Bizi kuşatan ve anlamlarıyla anlamlandırmaya çalışan bunca şeyden kaçı gerçekten var olmayı hak ediyor? Altkültür yahut alternatif bakış içinde hangileri modernle barışık? Bildiklerimizi yaşadıklarımızla sınırlıyorsak eğer, bedenimiz dışında cahil sayılmaz mıyız? Yol göstericilerimiz kitaplar, filmler, müzikler hakkında yeteri kadar aydınlandık mı acaba? Peki ama, ya delirdiysek ve tüm bu karmaşa aslında bizi iyileştirmek için kurgulandıysa?
O zaman bir defter tutmak gerekir: Kentle, tabiatla, esrimeyle örtüşen bir defter. Açıklama defteri. Seyir defteri. Sırların döküldüğü bir mermer defter.
küçük İskender, Bir Delinin Ot Defterinde baygın düşerken gözlemlediklerini, öğrendiklerini okurla paylaşıyor. Ben o defteri çoktan kapattım diyenlere yeni bir defter armağan ediyor.
Kitapları kapatalım, hayat yazılı yapacak!