"Yazmasaydım unutup gidecektim belki, çığunu... Oysa şimdi geviş getdirip duruyorum. Şu 'aracı olmka', 'araç olmak', 'bir odyunun taşı, yada taşları olmak'...... İşin tümü bir oyun belki, ama bu oyundaki taşlardan biri, yalnız bsiri, ben, neyi oynadığımı bilmiyorum. Oyundaki yerimi bilmek şöyle dursun, birilerinin beni oynatıp oynatmadığını da kestiremiyorum. Ölümden de kaygılandırıcı olan, dönülmez olan durum, bu muydu acaba?"