Hatice Hanım, genç yaşta dul kalmış zengin bir hanımcağızdı. Göztepe’deki köşkünde hizmetçileri ve evlatlığı ile temizlik ve namus üzerine kurulu bir düzende yaşıyorlardı. Daha doğrusu Hatice Hanım böyle olduğunu düşünüyordu. Güzeldi, tombuldu, cıvıl cıvıl bir şeydi. Ama çok kısa olduğu için evin içinde bile hep bir karış topuklu ayakkabılarla gezerdi. Bir süre sonra bu yüksek topuk merakı onu hasta etmişti. Doktor tavsiyesiyle yüksek topuklu ayakkabı giymemeye karar verir.
İşte bir zamanlar huzur üzerine kurulu köşkün düzeni, yüksek topuklu ayakkabılar çıkınca hiç de öyle olmadığı ortaya çıkar.