Sevgi Soysal, yedi tepeli şehir olarak bilinen İstanbul’da 30 Eylül 1936 yılında gözlerini açtı. Aslen Selanik kökenli bir ailede 5 kardeşi olan bir yazardır. 40 yıl sonra sevenlerini arkasında bırakarak 1976 yılında hayata veda etmiştir. Kitaplarıyla sonsuzluğa uğurlanmış ve sert siyasi dönemlerin tortusunu güçlü topuklularla deldiği cinsiyetsiz ve duygusuz bir toplum inşasına inat; pek çok yazara ilham olmuştur.
Sevgi Soysal, Ankara Kız Lise’ sinden mezun oldu. Ankara Üniversite’ sinde Arkeoloji bölümünü bitirdi. Arkeoloji tutkusu ve ilgisi kısa hayatında hiç bitmedi. Sevgi Soysal sonraki yıllarda radyoda çalışmaya başladı. Çok yönlü kişiliği olsa da halk tarafından Sevgi Soysal yazar kimliğiyle kabul edilmiş ve yıllar boyunca iz bırakmıştır.
Kaotik ortamın en sert iklimlerini yazılarında hissettiğimiz Sevgi Soysal, kelimelerin duygularını ve bireyin toplumun dinamitlerine tutunma tedirginliklerini ince bir işçilikle aktarmıştır. Yaşadığı dönemde sevgi ve insanların ilişkilerini uygunsuz anlattığı gerekçesiyle tahkikat geçirmiştir. Sevgi Soysal’ın yaşadığı bu durum tiyatroyu ‘’okul’’ olarak gören Namık Kemal’in Vatan Yahut Silistre’de ki eleştirmenlerden aldığı sert iğnelemelerden pekte farklı değildir.
Sevgi Soysal TRT Sanat Ödülleri ve Orhan Kemal Roman Armağanını kazanmıştır. Yürümek adlı kitabıyla çok fazla okura ulaşmıştır. Ülkenin gündemine oturarak uzun süre konuşulmuştur. Sonrasında ahlaki sebepler bahane edilerek baskıya maruz kalmıştır. Sevgi Soysal bu dönemlerden sonra daha üretken bir döneme girmiş ve kitaplarıyla cesaretin ve edebiyatın örneğini vererek kısa yaşamında ağır bir bedel ödemiştir. Halk tarafından kabul gören Sevgi Soysal çağın en büyük temsilcilerinden bir tanesidir. 40 yıllık kısa yaşamında yazarlık konusunda gösterdiği cesaret nedeniyle en büyük diyeti ödemiş olduğu söylenebilir.
Yürümek kitabı 12 Mart’ın derin izlerini taşır. Kitaptaki iki karakterin sisli ve potinlerin altında ezildiği Ankara’da birbirlerini bulma ya da soğuk siyasi hayatta kendilerini kaybettikleri derin birer öyküdür. Ve bu öykü aslında toplumumuzda pek çok insanın yaşadığı ama görülmediği günlere tanıklık etmektedir.
Tante Rosa, Sevgi Soysal’ın sinemaya da uyarlanmış bir eseridir. Farklı kadınların öykülerinin yer aldığı bu kitapta en çok kendi olmakla toplumun birer kayıp parçası durumundaki insanlar aynı kitabın sayfalarında kendilerine yer bulur.
Sevgi Soysal Kitapları: Yenişehir'de Bir Öğle Vakti, Yürümek, Şafak, Hoş Geldin Ölüm (Ölümünden Sonra), Tutkulu Perçem, Tante Rosa, Barış Adlı Çocuk, Yıldırım Bölge Kadınlar Koğuşu, Hoş Geldin Ölüm, Bakmak
Yenişehir’de Bir Öğle Vakti kitabında bahsettiği karakterler aslında birbirinden bağımsız gibi dursa da, kurgusu ile hepsini bir araya getirmiştir.
Puan: 8.2 | Yorum: 8
Yürümek, burjuva sınıfına mensup iki çocuğun, Ela ve Memet’in, ilkokul sıralarındaki yaşantısıyla başlar.
Puan: 8.3 | Yorum: 3
Sevgi Soysal, Tante Rosa’yı anneannesi, teyzesi ve kendisi olmak üzere üç neslin kadınlarının ortak sorunlarını, hayata karşı duruşlarını sentezleyerek oluşturmuştur.
Puan: 8.8 | Yorum: 7