğimiz ya da bilmediğimiz gerçeklerdir. Thuvhe ve Shotet halkı içinde bu kanı geçerliydi.
Dünya’yı kafanızdan silip atın ve yeni bir dünyada yaşadığınızı varsayın. Ve bu gezegenden de çok şiddetli geçen bir akım ve o akımında insanların ergenlik çağına ulaştığında akım-armağanı adında bahşettiği bir ödül…
Orada kurallar biraz daha farklıydı. Sadece soylu ailelerin kaderi oluyordu ve o kaderler kâhinler tarafından görülüp saklanıyordu. Gerçi bilirsiniz her oyunda bir oyunbozan olur.
Akos, çocuk yaşta babası gözünün önünde öldürülen, annesi tarafından kaderi yüzünden terk edilen ve her zaman başı büyük belada olan abisi ile kaçırılan; akım- armağanı aynı zamanda kaderi olan bir çocuk. Shotet askerleri tarafından ‘düşman şehir’ Shotet’e getirilerek genç bir delikanlı olmuştur. Ve ilk ölüm çentiğini ise huzurlu evinden babasının kanı üzerindeyken kaçırıldığı zaman kazanmıştı.
Cyra ise hayatı hep mahkûm olmak ile geçmişti. Bebekleri ile oynayacak yaşta akım-armağanına kavuşup acı çekmeye başlamıştı bile. Anlatılabilecek bir hayatı yoktu. Kayıtlara geçilecek zorla yaptığı işkenceler vardı ki bunu da ona yaptıran kaderinden kaçamayan abisi Ryzek’ti. Kaderini bilmek ve değiştirememek onu mahvediyordu ama ölümü bekleyen bir idam mahkûmu gibi de boynunda ki zincirleri kıramıyordu. Sadece çabaladıkça o halkaları gevşettiğini sanıyordu.
Yelkovan akrebi, gece gündüzü, zafer zaferi, anılar hatırayı takip eder ve çocuklarda büyür. Her ne kadar güneş tekrar ve tekrardan doğsa da bazı duygular ebedidir. İntikam gibi. Sadakat, inanç ve umut gibi… Akos davasından hiç vazgeçmemişti. Ryzek Noavek’in kölesi olsa bile. Gerçi akım-armağanının ilginçliği sayesinde karanlıklar prensesimiz Cyra Noavek’in yardımcısı olmuştu. Ama Ryzek’ten nasıl bir güç Kereseth’e zarar vermekten alıkoyabilir ki? Akım-armağanları iyi olabileceği gibi kötüde olabiliyordu. Akos paçasını akım-armağanı sayesinde kurtarmıştı ama kaderinde de yine armağanın sebep olduğu bir sorumluluktan öleceği yazıyor. Şimdi siz söyleyin? Dokunulduğunda kirlenen Beyaz mı daha iyi yoksa kirliliğini içine hapis eden siyah mı?
Cyra ve Akos aynı odanın farklı bölmelerinde yaşayacak kadar yakınlardı. Ve burnunun dibinde olan bir insandan ne kadar kaçabilirsin ki? Cyra hayatını mahvettiği için Akos ise ailesini elinden aldığı için Ryzek’ten intikam istiyordu. Ve düşmanımın düşmanı benim dostumdur hesabından birbirlerine tahammül etme konusunda anlaşmışlardı.
Cyra dövüşmeyi, Akos ise otlar ile nasıl ilaçlar hazırlanacağını öğretiyordu. Ama bir insan aile düşmanına ne kadar güvenebilirdi ki? İhanetler üzerine kurulmuş bir dünyada verdiğin sözün önemi yoktur. Hele bir de intikamda olaya dahilse… Bunu karanlık prensesimiz Cyra erken anlamıştı ama işte insanoğlu her devirde aynı bile bile yine güvenmeyi tercih ediyor.
Gerçi tek intikam almak isteyen Akos ve Cyra değildi. Herkes bir şeylerden intikam istiyordu. Bazılarının ise tek istediği kaderini değiştirmek… İnsanlar güce sahip olduklarında her şeyi elde edebileceklerini zannederler ama güce ulaşmak için de o gücü kullanmak içinde bir şeylere ihtiyacın vardır. Ve öyle bir an gelir ki tüm ömrünü harcadığın gerçekler birer yalana dönüşür.
Veronica Roth’un yeni kitabı olan Bir İz Bırak’daki önemli olaylar sırlar üzerine dayalı ve o sırlar son sayfalara kadar saklı kaldığı için bunları size önceden söylemem pek adil olmaz ha? Veronica Roth’u Uyumsuz serisinden tanımıştık ve yine fark yaratacak bir seriyle de karşı karşıyayız. İlk sayfalarda Bir İz Bırak kitabının dilini çözmek zor ama kitabın arkasında kurgulanmış yabancı terimler için özel bir sözlük vardı. Sanırım benim kitap da en sevdiğim özellik Cyra’nın çok güçlü bir karakter olması. En sevdiğim detay ise Shotetlilerin öldürdükleri insanlar için kollarına çentik atmasıydı. Kitabın bazı kısımları Akos’un ağzından anlatılmıştı ve Akos, Cyra’nın ağzından anlatılan kısımda daha samimiyken, kendi çerçevesinden bakıldığında daha soğuk gözüküyordu. Sanırım kitapta hoşlanmadığım tek şey bu kişilik çakışmasıydı. Kitabın ortalarındayken sakın kitabın sonunu okumayın çünkü gerçekten son sayfa sürprizi ile karşılaşıyorsunuz. Ne diyeyim, gerçekten de ikinci kitap için sabırsızlanıyorum.
Yazan: Selin Gürcüoğlu
Bir İz Bırak Soruları ve Cevapları
Bir İz Bırak kimin eseri?
Verenico Roth
Bir İz Bırak türü nedir?
Yabancı Romanlar, Bilim Kurgu
Bir İz Bırak kaç sayfa?
584
Bir İz Bırak Yorumları
çok güzel bir kitaptı
14-02-2017 18:51
önceki kitapları kadar güzel değil ama yine iyi kurgulamış
16-02-2017 19:11
uyumsuz serisinden bile daha efsane bir kitap
17-03-2017 19:49
mükemmel bir kitap bir iz bırak kitap yorumu da süpermiş yazanın eline sağlık tavsiye ederim çok güzel bir hikayesi var