"Ve ateş kül oluncaya dek yanmaya devam etti. Su ise buhar olacağını bilmesine rağmen savaşından vazgeçmedi.'
Masal on sekiz yaşını doldurduğunda kaldığı yetimhaneden ayrılmak zorunda kalmıştı. Bu arada eski yurt müdürü tarafından ona İstanbul'da bir kolejde burs ayarlanmıştı. Kendine kalacak bir yer bulması gerekiyordu artık. Bir yandan da İstanbul'a geldiğinde etrafında ilgiyle dolaşan insanlar ve karşısında köle olacak bir beyaz atlı prens hayal ediyordu.
Ancak ne yazık ki hayat masallardaki gibi değildi. Zaten "Bir varmış bir yokmuş" yerine "Lanet olsun!" ile başlayan bir masaldan ne beklenirdi ki? Masal, karşısına çıkan, sırlarla dolu, karanlık Rüzgar'ın gizemini çözmeye çalışırken kendini ona âşık buluverecekti.