Bıçak Sırtı

Bıçak Sırtı
Kitabın Yazarı:Michelle Hodkin Kitap Türü:Yabancı Romanlar Yayınevi:Pegasus Yayınları Yayınlandığı Yıl:2015 (04-09-2015) Sayfa Sayısı:488 ISBN:9786053436959 Kitap Puanı:7.6 / 10 | Yorum: 5

Fiyat Listesi / Satın Al

YazarOkur:bedava al KitapYurdu:194,35 TL D&R:233,25 TL Pandora:239,20 TL e-kitap,pdf,epub: *

7.6
Berbat Sıkıcı Ehh işte Güzel Harika
Güzel
Giriş Yap Üye Ol

Bıçak Sırtı - Michelle Hodkin

Kitap Türü:Yabancı Romanlar Orjinal Adı:The Evolution of Mara DyerÇeviren:Dilan Toplu

Puan Tablosu

Arka Kapak Bilgisi

Bıçak Sırtı Özet

İllüzyonlar gerçek değildir. Gerçek diye nitelendirdiğin dile getirilenler değil, düşünülenlerdi.

Mara, kişiliğini ve bir takım sorularının cevabını bulmuştu. Ama bu kitapta işler gittikçe daha kızışıyordu. Ne kadar ileri gidebilir demeyin, yazarımızın hayal dünyası engel tanımıyor anlaşılan.

İlk kitabın sonunda Mara karakolda Jude’u görmüştü ve böylece ilk kitap bitmişti. İkinci kitap ise Mara’nın gözlerini Lilian Ve Alfred Rice Psikiyatri Bölümünde yani koskocaman bir akıl hastanesinde açmıştı. Mara’nın annesi sanki Mara gerçekten deliymiş gibi bu konu hakkında fazla ileri gitmişti.

Akıl hastanesin de bir süre kalan Mara, Noah ile görüşmeleri yasaktı. Ama o Noah Elliot Simon Shaw idi. İstediği zaman her şeyi yapan adam. Mara ile tabi ki de buluşmuştu ve ona oradan çıkabilmesi için nasıl davranması gerektiğini anlatmıştı. Ve orada ki psikiyatri doktoru, tamamen uyuzdu. Aklı başında olan bir insanı bile delirtebilecek kapasite vardı.

Mara oradan bir şekilde kurtulmuştu ama düzenli bir şekilde devam etme zorunluluğu olan seanslar ile birlikte. O doktorda da Mara’nın annesinde de gizemli ve bilinmeyen birçok şey vardı.

Mara Ve Noah, siyah ve beyaz gibiydi. O kadar zıt, o kadar karşıt… Mara her şeyi yok edebiliyordu, Noah ise her şeyi iyileştirebiliyordu. Mara kendi gücünün bir lanet olduğunun düşüncesini aklında şekillendirmeye en başından beri başlamıştı zaten.

İlk kitapta ki olayların devamı yoktu. Hem yeni olaylar hem de yeni karakterler eklenmişti. Ve sanmayın ki görünen masum olan hiçbir şey masum değildir. Tıpkı arkadaşlıklar gibi.

Farklı bir konu daha katılmıştı için içine. Mara’nın babaannesi kimdi? Ve bu hastalığının -ya da özel güç diyelim- sebebi kalıtsal yoldan gelen basit bir psikolojik rahatsızlık mı yoksa daha sonradan edilen bir laboratuvar ortamı için hazırlanan denek mi?

Her şeyin üstesinden gelmek yetirince zor değilmiş gibi halüsinasyonları devam eden Mara, bu sefer bir hapishane gibi olan akıl hastanesine ya da birkaç haftalık kampa katılır. İnternet yok, telefon yok, arkadaş yok, Noah yok. Ah, pardon Noah vardı. Tabi ki biricik sevgilisini yalnız bırakmayan Noah öylesine bir suç işleyip öfke kontrol sorunu nedeni ile bu psikolojik –delilerin- olduğu kampa katılmayı başarmıştı.

Mara yavaşça delirdiğini düşünüyordu. İnsanları öldürmesi ve arkadaşlarının katilinin kendisi olmakla suçluyordu. Ama işler hiç de tahmin ettiği gibi değil idi. Jude yaşıyordu. Ve intikam almak için elinden geleni arkasına koymuyordu.

Daniel ise kardeşine inanıp inanmamakta güçlük çekiyordu. Mara ona kendi hayatını bir ödevmiş gibi anlattığında Daniel için muhteşem panoramal bir hikâye olarak ilgi çekici gelse de asıl olan kardeşinin hayatıydı.

Birde o büyücü vardı. Ya da doktor, illüzyoncu da olabilir. Mara her yerde bir yandan da onu aramak istiyordu ama kapana kısılmıştı. Noah ile yaptıkları planların yanı sıra ilginç notlarda alan ve o kamp gibi olan akıl hastanesinde ki oda arkadaşının manyaklığı Mara’yı korkutup, ürkütse de başını dik tutup ayakta kalmayı her zaman başarmıştı.

Düşüncelerini saklamayı ve ortama ayak uydurmayı iyi bir şekilde başaran Mara oyunculuk yeteneğini konuşturmayı başarabilmişti. Panoramalılık seviyesi tavan yapan bu kitabında sonu oldukça heyecan verici bitmişti. İllüzyonların sadece bir göz yansıtılması olduğunu sonradan kavrayan Mara, durumu yine de iyi idare etmişti.

Akıcı ve özgünlüğünü, farkındalığını kapağı ile bile konuşturan bu kitap çok heyecan vericiydi. Tüm sorunlar klişe değildi her şeyden önce. Ve Noah ile Mara’nın birbirlerine olan aşklarını o gerilimin içinde bile hissedebiliyorsunuz. Ayrıca kurgusunda bir karmaşa hakim olsa da o karmaşa bile mükemmel bir uyum içinde izlenmişti. Bir sorun çözülmeden bir diğeri çıkmıyordu ama o bir sorunda ana konusu halinde kalmıyordu. Ve sahip oldukları sırlar ise çok tehlikeliydi. Ve o tehlikeyi kontrol altında tutmak ise apayrı bir şeydi.

Yazan: Selin Gürcüoğlu

Bıçak Sırtı Soruları ve Cevapları

Bıçak Sırtı kimin eseri?

Michelle Hodkin

Bıçak Sırtı türü nedir?

Yabancı Romanlar

Bıçak Sırtı kaç sayfa?

488

Bıçak Sırtı Yorumları

bana çok sıradan geldi pek beğenmedim

14-01-2017 23:27

kurgu olarak tüm kitapları açık ara farkla solluyor. muazzam bir dili ve nefes alabilen karekterleri vardı.

17-01-2017 20:19

ben de bıçak sırtı kitap özeti çıkartmak için okudum hocamız özet ödevi verdi karışık çekilişle kitap çektik bana bu çıktı fena kitap değil ama gereksiz uzun daha kısa olsa daha güzel olurmuş

16-11-2019 12:55

bıçak sırtı gidecek ne demek

10-08-2022 23:53

dizisi nerede bunun

30-08-2023 13:42