29 Mayıs 1938 yılında Kayseri’de doğan Şule Yüksel Şenler, aslen Kıbrıslıdır. Daha çocukken ailesi ile birlikte İstanbul’a göç eden Şule Yüksel Şenler, öğretimini ortaokul ikinci sınıfta sonlandırarak, mütevazı bir terzinin yanında çalışmaya başlamıştır. Kendini moda alanında genişleten Şule Yüksel Şenler, 1965 yılında tesettüre girmiştir. Tesettüre girmesiyle beraber kendine has başörtüsü çekimiyle yeni bir akım oluşturmuştur. Onu taklit eden genç kız sayısı artıkça da o tarz örtünmeye şulebaşı denilmeye başlandı.
Kendisini gazete yazıları ve konferans çatışmalarıyla tanıdığım Şule Yüksel Şenler, Türk edebiyatı için önemli eserler ortaya koymuştur. Onu en çok 1971 yılında yayımladığı Huzur Sokağı adlı eseri ile tanırız. Ayriyeten eserleri yayımlanmakla kalmayıp filme, hatta daha sonradan diziye bile çevrilmiştir.
Zor bir hayat geçiren Şule Yüksel Şenler, her zaman özgün olup kendi düşüncelerini ve fikirlerini, kadın haklarını her zaman savunmuştur. Gerçekçi ve eleştirisel olması çoğu zaman onu zor durumlara düşerse de o hiçbir zaman geri adım atmamıştır. Tıpkı Cevdet Sunay’a yazdığı bir mektuptan dolayı Cumhurbaşkanına hakaret yüzünden sekiz ay tutuklanıp tekrardan eleştirilerine devam etmesi gibi.
Hür Söz, Yeni İstiklal, Babıalide Sabah gibi gazetelerde kendi kadın sayfasını oluşturarak özellikle kadınlara seslenmiştir. Bugün gazetesinde ise 1967-1971 yılları arasında köşe yazarlığı yapmıştır. Hatta Seher dergisinde ise başyazarlık yapmıştır.
Yazıları bu kadar özgün ve gerçekçi olan birini kimse yok sayamazdı elbette. Yazıları kadar eserleri de aynı özelliği göstererek, insanlar tarafından oldukça ilgi duyulan eserler olmuştur. Huzur Sokağı ile hala ününü koruyan Şule Yüksel Şenler, ara ara hala gazetelerde yazılar paylaşmaktadır.
Şule Yüksel Şenler Kitaplar:
Huzur Sokağı
Bine Ne Oldu
Bir Çığır Öyküsü
Herkes tarafından ilgi duyan Huzur Sokağı romanı çok satanlar listesine girer ve büyük bir yankı uyandırır.
Puan: 5.7 | Yorum: 12