“Uykunun dindiremediği acı yokmuş; öyle demiş Balzac! Ben de sana derim ki: Yanılıyorsun Balzac Efendi!Hayat kendini düşünmek için çıktığın yolda, kendini bir yerde unutup kalabalık bir grupla geri dönmekmiş kendine. Bazılarının gülüşü, bazılarının ağlayışı güzelmiş. Gülüşler desteklenirmiş de ağlayışlar genelde örtbas edilirmiş. Susturularak desteklenirmiş bünyelerde...Karar verdiğinde, istediğinde de olmuyormuş her zaman her şey. Yalnızca, zaman gerektiren bu meşakkatli yolda sabır denilen sınava tabi tutuluyormuş insan...Bazen izine razı olacağın, uğruna yanacağın aşklar oluyormuş. Mesele göze alıp yanmakta değilmiş çünkü her ateş öldürmüyor; gözünün her gördüğünde değil, görmediğinde dahi varlığını bileceğin derin izler bırakıyormuş. Aşkın en büyük intikamı yüzüne düşen sıcak gözyaşları oluyormuş...Ve sen şimdi yanılıyorsun Balzac! Uyuyunca geçer zannediyorsun ya! Uykunda bile geçmiyor, inan bana…”