İki Şiirin Arasında

İki Şiirin Arasında - Yekta Kopan

Puan Tablosu

YazarOkur'lar (7.1)	Editör (8.9)
Kitapevi (8)	Sosyal Medya

Arka Kapak Bilgisi

İki Şiirin Arasında Özet

DAHA ÖNCE TANIŞMIŞ MIYDIK?

Türk edebiyatında öykücülüğüyle hatırı sayılır bir yeri olan Yekta Kopan ülkemizin en prestijli öykü ödüllerinden Haldun Taner Öykü Ödülüne ve Yunus Nadi Öykü Ödülüne değer görülmüş bir yazardır. Her okuyan insanın kendinden bir parça bulacağı, içimizi ısıtan ve kendimizi, insanlığı anlatan öykülerdir her biri. Okudukça sanki kitabın içinden biri sizin öykünüzü anlatıyormuş hissiyatı uyandırır. Çocukluğunuza, ilk aşkınıza ve okul günlerinize dönersiniz. Kırılmışlıklarınız, hüzünleriniz, sevinçleriniz bir harfler zinciri halinde bütünleşip bu öyküleri oluşturduğunu hissedersiniz. Yazarın kaleminin gücüdür belki de bu.

Aile Çay Bahçesi, Bir De Baktım Yoksun gibi kitaplarıyla öykü sanatındaki ustalığını kanıtlayan Kopan'ın yeni kitabı İki Şiirin Arasında raflarda yerini aldı. Kitap iki bölümden oluşuyor. İlk bölüm, “Biraz Konuşabilir miyiz?”de “Şarkılar Seni Söyler” ve “İki Şiirin Arasında” ilk kez okurla buluşuyor. “Aşkın Ne Olduğunu Bilmiyorsun” Granta Türkiye'nin ilk sayısında, “Tommiks Gelse Kurtaramaz Bizi” ve “Öğretmen” de Ot dergisinde yayımlanmıştı. “Daha Önce Tanışmış mıydık?” adlı ikinci bölümdeki bazı öyküler Hayalet Gemi dergisinde çıkmıştı

İlk bölümün et etkileyici öykülerinden biri “Öğretmen”. Mekan Antakya'da bir rakı sofrası. İki kişi muhabbet ediyor. Biri, lise edebiyat öğretmeninin hayaletinin yakasını bırakmadığından dem vuruyor. Kabuslarında hep bir sahne var: Edebiyat öğretmeni günler boyunca sınıftaki pencerenin önünde oturup dışarıyı seyrediyor. Kendine, hayata küsmüş bir şekilde perişan. Neden diye sorulduğunda şunu söylüyor: “ Arkadaşlarım toprağa düştü, dayandım. Akrabalarım yurdundan koparıldı, dayandım. Ama öğrencilerim benden koparılıp işkenceye alındığında dayanamaz oldum, çürüdü yüreğim.” der. Okulun bodrumuna işkence odaları yapılmıştır. Bir gün üstte derse giren öğrenci, ertesi gün aynı binanın bodrumunda işkenceye uğrar. Öğrencilerine yapılan bu işkenceyi öğretmen kabul edemez. Kabus gören, öğretmen için “Adamı öldürmediler ama içindeki şiiri katlettiler. Ondan sonrasına yaşamak mı denir?” der. Kabus gören, artık kimsenin mektup yazmamasına dertleniyordur. Bir anısını anlatır. Öğrencilerine mektubu sevdirmeyi çok ister. Öğrencisinin o dönemdeki ruh haline, edebiyat sevgisine, hayatına uygun birer şair seçer. Birine Can Yücel'in ağzından, diğerine Nazım'dan mektup yazar. Kimi için Metin Altıok olur, kimi için Cemal Süreya. Süleyman Efendi'ye verir mektupları. Derse girip, hocam öğrencilere mektup var der ve dağıtır mektupları. Çocuklar hayret içindedir. Altmış öğrencinin hepsi de cevap yazar. Hatta yazarların hayatlarını da bir güzel araştırmışlardır. Bu öğretmeni çok mutlu etmiştir. “Bir öğretmen daha ne ister ki?” der.

Kitaba ismini veren “İki Şiirin Arasında” ise en dokunaklı öykülerden biri. Bu öykü bir nevi “Öğretmen” öyküsünün devamı niteliğindedir. Bir adamın karısına yazdığı mektuptan oluşuyor. Gizem adlı bir kızı vardır. Gizem'i okula bıraktıktan sonra bir şiir kitabının arasında karısının kimliğini bulur. Nüfus kimliği elinde bir süre bakakalır. Nüfus memurluğuna gittikleri günü anımsar. Yeni evlilerdir. Yeni kimlik almak için fotoğraf çekinecek, sonra memurluğa gideceklerdir. Kravat kavgası yaparlar. Aralarındaki sürtüşmelerden sonra, öğleye kalmadan “Medeni Hali: evli” yazan nüfus kağıtlarını almışlardır. İşte şimdi kaybettiği için kızdığı o nüfus kağıdı adamın elindedir. Adamın içi buruktur. Kimlik elindedir, ama karısı yoktur. Çünkü amansız bir trafik kazasında karsını yitirmiştir. Şimdi kızı Gizem ile yalnızdır. Kimliği bulduğu sayfanın solunda “Sevişen”, sağında ise “Dağılgan” şiirleri vardır.

“Bir anlık gecesinde bir günlük mevsimle
Bildik mi yaşamayı ikimiz de
Biz getirdik demektir anlamayı evren
Sevişmek alanıdır yüreğin” der şiirlerden biri.
Öbürü: “Güzdü, yapraklar vardı
Her bir bakışıyla o şimdi

Dağılan beni sevdiğinin dağılışı gibi” diye fısıldar. Acaba sen hangisini sevdiğin için koydun nüfus kağıdını bu iki şiirin arasına?, diye düşünür adam. “Keşke bir anlığına yanımda olsan da sorabilsem: Ben şimdi bu nüfus kağıdını ne yapayım? Seni ölene kadar sevecek olan kocan...” diyerek öyküyü noktalar.

Daha bunlar gibi yüreğinize dokunacak dokuz öykü daha var kitapta. Arka kapakta da söylendiği gibi, yaşamın uzamış anlarından kurduğu öykülerini okura emanet eden bir yazardır Yekta Kopan. Alın okuyun bu kitabı ve kütüphanenizin vazgeçilmezlerinden olsun.

İki Şiirin Arasında Konusu

Türk edebiyatının sevilen isimlerinden biri olan Yekta Kopan İki Şiirin Arasında kaldım kitabı ile okurlarına anılarla dolu bir öykü kitabı sunuyor.

Hayatın içinden çıkardığı ve anıları ile süslediği, kendimizden bir şeyler bulmamızı sağlayan ve okurken hem hüznü hem de mutluluğu tattıran İki Şiirin Arasında, kısa ama okuma zevki uzun bir kitap.

İki Şiirin Arasında Soruları ve Cevapları

İki Şiirin Arasında Yorumları